AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik "Eğer biz bugün İdlib'den çekilirsek sınırlarımızın içine kadar gelirler. Türkiye sınırlarını korumak için bu harekatları yapmak zorundadır. Göçü önlemek için harekatları yapmak zorundayız" dedi.

Çelik ayrıca, "Rusya ile karşı karşıya gelme tavrımız yok, hedefimiz rejim" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımı ile parti genel merkezinde yapılan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik açıklamalarda bulundu.

TSK'nın Suriye'deki varlığının son derece meşru olduğunu söyleyen Çelik, "Rusya ile karşı karşıya gelme tavrımız yok, hedefimiz rejim" ifadelerini kullandı. 

Çelik ayrıca, Yunanistan'ın mültecilere yönelik tavrını eleştirerek "Göçü önlemek için harekatları yapmak zorundayız. Hedefimiz bize saldıran rejim unsurlarıdır" dedi. 

​Çelik'in konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:

- Rejimin imza attığı katliamlar neticesinde 1500 sivil hayatını kaybetmiştir. 

- Rejime verilen sürenin dolmasıyla harekat başlamıştır. Bahar Kalkanı Harekatı ile sınırlarımızda oluşturulmaya çalışılan terör devletinin ve insani dramın önüne geçeceğiz.

- Rejimin kendi halkına soykırım faaliyetleri çok net görülüyor

- TSK'nın buradaki varlığı son derece meşrudur. Buradaki varlığımız BM sözleşmesinin 51. maddesinde yer alan meşru müdafaa hakkına dayanmaktadır.

- Türkiye'nin sınırları dibinde bir terör devleti kurulması girişimi darmadağın edilmiştir. 

- Kontrol noktalarından çekilirsek de tehdit sürecek. 

- Ortaya çıkan bu saldırganlık karşısında en üst düzeyde meşru müdafaa hakkımızı kullanarak en sert cevap rejim unsurlarına verilmiştir, verilmeye devam edecektir.

- Eğer biz bugün İdlib'den çekilirsek sınırlarımızın içine kadar gelirler. Türkiye sınırlarını korumak için bu harekatları yapmak zorundadır. Göçü önlemek için harekatları yapmak zorundayız. Hedefimiz bize saldıran rejim unsurlarıdır.

- Rusya ile karşı karşıya gelme tavrımız yok, hedefimiz rejim. Rusya'dan beklentimiz garantör ülke olarak verdiği sözleri yerine getirmesidir. Rejiminin saldırılarını durdurmak ve rejimi Soçi mutabakatı sınırlarına çekmek Rusya’nın mükellefiyetindedir.

- Saldırıda Türk askerinin yanında yabancı unsur yoktu. 

- Güvenli bölge oluşsaydı göç hareketliliği olmayacaktı. 

- Suriye Esed'in şahsi malı mıdır, Suriye Suriyelilerin midir? Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana siyasete sahip olan bize göre Suriye Suriyelilerindir.

- Yunanistan'ın göçmenlere gaz bombası atması bir göçmeni öldürmesi insanlık dışı bir yaklaşımdır. Burada Türkiye'ye çağrı yapanların Yunanistan karşısında sesinin çıkmaması son derece anlamlıdır. Macron, 'Yunanistan'ın sınırlarını korumasını destekliyoruz' diyor. Türkiye'nin Avurupa sınırlarını koruması karşısında çıkmayan sesiniz şimdi mi çıkıyor? 

- En zor zamanlarda Yunanistan’ın yanında olduk. Ama şimdi Yunanistan insani bir durum karşısında Türkiye’ye karşı siyasi, askeri şantaj yapma gayreti içine giriyor. Yunanistan Türkiye’ye şantaj yapacak bir ülke değildir.

- Kendilerine tavsiyemiz Avrupalılara güvenmesinler. Yarın öbür gün iş biraz daha büyürse Yunanistan da umurlarında olmaz.

- Çeşitli tweetler atıyorlar Avrupa’nın sınırlarını koruyacağız diye. Avrupa’nın nereden başladığını bile bilmiyorlar. Avrupa ve NATO’nun sınırları Türkiye’den başlıyor.

Soru-Cevap

-  (İdlib'deki saldırı gecesi Hatay valisinin açıklama yapması) Hatay valisinin açıklama yapması gayet normal. Hükümetin görevlendirdiği en üst düzey yetkili. Cenazelerin, yaralıların geldiği ilin valisi. Cumhurbaşkanlığı da açıklama yaptı. Biz de parti adına açıklamalar yaptık. O gece sayın cumhurbaşkanımızın olayın olduğu ilk anlardan sabahın ilk saatine kadar kesintisiz bir mesai sürdürmüştür. O gece insanüstü bir gayretle kriz yönetimi toplantılarını sayın cumhurbaşkanımız yönetmiştir. İlgili kurumlara sürekli talimat vermiştir. 

- (Meclis'te yapılacak kapalı İdlib oturumu)Cumhurbaşkanı adına bir bakan Meclis'te bilgi verebilir. Sayın

- (Cumhurbaşkanının 5 Mart Moskova'ya ziyareti) Sayın Putin'in de çok sayıda ziyareti oldu, cumhurbaşkanımızın da. Bu görüşme bu şekilde şekillendi. Nasıl sayın Putin'in ziyareti Türkiye'ye verilen bir taviz gibi değerlendirilemezse, sayın cumhurbaşkanının da değerlendirilemez. Türkiye siyasi çözümden yana olduğunu anlatacak.