HDP Ankara milletvekili Sırrı Süreyya Önder, HDP’nin yasama çalışmalarına verdiği arayı sona erdirmesinin ardından Genel Kurul’da HDP adına yapılan ilk konuşmada, önce HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, tutulduğu Edirne Cezaevi'nden faks yoluyla gönderdiği, TBMM Başkanlığına yönelik soruları okudu ve ardından şunları belirtti:
 
“Eş Genel Başkanımız Sayın Selahattin Demirtaş Edirne zindanından, rehin alındığı koşullardan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bir soru göndermiş, önce bunu sizlerle paylaşacağım:
 
‘Bir: Başkanlığını yaptığınız Türkiye Büyük Millet Meclisinin 10 milletvekilinin herhangi bir Meclis kararı olmaksızın tutuklanmış olmaları hususunda herhangi bir girişimde bulunmayı düşünüyor musunuz?
 
İki: 10 milletvekilinin hâlen F tipi hücrelerde tek başına tecride tabi tutuluyor olmaları hakkında herhangi bir girişiminiz olacak mı?
 
Üç: Milletvekillerinin hâlihazırda dokunulmazlıkları devam ediyor olmasına rağmen, bu soru önergesi dâhil bütün yazışmalarının denetime tabi tutulmasını Meclis İçtüzüğü ve Anayasa’ya uygun görüyor musunuz?
 
Dört: Meclisin saygınlığına bir saldırı olarak değerlendirilebilecek bu uygulamaların HDP’li vekillere yapılıyor olması karşısında sessiz kalmanın parlamenter demokratik siyaseti ve Parlamentomuzu hiçleştirdiğini düşünüyor musunuz?
 
Beş: Bizimle ilgili daha yargılamalar bile başlamadan kesin hüküm beyan ederek yargıyı tesir altına almaya çalışan Hükûmet sözcüleri, Başbakan ve Cumhurbaşkanı beyanlarına karşı Meclis Başkanı olarak Parlamento üyelerinin adil yargılanma hakkını koruyacak tedbirler almayı düşünüyor musunuz?
 
Altı: Başkanlığını yaptığınız Parlamentonun 10 üyesinin cezaevinde hangi koşullarda tutulduğunu ve ne tür uygulamalarla karşılaştıklarını yerinde incelemeyi düşünüyor musunuz?
 
22/11/2016, Selahattin Demirtaş, İstanbul Milletvekili.’
 
Yasama faaliyetlerine bir şekilde devam ediliyor. Dolayısıyla bundan sonra kürsüye çıkan bütün arkadaşlarımız bugün zindanda rehin olarak tutulan yoldaşlarımızın mesajlarını, konuşmalarını bu kürsüden her gün sizlerle ve kamuoyuyla paylaşacağız.
 
“ARKADAŞLARIMIZ CEZAEVLERİNE SIĞMAYACAK BÜYÜKLÜKTE”
 
Ahmet Türk, Gültan Kışanak, Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, İdris Baluken ve diğer bütün milletvekili arkadaşlarımız o cezaevlerine sığmayacak kadar büyüktürler. 
 
Bakın, siz Ahmet Türk’ün şahsına değil; bir halkın onuruna, izzetine, ortak yaşam umuduna ve gelecek umuduna büyük bir sabotaj yaptınız. Yoksa, bizim bütün yoldaşlarımız, arkadaşlarımız o cezaevine sığmayacak, o zindanlarla zapt edilmeyecek kadar büyük bir onurun ve kavganın içerisinden geliyorlar. 
 
Bunlardan murat ettiğiniz her ne ise bunların sadece birisi olacak, diğer hiçbir şey olmayacak. Bizi yıldırmayı murat ediyorsanız avucunuzu yalayacaksınız. Bizi bezdirmeyi, bizi sindirmeyi, bizi teslim almayı hedefliyorsanız rüyanızda göreceksiniz. Ama barışı ve ortak yaşamı torpillemeyi, dinamitlemeyi hedefliyorsanız tebrik ederiz, başarmak üzeresiniz. Ha gayret, biraz daha uğraşırsanız, artık bir halk, bu ülkenin içerisinde kendisi için hiçbir gelecek tasavvuru içinde olmayacak.”