MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

CHP'yi hedef alan Bahçeli, "Kılıçdaroğlu’nun yalanı meslek haline getirmesi utanç verici bir rezalettir. İnsanlarımızın gözünün içine baka baka yalan söylemesi de millete, demokrasiye, maneviyatımıza bühtan ve hakarettir" ifadelerini kullandı.

HEDEFİNDE MUHALEFET VARDI

Konuşmasının büyük kısmını CHP'nin iktidara yönelik eleştirileri ve Anayasa tartışmalarına ayıran Bahçeli'nin sözlerinden öne çıkanlar şöyle:

"Demiş ya Şems-i Tebrizi, sevmeyene karınca yük, sevene filler karınca. CHP Genel Başkanı, geçtiğimiz günlerde konuğu olduğu ABD merkezli Ortadoğu Enstitüsü’nde, tıpkı bir etki ajanı gibi konuşmuş, Türkiye’ye verip veriştirmiş, fukara aklının bagajında ne varsa döküp saçmıştır. Hatta ABD ve AB liderlerine yönelik, 'Türkiye’de demokrasi hareketlerini destekleyin' çağrısında bulunmuştur. Kılıçdaroğlu yapar da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı durur mu, o da işbirlikçiliğin film setine balıklama atlayarak göz kamaştıran figüranlığını maharetle ve tekraren sergilemiştir. Türkiye’yi şikayet ede ede bitirememiş, işleyen demokrasimizi inkar ederek kötülemiştir."

'KÜÇÜKÇEKMECE BELEDİYESİ'NDEN HESAP SORULMALIDIR'

"CHP’liler belediye işlerinden başka her şeyle meşguldür. CHP’li Küçükçekmece Belediyesi'nden hesap sorulmalı,  burunlarından fitil fitil getirilmelidir. Bu ayıplı Kılıçdaroğlu nereye koşuyor, hangi rezil kucaklara atılmak için çırpınıyor?"

ANAYASA TARTIŞMASI

"Ne manidar bir tesadüf ki, gündemde CHP, HDP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin eşgüdüm halinde taslağını hazırladıkları bir anayasa hazırlığı konuşulmaktadır.

Beklendiği üzere, İP yönetimi tedavüldeki iddiayı reddetmiştir. Kılıçdaroğlu hayretle izlediğini söylemiş, nihayet o da reddetmiştir. Peki, 13 Ocak 2018 ile 7 Mayıs 2018 tarihleri arasında hazırlanmış mezkur anayasa değişikliği çerçeve metni için kurulan veya kurdurulan masaya kimler oturdu?

O oturmadı, bu oturmadı, şunun haberi olmadı ise, sokağa bırakılan ihanet metnini kim yazdı, kim hazırladı, kimler müzakere etti? Türklüğü, Türk milletini, Atatürk’ü, Türkçe’yi anayasadan çıkarma tekliflerini, vatandaşlık tanımının değiştirilmesini, federal yönetim hedefini, anadilde eğitim niyetini kim izah edecek? Bu melanetin açıklaması nasıl yapılacak?

'KILIÇDAROĞLU İTİRAF ETSİN'

Kemal Kılıçdaroğlu hayreti mayreti bıraksın, haysiyetle itiraf etsin; 2 Haziran 2018’de, bir gazetede çıkan açıklamasında; 'Millet ittifakı olarak çalışma yaptık. Başında İbrahim Kaboğlu vardı. Aşağı yukarı bir mutabakat metni şu an elimizde' dedi mi demedi mi? 21 Haziran 2018’de, bir televizyon kanalında, 'Dört partinin anayasa değişikliğinde ilkeler üzerinde anlaşma metin hazırlandı' dedi mi demedi mi?

Kılıçdaroğlu’nun yalanı meslek haline getirmesi utanç verici bir rezalettir. İnsanlarımızın gözünün içine baka baka yalan söylemesi de millete, demokrasiye, maneviyatımıza bühtan ve hakarettir. Kılıçdaroğlu ders alır mı bilemem, ama tavsiyem şu sözün kulağına küpe olmasıdır: Yalanı yalancıyla, yanlışı cahille sakın tartışmayın, çünkü yalancıya gerçeği, cahile doğruyu anlatamazsınız. Bir yalan dört doğruyu götürür: Güven, iyilik, sadakat, huzur."

"Susanları korkak sanmasınlar. Sağduyulu olanları aptal yerine koymasınlar. Sabretmeyi bilenleri de çantada keklik görmesinler. Oyunlarının eninde sonunda bozulacağını çapsız ve çürük kafalarından asla çıkarmasınlar."

KIBRIS: BİZİM İÇİN MİLLİ MESELEDİR

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte Kapalı Maraş'a giden Bahçeli, Kuzey Kıbrıs ziyaretine ilişkin de, "Kıbrıs bizim için milli bir meseledir, taviz olmaz, dönüşü olmaz, teslimi ise asla düşünülemez. Nice anımız, nice ayak izimiz, nice parlak eserimiz Kıbrıs'ı kuşatmıştır" dedi.

Bahçeli, Azerbaycan tezkeresine desteklerinin de tam olduğunu söyledi.