MHPGenel Başkanı Devlet Bahçeli, kanun hükmünde kararnamelerle binlerce akademisyenin üniversitelerden ihraç edilmesine destek olup, akademisyenlerin üniversiteleri ‘babalarının çiftliğine çevirdiği’ni iddia etti. 

Üniversitelerdeki ihraç dalgasının en büyüğü 686 Sayılı KHK’yla gerçekleşmiş, 184’ü ‘barış bildirisi’ imzacısı olmak üzere toplam 330 akademisyen ihraç edilmişti. Daha önceki KHK’larla da 128 imzacı akademisyenin kamu görevinden çıkarıldığı ortaya çıkmıştı.

Saraç’ın, KHK’yla ihraç edilen 312 akademisyen için “Görevimizi yaptık” dediği ileri sürülmüş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, profesörlerin ve doçentlerin de bedel ödemesi gerektiğini söylemişti.

“AKDEMİSYEN NEDEN OLMAYACAKMIŞ”

Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, son olarak 330 akademisyenin kamudan ihraç edilip, pasaportlarının iptal edilmesine destek çıktı.

Akademisyenlerin, ülke için ‘en küçük katkı ve çabası’nın olmadığını öne süren Bahçeli, “Bazı akademisyenlerin konforu bozulunca ortalık karışmıştır. FETÖ ve PKK çizgisinde bulunmaktan rahatsızlık duymayan küçük bir grup hukuk mahallelerine uğrayınca rahatsızlık duyuyorlar” diye konuştu.

Bahçeli, akademisyenleri hedef aldığı konuşmasında, “Üniversiteleri babalarının çiftliğine çevirenlerin timsah gözyaşlarına bu milletin karnı toktur” derken, üniversiteleri çölleştiren KHK’lara da, “Memur görevinden oluyor da akademisyen neden olmayacakmış” diye arka çıktı.

"AMAÇLARI İDAMI GETİRMEKSE KAYITSIZ ŞARTSIZ DESTEK VERECEĞİZ"

"Bununla birlikte bazı akademisyenlerin konforu bozulunca ortalık karışmıştır. Türkiye'nin milli varlığı için en küçük katkısı olmayan FETÖ/PKK çizgisinde bulunmaktan rahatsızlık duymayan küçük bir grup, hukuk semtlerine uğrayınca ayağa kalkmıştır. Memur görevinden oluyor da akademisyen niye olmayacakmış.

Üniversiteleri tekellerine alanların timsah gözyaşlarına bu milletin karnı toktur. Kimin suçu varsa veya kim suçsuzsa Türk mahkemeleri bunun kararını verecektir. Cumhurbaşkanı'na suikast düzenlemek isteyen darbeci hainlerin yargılanmasına dün başlandı.

Davanın 2 numaralı sanığının medyaya yansıyan ifadeleri ise tüyler ürperticidir. Bu caninin "Darbe yaptım, cezası idam bile olsa canım yanmaz" şeklindeki kokuşmuş sözleri en küçük pişmanlık emaresi taşımadığı için, Türk milletine meydan okumaktadır. Hainler idamdan korkmuyor ve milletimiz de idam talebinde ısrar ediyorsa bize düşen bu kanuni düzenlemeyi TBMM'de Türkiye düşmanlarına gerekli dersi vermek. AKP zamana oynamasın, amaçları hakikaten idamı getirmekse kayıtsız şartsız destek vereceğiz.