Radikal İslamcı örgüt Ceyşul İzze'nin üst düzey yöneticisi eski IŞİD militanı Abdulbasit El Sarut için Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde düzenlenen kitlesel cenaze töreni, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne taşındı. Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, cenaze törenini düzenleyenlerle ilgili işlem başlatılıp başlatılmadığı soruldu.

El Sarut, Hama kentinin kuzey kırsalında Suriye Ordusu'nun operasyonu sırasında yaralanmış, tedavisi için getirildiği Reyhanlı'daki hastanede ölmüştü. El Sarut, El Nusra ile IŞİD'in birleşmesi çağrısı yapmış ve IŞİD'e biat ettiğini açıklamıştı. El Sarut geçmişte "Alevilerin kökünü kazıyacağız" sözleriyle de gündeme gelmişti.

Barış Atay'ın soru önergesi şöyle:

8 Haziran 2019 tarihinde, Ceyşul İzze örgütünün üst düzey isimlerinden Abdulbasit El Sarut, Hama kentinin kuzey kırsalında Suriye ordusu ile girdiği çatışmada yaralanmış ve basında yer alan bilgilere göre Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde kaldırıldığı hastanede ölmüştür. 
Abdulbasit El Sarut isimli şahıs, Suriye’de ve Türkiye’de birçok katliama imza atan IŞİD, El Nusra gibi örgütlerle ilişkili bir terörist olarak tanınmaktadır. Kamuoyunda bilinen “Alevilerin kökünü kazıyacağız” sözleriyle de katliamcı kimliğini bizzat ortaya koymuştur. 
Durum böyleyken, 9 Haziran 2019 Pazar günü, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde bu şahıs için kitlesel bir cenaze töreni düzenlenmiş, öncesinde IŞİD taraftarları sokak sokak gezerek destek istemiştir. 

Bu bağlamda;

1- Eskiden IŞİD’e biat etmiş olduğu bilinen, El Nusra ile IŞİD’e birlik çağrısı yapmış olan bu şahsın terör örgütleriyle bağı daha önceden tespit edilmiş midir?

2- Sarut ismli şahsın Hatay ilinde ikameti var mıdır?

3- “Alevilerin kökünü kazıyacağız” sözleriyle açık soykırım çağrısı yapmış olan Abdulbasit El Sarut’a bu tehdidinden dolayı bir soruşturma açılmış mıdır?

4- Terör örgütü destekçisi olduğu kendi beyanıyla da sabit olan bu şahsın cenaze töreni için Reyhanlı’da destek hazırlıkları yapıldığı, bayraklar ve sloganlarla provokatif bir gösteriye dönüştürüleceği güvenlik güçlerince tespit edilmiş midir? Tespit edildiyse neden bu cenaze organizasyonuna izin verilmiştir?

5- Söz konusu cenazeye karşı gelişen kamuoyu tepkisinden sonra, bu görüntülerin sorumluları için bir işlem başlatılmış mıdır?