Partisinin haftalık grup toplantısında konuşan HDP Sözcüsü Osman Baydemir, Avrupa ülkeleri ile yaratılan krizin bir algı operasyonu olduğunu savundu. Hükümete tepki gösteren Baydemir, “Akılsız hükümetin akılsızlıkla yönetilen hükümetin cezasını maalesef halk öder. Bu faturanın halka çıkartılmaması için bu suni krize ‘Hayır’ diyoruz. Diyorlar ki, 'Bu saldırı İslamofobidir.' Allah’tan korkun, Rotterdam’ın belediye başkanı Fas asıllı bir Müslüman" dedi. 

Başbakan Binali Yıldırım'ın geçtiğimiz günlerde grup toplantısındaki ülkücü işretine de değinen Baydemir, "Başbakan çıkmış, canını almış olduğu Kürt seçmeninden destek istiyor. Aynı başbakan şu işareti yapıyor. Ev çi hal e?" ifadesini kullandı. 

 Halkların Demokratik Partisi (HDP) haftalık grup toplantısında Parti Sözcüsü Osman Baydemir, değerlendirmelerde bulundu. Toplantıya HDP Adana ve Antalya il ve ilçe yöneticileri katıldı. 

Baydemir, “Hiç şüpheniz olmasın bu zulüm mutlak suretle bitecek. Baskının hükmü ve gücü hakkın ve haklının gücü karşısında mutlaka mağlubiyete uğrayacak” diyerek konuşmasına başladı. 

Figen Yüksekdağ’ın vekilliğinin ve parti üyeliğinin düşürülmesine tepki gösteren Baydemir, bunun HDP projesine dönük bir saldırı olduğunu ifade etti. 

HALEPÇE BUGÜN ŞENGAL’DEN AYRI ELE ALINAMAZ’

Baydemir, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Size bir sorum var Kürt halkının mazlum halkların 6 milyon seçmenin yüreğine yazılmış Figen Yüksekdağ’ın ve tüm vekillerimizin o saygın yerini nasıl sileceksiniz? Silemezsiniz, düşüremezsiniz. 

Ortadoğu coğrafyası ilklerin coğrafyasıdır. Bir o kadar da zulmün ve katliamların coğrafyasıdır. Qamışlo katliamını bir kez daha kınıyoruz. Orada yaşamını yitiren kardeşlerimize rahmet diliyoruz. O zalimler bir gün mutlaka hakkın divanında hem de dünyada hukukun önüne mutlaka çıkacaktır. Aynı zamanda Gazi Katliamını bir kez daha kınıyoruz, bir kez daha lanetliyoruz. O 22 canın hesabı bir kez daha sorulacaktır. Halepçe Katliamının yıl dönümüne yaklaşıyoruz. Bu katliam öyle bir katliam ki Koçgiri’den, Zilan’dan ayrı ele alamayacağımız bir katliamdır. Bu katliam öyle bir katliam ki Şengal’deki katliamdan ayrı ele alınamayacak bir katliamdır. O katliamın emir vericileri kendi zulümlerinin kurbanları oldu. Gün gelecek bu coğrafya HDP fikriyatının öncülüğünde geçmişle yüzleşecek. 1915’lerden bugüne değin dayatılan tekçi zihniyetle yüzleşilecek.” 

Baydemir, geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Hozan Dilgeş ve Emre Saltık’ı anarak konuşmasına devam etti. 

“Öyle bir zamandan geçiyoruz ki zulmün her akla her isimle kendisini bir kez daha yaşatma ve yaşatırken de kaos, çatışma üzerinden yaşatma gayretine bir kez daha tanıklık ediyoruz” diyen Baydemir, Nemrutlar, Saddamlar gibi her devrin zalimlerinin olduğunu söyledi. 

AK Parti hükümetinin de suni gündemler yaratarak varlığını sürdürdüğünü belirten Baydemir, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

“Üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye’nin dört tarafı düşmanla çevrili diyorlar. Nasıl düşmanlarla çevrili olduğunu AKP politikalarına bakarak görüyoruz. İçerideki kutuplaşma yetmedi şimdi de Avrupa ile bir kriz yaratmanın çabasını en üst düzeyde veriyorlar. 

‘KENDİ KOYDUKLARI YASAYI İHLAL EDİP MAĞDURİYET EDEBİYATI YAPIYORLAR’

HDP bir ilke partisidir. Kimden gelirse gelsin fikir hürriyetinin engellenmesine hayır diyoruz. Faşizm kimden gelirse gelsin hayır diyoruz. Ama şu anda yaşanan tamı tamına bir algı operasyonudur, bir kandırma operasyonudur. Duyguları suiistimal etmedir. Bu ülkenin bir mevzuatı var. Bu yasa bana nasıl uygulanıyorsa ben nasıl yerine getirmekle mecbur isem bu ülkenin cumhurbaşkanının, bakanının da uymakla mükellef olduğu yasadır. Seçim kanununu düzenleyen yasanın kendisi AKP döneminde bir değişikliğe uğradı ve denil ki ‘yurtdışı temsilciliklerinde propaganda yapılamaz.’ Sen bakan olarak niye kendi koyduğun yasayı ihlal ediyorsun. Bunlar bir mağduriyet edebiyatıyla referandum çalışmasını yürütmek istiyorlar.”

“Hollanda’daki belediyeye de kayyum mu atayacaksınız? Senin ülkende insanlar fikirlerini özgürce ifade edebiliyorlar mı? İnsanlar fikirlerini özgürce ifade edemiyorlar” diyen Baydemir, 2015 yılında Cizre’ye girmek isteyen HDP’lilerin engellendiği fotoğrafları göstererek, milletvekilleri ve bakanların o gün Cizre’ye girişine izin verilmediğini hatırlattı. 

‘AKILSIZ HÜKÜMETİN CEZASININ HALKA ÇIKARTILMAMASI İÇİN HAYIR’

Baydemir, konuşmasını şu sözlerle bitirdi: 

“Gelip dönüp dolaşıp bir kez daha algı operasyonuyla bir kez daha vicdanları suiistimal etmek suretiyle bir oy avcılığı ile karşı karşıyayız. Ömer Çelik çok net söyledi ‘bu krizden iki puan oyumuz arttı’ diye. Bütün mesele bu. İki puan oyları artsın memlekete ne oluyorsa olsun. ‘Akılsız başın derdini ayaklar öder’ diye bir laf var; ama akılsız hükümetin akılsızlıkla yöneltilen hükümetin cezasını maalesef halk öder. Bu faturanın halka çıkartılmaması için bu suni krize ‘hayır’ diyoruz.”