HDP Ankara Milletvekili Adayı ve İmralı Heyeti Sözcüsü Sırrı Süreyya Önder, sabah saatlerinde HDP Genel Merkezi'ne yönelik kimliği belirsiz kişiler tarafından yapılan silahları saldırıya ilişkin parti binası önünde açıklama yaptı. Önder, HDP Genel Merkezi'ne yapılan saldırının, Ağrı ile başlayan provokasyonlar dizisinin bir devamı olduğunu belirterek, "HDP'nin yarattığı bu olumlu, demokratik rüzgarı, heyecanı gölgelemek isteyenler, onu kriminalize ederek engellemeye çalışan bir takım odaklar bu tarz saldırıları denemeye kararlı gözüküyorlar" dedi.

'TEHDİT BİZİM RUTİNİMİZ'

Partiye ve çalışanlarına yönelik tehdit mesajları alıp-almadıkları üzerine bir soruyu da cevaplandıran Önder, "Bu tür dönemlerde bu saldırılar çoğalır. Tehditler bizim rutinimiz olmuştur" dedi. Saldırının yapıldığı saatte, parti binasında sadece gece görevlilerinin olduğunu belirten Önder, "Muhtemelen rahat uzaklaşabilmek için bu saati seçtiler çünkü burası günün her saatinde trafiğin yoğun olduğu bir yer" diye konuştu.

'HERKES AĞZINDAN ÇIKANI TARTMALI'

Ağrı'da yaşanan provokasyonda Genelkurmay'ın açıklamalarına dikkat çeken Önder, "Niye HDP'ye böyle bir yönelim var? Bu ülkenin en yetkili ağzını sayın Başbakan'ı, bu ülkenin Genelkurmayı anında yalanlıyorsa eğer, bu ülkenin Başbakanı gelişen bir olayı tenkit etmeden hüküm veriyorsa bunlar üzerinde ciddi ciddi düşünülmesi gerekir. Herkesin ağzından çıkanı kırk kantarda tartması gereken günlerden geçiyoruz. Asıl olan bunu yapmaya çalışanlar seçime hep bir şiddet sarmalı ile birlikte yürütmeye çalışan insanlardır. HDP'nin yükselişinden rahatsız olan odaklardır" dedi.

'PROVOKASYONLAR TEL TEL DÖKÜLÜYOR'

Önder, Ağrı'da olduğu gibi HDP'ye yönelik provokasyonların tel tel döküldüğünü vurgulayarak, "Sanırım hepiniz farkındasınız, halkımız da farkındaki bu provokasyon tel tel dökülmesi bir saati bulmuyor. Eskiden böyle değildi. Sosyal medyanın yaygınlaşmadığı tek kaynak bilgilendirmenin yaygın olduğu zamanlarda egemenler istedikleri yalanlara insanları inandırıyorlardı" diye konuştu.

'BU PROVOKASYONLARDAN SONUÇ ALAMAYACAKLAR'

Önder, devletin kendi içindeki kurumlarının da birbirlerini tekzip etme yarışında olduğuna dikkat çekti. Yapılanların insanlık suçu olduğu ve sonuçlarının büyük maliyetler doğuracağından ötürü devletin içinde farklı açıklamalar yapıldığını belirten Önder, "Bu sorumlular hesap vereceklerdir. Herkese sesleniyorum. Bütün hesaplarını gözden geçirsinler. Demokratik siyasette ve barışta sonuna kadar ısrarlıyız. Pratiğimizle, aday seçimimizle, programımızla, siyasetimizle bunu çok canlı olarak gösterdik herkese. Bu ısrarımızdan da provokasyon ne olursa olsun vazgeçmeyeceğiz. Onun için bu çabalarından sonuç alamayacaklarını bilmeliler" ifadelerini kullandı.

'HÜKÜMET YA DA DEVLETTEN ARAYAN OLMADI'

Önder, emniyetin saldırıya olan tutumuna da tepki göstererek, "Arkadaşlar saat 04.00'de bu hadise oldu, olay yeri inceleme ekibi saat 10.00'da geldi. Semt karakolundan görevliler geliyorlar. Şu ana kadar hükümetten ya da devletten, beni ya da arkadaşlarımızı arayan olmadı" dedi.

'DEVLET İŞİN İÇİNDE YOKSA HİÇBİR ŞEY OLMAZ'

Önder, HDP Genel Merkezi ve çalışanlarının şu andakinden daha farklı bir güvenlik önlemi almayacağının altını çizerek, şöyle konuştu:

"Arkadaşlar bir laf vardır 'Hırsıza beyler de borçludur' diye. Birisi sana saldırmayı göze almışsa, bütün burayı biz halkla aramıza şahsi güvenliğimiz için güvenlik koridorları öremeyiz. Kimse bizden bunu da beklemesin. Çünkü bu şahsi bir iş değil. Yakın dönem, orta dönem siyasi tarihi bu tür yüzlerce provokasyonla bezelidir. Devlet işin içinde yoksa hiçbir şey olmaz. Öğrendiğimiz en temel hayat dersi budur bizim. Bizden buraya polis zincirleri, koruma zincirleri kuralım ve halk ile irtibatımız kesilsin istiyorlar. Bunu bizden göremeyecekler. Bir soyka canımız var barış için kırk kere kurban olsun. Buradaki herkes kendinden geçmiş insanlar. Kendimizi düşünsek, canımızı düşünsek bu programın bu kadar ısrarlı fedaisi olmazdık." (DİHA)