Oyuncu Barış Atay, HDP'den milletvekili adayı oldu.

Gazete Duvar'dan Serkan Alan'a konuşan Atay, neden milletvekili olmak istediğini anlattı.

Barış Atay'ın Serkan Alan'ın sorularına verdiği yanıtların bir bölümü şöyle:

Neden Adaysınız?

Uzun yıllardır bir şekilde bildiğim yöntemlerle siyasi mücadelenin içerisindeyim. Lisede de üniversitede de meslek hayatımda da mücadele içerisinde yer aldım. Politik görüşü olan ve kendisini siyasetin içerisinde hisseden bir oyuncu olarak gündemden ve Türkiye’nin ulusal ve uluslararası sorunlarından kendimi ayrı tutmadan mücadelemi vermeye çalıştım.

Özellikle 16 yıldır yaşadığımız bu gittikçe gericileşen düzenin sorumlusu AKP’nin mimarlarının, yönetici kadronun Türkiye’ye yaptığını düşündüğüm şeylerin hesabını vermesi ve adil bir şekilde yargılanmaları gerektiğini düşünüyorum. Ama geldiğimiz noktada bu sorumluluğu başkalarına yüklemenin ve buna seyirci kalmanın kendim açısından çok etik olmadığına karar verdim. Bunun bir parçası olmak ve bir tarafından tutmam gerektiğini düşündüm.

Öte yandan da Türkiye İşçi Partisi olarak Halkların Demokratik Partisi ile bir ittifak açıkladık. Devrimci dayanışmaya, Türkiye’deki sol sosyalist güçlerin ittifakına inandığımızı söyledik. HDP’nin barajı geçme gerekliliği de malum. Barajı geçmediği bir durumda AKP’nin ne denli güçlenebileceğini herkes biliyor. Bütün bunları topladığınızda böyle bir şeyin içerisinde olmam gerektiğini düşündüm.

‘SON GÜNE KADAR ADAY OLMAYI DÜŞÜNMEDİM’

Adaylık kararımda son süreçte yaşadıklarım etkili olmadı. Daha önce de gözaltına alındım. 7 Haziran’da ve 1 Kasım’da da adaylık yakıştırıldı fakat milletvekili olmayı hiç düşünmedim. Son güne kadar bu seçim için de düşünmüyordum. Açıkçası hayatımın içerisinde çok düşündüğüm bir kariyer değil. Bu seçim sürecinin ardından düşüneceğim de bir kariyer olduğunu zannetmiyorum. Ben oyuncuyum, yönetmenim ve mesleğimi de seviyorum. Onu yapmaya devam etmek istiyorum. Fakat bu zorlu koşullarda özellikle sanat alanında kendimle ilgili, mesleğimle ilgili baskıları gördüğüm zaman bir süreliğine bunun zor olduğunun da farkındayım. Bunun da düzeltilmesine katkı sağlayabilmek istiyorum.

Neden HDP’yi seçtiniz?

Toplumun farklı farklı kesimlerinden temsil kabiliyeti olan bir parti olmasının getirdiği o enerji bizlerin onlarla ittifak kurmasını kolaylaştırdı. Türkiye’de gerici bir düzen olduğundan bahsettik. Görünen o ki diğer partilerin bu gerici düzeni kırmak gibi bir derdi yok. O açıdan Türkiye İşçi Partisi kadroları olarak ittifak yapmamız gereken partinin HDP olduğuna karar verdik. 7 Haziran’dan sonra başlayan süreçte HDP’nin doğal tabanının, özelilikle Kürt halkının yoğun yaşadığı bölgelerin AKP tarafından yaşadığı zulmü gördüğünüz zaman bırakın siyasetle ilgilenen bir insan olarak, siyasetle ilgilenmese dahi bir yurttaş olarak vicdanen sessiz kalmak mümkün değildir. Bu zulmün getirdiği dönemin sonucunda 6 milyon insanın bilfiil oy verip seçtiği temsilcilerin Meclis’te Anayasaya aykırı bir şekilde dokunulmazlıklarının kaldırılması kendini sosyalist olarak tanımlayan insanlar için de dayanışmayı zorunlu kılmıştır. Bu süreç, HDP’nin üzerindeki bu baskı ve TİP’in işçi sınıfı hareketleriyle, sınıf mücadelesiyle ilgili tavrı ortaklaşmayı, faşizme karşı beraber mücadeleyi gerektirdi.

CHP’nin aday belirlemesi elbette kendi iç işleriyle ilgili aldığı bir karardır. Çok müdahil olmanın bir anlamı yok fakat şaşırttı desek yalan olur. CHP’nin var olan az sayıdaki milletvekilini ne kadar zorlanarak aday gösterdiğini ilk seçimlerden de biliyoruz. CHP’nin kadrolarının belli bir kesiminin sağa açıldıkça Türkiye’deki muhafazakâr tabanı daha kolay yakalayabileceğine dair bir yanlış öngörü var.

Türkiye’nin içerisinde bulunduğu ekonomik, sosyolojik ve siyasal şartlar açıkçası bütün kesimler için sınıf mücadelesini ve sol değerlerin yükselmesini şart koşuyor. Kendisine sosyal demokrat diyen bir partinin esasında bunu baz alarak yüzünü sola dönmesi ve mücadelesini o eksenli yürütmesi beklenir ama bazı kronikleşmiş sorunlar CHP’nin her döneminde kendisini tekrar ediyor. O sorunlar bu dönemde de ortaya çıktı ve sol tabandan gelen milletvekillerini tasfiye ettiler.

CHP’ye oy vermeyi düşünen, kendisini solda ve demokrat olarak tanımlayan birçok insanın tercihini bu durumda HDP’den yana kullanacağını düşünüyorum. Etkisi olacaktır ama yine de HDP’nin ittifakın içerisinde olmamasından kaynaklı bir baraj problemi var. Barajın sadece HDP’ye uygulandığı bir durum var. Bu yüzden Türkiye’deki bütün demokrat insanların bu durumu görerek özellikle milletvekili seçimlerinde HDP’ye oy vermesi gerektiğini düşünüyorum.