HDP'nin Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, AKP iktidarının yeni bir karar verip uzlaşmasının ardından Ergenekon ve Balyoz'da beraat kararları verildiğini söyledi.

Dosyaları bildiğini ve çok ciddi mahkumiyetler çıkabilecek dosyalar olduğunu belirten Beştaş, "20 yıl ceza avukatlığı yaptım; bu davaları da birazcık bilirim. Böyle bir dönüş mümkün değildir. Deliller, veriler, ifadeler, somut tartışmalar bellidir. Bir anda vahiy mi geldi, ne oldu beraat ettiler, aniden terfiler edildi? Yeni bir ülkeye mi uyandık, rejim mi değişti, hukuk mu değişti? Anayasa değişmedi, Türk Ceza Kununu değişmedi; hiçbir şey olmadı. Bunların cevabını da aslında kamuoyu biliyor." dedi.

Cihan Haber Ajansı'nın (Cihan) sorularını cevaplayan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun HDP'li üyesi Meral Danış Beştaş, Ergenekon ve Balyoz davaları, çözüm süreci ve başkanlık sistemi ile ilgili açıklamalarda bulundu.

‘ KANDIRILDIK HİKAYESİNE HİÇ KİMSE İNANMAZ’

Ergenekon, Balyoz davalarında gelinen aşama ile Twitter'dan paylaştığı "Hani KCK operasyonlarını cemaat yapıyordu. Yalan olduğunu biz biliyoruz da herkes öğrensin..." şeklindeki açıklamasıyla ilgili bir soruya Beştaş, AK Parti iktidarının 2002'den beri 'Aldatıldım' tezini çok güçlü kullandığına dikkat çekti.

Bu aldatılma hikayesine kendisi başta olmak üzere kimsenin inanmadığını dile getiren Beştaş, şöyle devam etti:

"Bir siyasi parti olacaksın, 14 yıl iktidarda olacaksın, devletin bütün kurum ve kurullarında yerleşeceksin, buna yargıyı da dahil ediyorum, her şeyi dizayn edeceksin, neredeyse 'bensiz kuş uçmaz' diyeceksin; sonra geçmişte yaşanan bazı vakalar üzerinden, 'yok cemaat beni aldattı', 'yok asker beni aldattı', 'yok vesayet vardı', 'yok şu örgüt yaptı.'

“Bu olmaz, buna kimse inanmıyor. Bu konuda bir algı yönetimi yaptıkları kesin. Şu anda da yaşanan insanlığa karşı suçlar var. Bunlara, yarın ne diyecekler, biz yapmadık mı diyecekler? Bu aldatılma ve kandırıldık hikayesine hiç kimse inanmaz. Ayrıca Türkiye yurttaşları da bu kadar kandırılan bir partiye oy vermemeli."

‘KCK OPERASYONLARININ İKTİDARDAN BAĞIMSIZ OLMADIĞINI ÇOK İYİ BİLİYORUZ’

KCK operasyonlarının iktidardan bağımsız olmadığını çok iyi bildiklerini kaydeden Beştaş, "O dönem, cemaat dedikleri kesim, sonuçta ayrı değil ki; bu bir yapıydı, birlikte çalışıyorlardı. 'O yaptı, ben yapmadım' diye bir şeye ne o zaman inandık ne de bugün inanıyoruz. Sonrasında zaten bu çok net, bütün hatlarıyla ortaya çıktı. Peki şimdi; şimdi, 18 belediye başkanı tutuklu,

“Can Dündar, Erdem Gül tutuklu, DİHA muhabirleri her gün tutuklanmaya devam ediyor, diğer muhalif basına yönelik baskılar ve tutuklamalar her gün devam ediyor. Demokratik siyaset yapan kurumlara, kesimlere yönelik operasyonlar aralıksız devam ettiriliyor, hem partimize karşı hem diğer muhalif güçlere karşı.

“Peki şimdi kim yapıyor? Bütün yargıyı dizayn ettiler, Anayasa Mahkemesi'nden başlayarak alta kadar. Bu nedenle bu tezin; ben tweetimde de bunu kastettim; kim yapıyor peki? Açıklayın da biz de öğrenelim; biraz da ironi ile söylemiştim. Bizim açımızdan bunun cevabı net." diye konuştu.

‘AKP İKTİDARI UZLAŞTI VE BERAAT KARARLARI VERİLDİ’

Ergenekon, Balyoz ve vesayete ilişkin iddia ettikleri davalarda, Kürt illerinde işlenen suçların soruşturma konusu yapılmadığını belirten Beştaş, "Bu, sadece hükümete karşı olan bölümü dava konusu yapıldı ve asıl onlarca defa müebbetle ceza alabilecekleri cinayetler, faili meçhuller, köy yakmaları, insanlığa karşı suçlar, o iddianamelere dahil edilmedi.

“ Bu çok önemli bir bölüm ve kamuoyu bunu bilmiyor. O dönem, dönemin ihtiyaçlarına uygun açılan davalardı. O dönem konjönktür onu gerektiriyordu. Tiyatro da diyebiliriz, mizansen de diyebilir; ayrı bir şey. Ama benim tezim şu: O davalar açılırken iki ana gerekçe ile hareket edildi. Bir; sadece hükümete karşı fiiller soruşturuldu. Bu çok önemli bir ayrım noktasıdır. Hükümet, 'bana darbe yapılabilir' ihtimaline karşılık, o operasyonları yaptı.

“Yoksa, bu vatandaşlar, 'halka karşı suç işledi, insan öldürdü, evleri yakıp yıktı, halkı gerçekten derin güçlerle, derin devlet oluşturarak; kontrgerilla güçleri var, Jitem var, biz bununla mücadele etmeliyiz, devleti sadeleştirmeliyiz, devlet içinde örgütlenmiş yasa dışı güçleri açığa çıkarıp cezalandırmalıyız' gibi bir mantık yok. En önemli boyutu o. Musa Çitil, (Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı oldu), Cemal Temizöz 4 yıl tutuklu kaldı ve göreve iade edildi.

“ Musa Çitil, 14 cinayetten yargılandı, Şükran Aydın davasından ayrıca gözaltında tecavüz sanığı ve o ödüllendirildi. Hızlıca beraat ettirildi, Yargıtay'dan onama kararı çıkarıldı ve atandı. Bu davalar, bu arka planla açıldıktan sonra AKP iktidarı yeni bir karar verdi; yeni bir süreçti, yeni bir konjönktür, bunlarla uzlaştı aslında ve beraat kararları verildi. Bu, öyle sıradan beraat kararları değil. O dosyaları biliyoruz, çok ciddi mahkumiyetler çıkabilecek dosyalar, dediğim şeyler dahil edilmelidir tabi. Bu çok açık, benim durduğum yerden." şeklinde konuştu.

(Kaynak: CİHAN)