Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık, Kobani eylemleri nedeniyle ülke genelinde meydana gelen şiddet olaylarını değerlendirirken, "Hiç tasvip etmediğimiz bayrağa, büstlere, esnafa saldırıyı asla Kürt halkı tasvip etmedi, etmeyecektir" dedi.

Sırrı Sakık, HDP ve DBP'lilerle birlikte Ağrı'da Eski Van Caddesinden Cumhuriyet Caddesine kadar yürüdü. Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık, çok önemli bir süreçten geçildiğini söyledi.

Olaylara değinerek, egemenlerin geçmişten bugüne kadar aynı politikalarını hep uyguladığını belirten Sakık, "Oysaki biz bu ülkede hep barış sevenler sesimiz çıktığı kadar bağırdık. Kobani'de bu halka karşı zulüm politikaları uygulanırsa, eğer bir halk orada bir katliam ile karşı karşıya kalırsa burada bulunanın adı Kürt, Türk, Türkmen kim ki bu topraklarda yaşıyorsa bu katliama seyirci kalamaz ve kalmamalıdır" dedi.

Ülkenin yanıbaşında bir halkın katledildiğini, bu nedenle barışseverlerin alana indiğini ifade eden Sakık, şöyle devam etti:

"Biz alanlara çıktık sesimizi yükseltirken yine bilinmeyen bir el sokakları tetikledi. Sokakları cehenneme çevirdi. Oysaki biz bir mağdur halkın evlatlarıyız. Mağdur olan insanlar kimseyi asla mağdur etmemelidir. Bizim dışımızda tasvip etmediğimiz olaylar gelişti. Bundan sonra bütün halkımızı daha çok bu alanlarda seslerini yükseltmeye davet ediyoruz. Bu komplo teorileri ile içimize sızan insanlara karşıda çok dikkatli olacağız. Hiç tasvip etmediğimiz bayrağa saldırı, büstlere saldırı, esnafa saldırıyı asla Kürt halkı dünde de bugünde tasvip etmedi, etmeyecektir. Mağdurlar birleşerek zalimlere karşı bir set oluşturmalıdır." 

Türkler hangi kimlikleri ile yaşıyor ise Kürtlerin de aynı kimlik ve aynı hukukla yaşamasını istediklerini belirten Sakık, "Biz diyoruz ki şiddetten bir hayat çıkmaz. Şiddetten kan ve gözyaşı çıkar. Şiddetten evet işte 35 insan daha yaşamını yitirdi. O faşist çetelerin nasıl 12 Eylül öncesinde toprağa gömdükleri palalarını, satırlarını, silahlarını yeniden toprağın altından çıkararak mazlum halka saldırdıklarını gördük. Biz bunları tanıyoruz. Ağa babalarını tanıyoruz. Bunların hepsi bugün kravatlıdırlar ama geçmişte devletin arşivinde, devletin emanetinde bulunan silahlarda hepsinin parmağı ve parmak izleri vardır" diye konuştu.