İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumartesi Anneleri'ne "paçoz" dediği iddialarına cevap verdi.

"Paçoz" kelimesini Cumartesi Anneleri için kullanmadığını savunan Soylu, HDP milletvekillerine hitaben "O siyasi kolu olduğunuz PKK terör örgütüne 'paçoz' dedim, bunu da söyleyeyim. Siyasi kolu olduğunuz PKK terör örgütüne paçoz dedim” iddiasında bulundu.

TBMM Genel Kurulunda İçişleri Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının 2019 yılı bütçesi üzerinde muhalefetin çok sayıda eleştirisi üzerine söz alan İçişleri Bakanı Soylu, isim vermeden bir HDP milletvekilinin kendisini tehdit ettiğini iddia ederek, "Hiç umurumuzda değil PKK terör örgütü tehdit etsin, siz tehdit edin, vız gelir tırıs gider, hiç önemi de yok" dedi.

Soylu'nun Genel Kurul'daki konuşması Meclis tutanaklarına böyle yansıdı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Birkaç mesele var cevap vermem gerekecek. Bir tanesi Aysel Tuğluk'la ilgili cenazesine Sayın Mehmet Muş tam anlamıyla cevap verdi. Zannediyorum hatip o günler neredeydi ben bilmiyorum ama ben bizatihi buradan bir provokasyon çıkmasın diye -çok da görülür bir iş değildir- valimi alarak oradaki mezarlığa gidip Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatıyla defnedilene kadar meseleye nezaret eden bir anlayışı ortaya koydum. Bunun bir istismara sebebiyet vermemesini yüce Meclise açıklarım, bu bir.

Ama iki, terörist olarak öldürdüğümüzün cenazelerine HDP'li milletvekillerini göndermediğimiz doğrudur, ne yaparsanız yapın göndermeyiz, engelleriz. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)

Cumartesi Anneleri konusunda ise -siz daha takip ediyorsunuz Kandil'in mesajlarını- Mustafa Karasu'nun evet, "Siz Cumartesi Anneleri meselesine sahip çıkmazsanız Türkiye'deki direnişi artıramayız" diye o ve ona benzer onlarca, yüzlerce mesajla birlikte 700'üncü toplantısını anneleri istismar ederek bir terör örgütü provasına döndürmek isteyenlere devletin müsaade etmesini kimse beklemesin. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)

İki…

HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu Demir - Yalan söylüyorsun.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - Yalan söyleyen ben değilim, yalan söyleyen sizsiniz çünkü ben Cumartesi Annelerine "paçoz" diye bir söz söylemedim, o siyasi kolu olduğunuz PKK terör örgütüne "paçoz" dedim, bunu da söyleyeyim. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar, HDP sıralarından gürültüler) Siyasi kolu olduğunuz PKK terör örgütüne paçoz dedim.

Dört, yine yalan söylüyorsunuz. Komisyon toplantısında herkes şahittir, ismini bahsettiğiniz milletvekili parmak sallayarak beni tehdit etti, "Ne olacağını göreceksiniz." dedi. Hiç umurumuzda değil PKK terör örgütü tehdit etsin, siz tehdit edin, vız gelir tırıs gider, hiç önemi de yok. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)

Ama artı bir şeyi daha söyleyeyim. Ben Sayın Engin Altay'dan şunu beklerdim. Bakın burada konuştum, ben buraya ilk kez oturuyor değilim. DHKP-C'yle aranıza mesafe koyun dedim, hatırlıyor musun? (CHP sıralarından "Geç onu, geç" sesleri, gürültüler)

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - Bir saniye, bir saniye; ya bir izah edeyim.

Başkan - Arkadaşlar... (CHP sıralarından gürültüler)

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - Bir izah edeyim arkadaş, bir izah edeyim.

Başkan - Arkadaşlar, lütfen...

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu  - Provokasyon yapıyor, provokasyon!

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - Genel Başkan yardımcınız geldi -ismini de söylerim- kendisine meselelerin ne olduğunu anlatmaya çalıştım, çok duyarlı bir şekilde "Siz merak etmeyin, bunu Sayın Genel Başkanımıza da izah edeceğiz, bu konuda gerekli tedbirleri alacağız." dedi.

Ondan sonra, bugün gelinen durumu söyleyeyim. Sizin de beraber olduğunuz, aynı sivil toplum örgütü çatısı altındaki 2-3 tane sivil toplum örgütüne DHKP-C çökmeye çalıştı, yine biz müdahale ettik. O sivil toplum örgütlerinin yöneticileri, başta KESK olmak üzere DHKP-C sabahtan akşama kadar onların resimlerini ve isimlerini afişe ederek onlara ölüm çağrıları yapıyor.

Şimdi, bizim CHP'den de talebimiz; bu ülkede, bu ülkenin huzur ve güven içerisinde olmasını temin edebilmek için, öteki taraftan bir talebimiz olamaz ama sizden talebimiz şu: Terör örgütü ile bir siyasi partinin arasına mesafe koymasını ve onun talimatlarıyla beraber hareket etmemesini buradan dillendirmeniz gerekir. Bu ülke -aynen söylediğiniz gibi- hepimizin ülkesidir ama şu meşruiyet terör örgütüne güç verir Sayın Altay. Eğer orada -insanlar herhangi bir saikle oy vermiş olabilirler- durup terör örgütünün siyasi kolu olan bir partiyi dönüp oy veren insanlarla aynı çatı altına koyarsanız bu, terör örgütüne de, terör örgütünün siyasi kolu olan o siyasi partinin yaptıklarına da meşruiyet sağlar. Bu, Cumhuriyet Halk Partisinin; bu, Türkiye'deki bir siyasi partinin politikası olamaz. Bu olursa ne olur, beni nereden ilgilendirir İçişleri Bakanı olarak? Beni şöyle ilgilendirir: Çünkü terör örgütüne eğer Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altından böyle bir meşruiyet bilerek veya bilmeyerek, isteyerek veya istemeyerek yüklenmeye çalışılırsa bununla yine bizim güvenlik güçlerimiz yine huzurumuz, yine sükûnumuz ve yine istikrarımız için uğraşır, onun için beni ilgilendirir.

Bu vesileyle, kayyumla ilgili bir cümle açıklama yapmam lazım çünkü yanlış bir şey var burada, kayyumla alakalı.

Başkan - Tamamlayalım lütfen.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - CHP'nin de AK Parti'nin de Milliyetçi Hareket Partisinin de yani bu çatı altında bulunan partilerin de birtakım belediye başkanlarını görevden aldık, FETÖ'yle iltisaklı olanlara kayyum atadık. Çünkü kanun net ve açıktır "Terörle iltisaklı belediyelere kayyum atanır." diye, kayyum atandı.

Öbür taraftan HDP'nin de içinde bulunduğu bazı belediyelere kayyum atamadık çünkü onları terörle iltisaklı olduğu için almamıştık, bir veya iki belediye var böyle, Kars Kağızman dâhil olmak üzere.

HDP Kars Milletvekili Ayhan Bilgen - Kağızman bizde değil Sayın Başkan.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - Özür diliyorum. Yine burada, bir ilçe belediyesi var, orada kendi kendilerine seçtiler ve kendi kendilerine buldular. Ama terörle iltisaklı belediyelere kayyum atanır ve kayyumla beraber idare edilir.

Dirayet Dilan Taşdemir (Ağrı) - Böyle bir iddianame yok.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - Bu, FETÖ için de geçerlidir, bu, PKK için de geçerlidir, bu, diğer terör örgütleri için de aynı şekilde geçerlidir. Bir cümle söylediniz. (HDP sıralarından gürültüler)

Serpil Kemalbay Pekgözegü (İzmir) - İktidarda kalmak için kayyum atadınız.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu - Biz terörü destekleyenlerden hesap sormaya devam edeceğiz; bunun başka bir çaresi yok. (AK PARTİ, MHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)

Kaynak: T24