Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, PKK ile TSK arasındaki çatışmalara dair yaptığı açıklamada 'Bundan sonra oyunun kuralları farklıdır. Silahı bırakmadığı sürece de hiç kusura bakmasınlar, kökünü kazıyıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz' dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 1 Ağustos günü sel felaketi yaşanan Antalya'nın Elmalı ilçesine bağlı Yuva Mahallesi'ni ziyaret etti.

Evrensel’de yer alan habere göre, köy meydanındaki parkta konuşan Çavuşoğlu devletin gücünü milletin hayrına ve millete şefkat için kullandığını iddia ederek şunları söyledi:

"Bugün terör belasıyla tekrar mücadele etmeye başladık. Bu alçaklar son zamanlarda iyice gemi ağza aldılar, ondan sonra terör saldırılarını artırmaya başladılar. Biz kanlı terör örgütü DAEŞ'le mücadele etmeye başladık, PKK terör örgütü de askerimize, polisimize saldırmaya başladı. Acaba neden? Bizim DAEŞ gibi bir terör örgütüyle mücadele etmeye başlamamız, PKK'yı neden rahatsız etti acaba? Hani onlar DAEŞ'le mücadele ediyordu, o nedenle meşru olmak istiyorlardı, tüm dünyada bunu anlatıyorlardı. Türk devleti Türkiye sınırları içinde DAEŞ'in yaptığı terör saldırılarından sonra ve bir askerimizi şehit ettikten sonra tabi ki terör örgütüne haddini bildirecek ve gereceğini yapacaktır ve gereğini yapmıştır. Ama PKK sinsi bir şekilde hemen biz bu mücadeleyi yaparken polis kardeşlerimizi kahpece vurdular, askerlerimizi hedef aldılar. Ne yapacak Türkiye Cumhuriyeti devleti, terörle mücadele etmeyecek mi, eli kolu bağlı mı? Tabi ki gereğini yapacak.

‘YOK BARIŞMIŞ, YOK MÜZAKEREYMİŞ OLMAZ…’

Biz iyi niyetle çözüm süreci için 'terör bitsin Türkiye'ye huzur gelsin' dedik. Ama bunlar iyi niyetli değil. Bundan sonra yapılması gereken şey PKK'nın iyi niyet, yok barışmış, yok müzakereymiş olmaz. Silahı bırakacaksın kardeşim. Neymiş efendim iki taraf da silahı bırakacakmış. Devletin polisi, askeri silah mı bırakacak? Sen kendini devletin askeri, polisiyle bir mi tutuyorsun? Sen terör örgütüsün. Bundan sonra oyunun kuralları farklıdır. Silahı bırakmadığın sürece de hiç kusura bakmasınlar kökünü kazıyıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. İçeride de dışarıda da nerede olursa olsun Türkiye'ye karşı oluşan tehditlere karşı mücadele edecek güçteyiz. Bu devlete yönelik bir tehdit oluştuğu zaman da biz gereğini yaparız, gücümüzü gösteririz. Yapılacak şey terörün silahları bırakması ve teröristlerin ülkemizi terk etmesidir.

İşte bir siyasi parti güya 'barış getireceğim' diye Meclis'e girdi. Hatta seçimden sonra 'barış getirdim' diye tweet atanlar oldu. Ne oldu şimdi? 'PKK ile bağlantımız yok' diyebiliyorlar mı, 'sırtımızı PKK'ya dayadık' diyorlar. Hani sen meşruydun, hani Türkiye partisiydin, hani huzur için çalışıyordun. Tüm Türkiye bunların ikiyüzlülüğünü ve terör örgütünün emrinde olduklarını gördü. En çok bunlarla işbirliği yapan kim, paralel yapı. Yani paralel, devletin kırmızı kitabına giren illegal örgüt. Hani bunlar inançlıydı, hani bunlar vatanını, milletini severdi. Bunların ne olduğunu biz çok iyi biliyoruz."