HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, 15 Temmuz darbe girişimi ardından ilan edilen OHAL’in 90 gün uzatılmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Baluken, "OHAL Erdoğan tarafından fiili rejim değişikliğinin bir aracı olarak kullanılıyor. Tek adam rejimini yasal güvenceye kavuşturuncaya kadar OHAL sürecinin devam ettirmek isteyecektir. Yine uluslar arası kuruluşların da KHK'lerle ilgili olarak Türkiye'ye göndereceği heyetlerden dolayı bir baskı yaşıyorlar. Bu baskıyı yumuşatmak için bir arayışları varsa da buna karşı dikkatli olmak gerekiyor. Bu anlamda AKP'nin de Erdoğan'ın sicili ortadadır." dedi.

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, DİHA'ya yaptığı açıklamalarda OHAL sürecinin fiili rejim değişikliğinin bir aracı olarak kullanılmak istendiğini belirtirken, KHK ile ilgili Meclis'te kurulacağı belirtilen komisyona ilişkin kendilerine henüz bir bilgi gelmediğini söyledi.

Baluken’in açıklamaları şöyle:

Türkiye toplumunun büyük bir kesimi OHAL'in darbe ile mücadele amacı taşımadığını çok iyi biliyor. Erdoğan Meclis'i devre dışı bırakan ve toplumsal muhalefeti tasfiye etmeyi amaçlayan uygulamaları OHAL ile yerine getiriyor. Kendi hayal ettiği tek adam rejiminde de böylesi bir yönetim anlayışı vardı. Erdoğan, bu yetkiyi halktan almamıştı. Şimdi halktan alamadığı bu yetkiyi 'Allah'ın lütfu' olarak değerlendirdiği darbe girişimini bir fırsata çevirerek, bu hakkı almak istiyor"

'AKP VE ERDOĞAN’IN DERDİ DARBE DEĞİL'

"Dert darbe ile mücadele ise Meclis'in devrede olması ve Meclis'te yapılacak yasal düzenlemelere desteğin verilmesi noktasında siyasi bir tutum varken bunun işletilmesidir. Dolayısıyla Erdoğan ve AKP bu konuda samimi değiller. Meclis'i tasfiye edecek bir yaklaşım içerisindeler."

Bakanlar Kurulu'nun KHK'lerle ilgili 4 partinin katılımıyla bir komisyonun kurulacağı yönündeki açıklamaları samimi görmediklerini belirten Baluken, bu konuda kendilerine iletilmiş resmi bir bilginin de olmadığını ifade etti.

'DİKKATLER BAŞKA YÖNE ÇEKİLMEK İSTENİYOR'

Baluken, OHAL'in uzatılmasıyla birlikte böyle bir bilginin ortaya atılmasını manidar bulduklarını kaydederek, "Tepkileri dindirmek için toplumun dikkatlerini farklı yöne çekmeye çalışıyor. Ulusal ve uluslar arası yasalara da aykırı olan KHK'lerin geri çekilmesi ile ilgili bir gündem ortaya atarak bunları meşrulaştırmak ve OHAL'in uzatılması süreci ile ilgili dikkatler başka yöne çekilmek isteniyor" ifadelerini kullandı.

'AKP VE ERDOĞAN’IN SİCİLİ ORTADIR'

OHAL'in kaldırılması ve KHK'lerin tamamının çekilmesinin temel talepleri olduğunu belirten Baluken, şöyle devam etti:

"Biz AKP'nin niyetini bilmiyoruz. Bize herhangi bir bilgilendirme yapılmadan değerlendirme yapmak mümkün değil. AKP'nin niyetini öğrenerek yürüteceğimiz bir tartışma ile karar verebiliriz. Göstergede AKP'nin samimi olmadığı OHAL rejimini meşrulaştırmadır. KHK'ler konusunda giderek yükselen bir tepki var. Bu faşist saldırılara karşı toplumun bütün dinamiklerinde büyüyen bir tepkisellik var.

Bu biriken tepkiyi boşaltmaya dönük beklenti yaratarak, kendi amaçlarına ulaşmak için bir hedefte belirlemiş olabilir. Komisyonun kurulacağının açıklandığı saatlerde muhalif dört televizyon kanalının kapısına mühür vuruldu. Bu da AKP'nin ne kadar samimi olduğu konusunda fikir veriyor. Yine uluslar arası kuruluşların da KHK'lerle ilgili olarak Türkiye'ye göndereceği heyetlerden dolayı bir baskı yaşıyorlar. Bu baskıyı yumuşatmak için bir arayışları varsa da buna karşı dikkatli olmak gerekiyor. Bu anlamda AKP'nin de Erdoğan'ın sicili ortadadır."