DEVA Partisi lideri Ali Babacan, İnsan Hakları Eylem Planı üzerinden iktidara eleştirilerde bulundu. 2002 yılındaki Avrupa Birliği müzakerelerini hatırlatan Babacan, “2021 yılında 2002’den de geriye gidilmesi bizi üzüyor. Bu millet bunu hak etmiyor. Kimsenin Türkiye’yi 1990’lı yıllara döndürmeye hakkı yok” dedi.

Okulların açılmasına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Babacan, “Okulların açılması doğru. Mesele okulları açmakta değil, tekrar kapanmasını önlemekte. Okulları açtım demekle olmuyor, maharet tekrar kapanmamasında. Bu nedenle sağlık önlemleri azami ölçüde alınmalı. Ana hedef tedbirlere uyularak açık tutmak olmalıdır” ifadelerini kullandı. Babacan cumartesi günü de eğitime devam edilerek öğretmenlere ek ücret verilmesi gerektiğini savundu.

Türkiye’nin zihniyet değişimine ihtiyacı olduğunu vurgulayan Babacan şu ifadeleri kullandı:

“TÜRKİYE 2002'NİN GERİSİNE DÜŞTÜ' 

“İnsan Hakları Eylem Planı’nda masumiyet karinesi, ayrımcılık yasağı, hukuk güvenliği demişler. Bu ilkeler imzamız olan uluslararası sözleşmelerde de Anayasa’da da yazıyor. Yeni mi hatırlıyorsunuz? Bakın Avrupa Birliği müzakerelerine başlarken 2002 yılında benim de katıldığım bir toplantıda Kopenhag Zirvesi’nde iki yıllık reform süreci öngörüldü. ‘Eğer iki yılda Türkiye, Kopenhag siyasi kriterlerini yeterince karşılarsa tam üyelik müzakereleri başlayabilir’ denildi. İki yılda anayasal düzenleme ve yasal değişikliklerle yeterince karşılandı ve müzakerelere başladık. 2021 yılında 2002’den de geriye gidilmesi bizi üzüyor. Bu millet bunu hak etmiyor. Kimsenin Türkiye’yi 1990’lı yıllara döndürmeye hakkı yok.

“Açıklanan reform paketinin AB ile yürütülen sürecin bir parçası olduğunu öğrendik. Takvim sıkışmış. Bir AB destek paketi var, o paketin içinde de bu reformların açıklanmasıyla ilgili unsur var. Bu açıklama bizim kendi vatandaşlarımız için mi, yoksa AB ile ilişkileri idare etmek için mi? Yakında hepsi ortaya çıkar. Biz uygulamaya bakarız.