CHP Antalya Milletvekili ve eski Genel Başkanı Deniz Baykal, Irak Bölgesel Kürdistan Yönetimi’nin 25 Eylül’de gerçekleştirdiği bağımsızlık referandumuna ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bölgede yaşayan toplumların kendi özlemlerinin de olduğunu ifade eden Baykal, "Dilekleri var. Yaşama geçirmek istiyorlar. Özlemlerin ötesinde arka plan var. Bunu anlamak lazım. Büyük başka plan var. O plana alet olmadan, bölgenin dengesini göz önünde bulundurarak bölge ülkeleriyle uyumlu ve işbirliği içinde yaklaşmaktan başka çare yoktur. Ne askeri yöntemle asarız, keseriz çare olur, ne de sürece teslim olmakla” dedi.

İzmir'de katıldığı nikah töreninde konuşan Baykal, IKBY referandumuna ilişkin olarak şunları söyledi:

"Olayın temelini bilmek lazım. Türkiye geçmişte çekiç güç olayıyla karşı karşıya kaldı. Orta Doğu'da siyasi parçalanmayı gerçekleştirmek için uluslararası güçler, Irak'ın merkezi güçlerinin 38. paralelin kuzeyine ulaşmasını engellediler. Irak parçalanmaya başladı, daha sonra 1 Mart tezkeresiyle yaşanan dönem var. Şimdi yeni bir aşamadayız. Bütün bunların hepsinin mantığı tektir. Sırada bölgenin dinamikleri, büyük güçlerin planları, hesapları doğrultusunda yeni siyasi şekillenmeye doğru taşınmak isteniyor. Her aşamada bunu gördük. Yaşanan olaylar da budur. Olayları değerlendirirken hiçbir şekilde hataya yer yoktur, olmamalıdır.

'BÖLGEYİ SARSMADAN ÇÖZÜM BULUNABİLİR'

"Dilekleri var. Yaşama geçirmek istiyorlar. Özlemlerin ötesinde arka plan var. Bunu anlamak lazım. Büyük başka plan var. O plana alet olmadan, bölgenin dengesini göz önünde bulundurarak bölge ülkeleriyle uyumlu ve işbirliği içinde yaklaşmaktan başka çare yoktur. Ne askeri yöntemle asarız, keseriz çare olur, ne de sürece teslim olmakla. 'Bana da bir şeyler düşer' deyip beklenmemelidir. Yapılması gereken bölgedeki yaşayan toplumların kendi aralarında ciddi bir diyalog ve anlayışı, iş birliğini geliştirmektir. Nüfus yapısını değiştirmekten vazgeçilmeli. İş birliğinin temel şartı, bazı bölgelerdeki nüfusu oldu bittilerle büyük devletlerin desteklerinden güç alıp, etnik olarak temizlemekten uzak durulması lazım. Bu konuda anlayış birliğine girdikten sonra herkesin özlemleri, istekleri, benzer talepleriyle uyum içinde bölgeyi sarsmadan çözüm bulunabilir."