İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, herkes gibi cumhurbaşkanı adayı olmak isteyebileceğini ancak bunun için Türkiye'nin geleceğiyle oynamayacağını söyledi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, gündemde yer alan konulara ilişkin olarak Halk TV'de Şirin Payzın'ın sorularını yanıtladı. Akşener, Payzın'ın "Esnafı gezmeniz cumhurbaşkanlığı adaylığı için bir nabız yoklama mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Türkiye'nin nefes almasına ihtiyacı var. Bunlar samimi gezilerim. Elbette aday olmayı çok isterim herkes gibi. Ama daha çok zaman var. Millet İttifakı'nın karşılıklı konuşacağı bir konu. Cumhurbaşkanı olacağım diye Türkiye'nin geleceği ile oynamayacağım."

Akşener, "Esnafı gezerken kimse bana Biden'ı sormadı. Vatandaşın suni gündemle alakalı olarak hiçbir derdi yok. Hatta bana söylenen şu; 'Farklı bir muhalefet anlayışınız var, bunun devam ettirin' dediler" diye konuştu.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın "Dolarla mı maaş alıyorsunuz?" şeklindeki ifadesinin sorulması üzerine de Akşener, şu eleştirileri yöneltti:

"Peynir 80 lira olmuş. 2360 lira alan bir adam düşünün. Dün Üsküdar çarşısında söylediler. 80 lira, ortalama bir peynirden bahsediyorum. İki çocuk bir anne-babayla, 2360 lira alan bir baba, karısı da çalışmıyorsa nasıl geçindirecek? Tamam dolar yok da, nasıl olacak bu işler?

Sayın Erdoğan ve damadı elbette harika bir hayat yaşadıkları için, onlar için dünya güzel. Çokomel harika yani. Orada bir sorunları yok. Ama garibanın durumu felaket. Bakın, şöyledir... Siz saray diye bir kavramın içine girerseniz, saray paralel bir evren yaratır. 'Ekmek bulamıyorsanız pasta yiyin.' Şimdi 'Çokomel yiyin' deniyor. Ayrı bir bürokrasi var. Saray rejimi ayrı bir bürokrasi yarattı. Saraydaki şube müdürlerinin milletvekillerinin, bakanlarının telefonlarına çıkılmadığı bir sistemdir. İzole bir hayattır. Ayrıca da çok başka bir hayat tarzını geliştirir.

Afrika'daki diktatörlerin hepsi sağ diktatör. Bunları da Marksist adamlar deviriyor. Ama bakıyorlar saraylar arabalar var, Marksist dikratör oluyor. İşin sağ veya sol görüşle olmakla alakası da yok. Şimdi gelelim damat bakana. Biz Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı döneminde bu kadar eleştirmedik. Farklı bir ekspertizi vardı. Bu alanda çalışmış genç bir arkadaştı. Şimdi sadece Cumhurbaşkanı'nın damadı olmak nepotizmdir. O akraba kayırmaktır. Bir de işten anlamamak var. Ekonominin e'sinden anlamayan, empatiden yoksun bir arkadaş. Ben anlattığı fıkraya inanamadım. Böyle bir fıkra olamaz. Empatiden yoksun, insanların hangi acıları çektiğinin farkında değil."