İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın dolaylı olarak Sedat Peker'in iddialarıyla ilgili başlattığı soruşturmanın Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu ile eski Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ali Taşkesenlioğlu'na ulaşıp ulaşmayacağı soru işaretlerine neden oldu.

Savcılık kaynakları, kendisinden rüşvet istendiğini açıklayan iş insanı Mine Tozlu Sineren'in vereceği ifadelerin soruşturmanın seyrini belirleyeceğini ifade ediyor.

Soruşturmanın kilit noktası ise Peker'in paylaştığı, Serkan Taranoğlu'nun Sineren'den 200 bin TL istediği cep telefonu yazışmasının savcılık makamına sunulup sunulamayacağı.

DW Türkçe'den Alican Uludağ’ın haberine göre, Sineren bu yazışmaların eski telefonundan silindiğini söylüyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yaklaşık 1,5 yıldır çeşitli iddialarda bulunan organize suç örgütü davasının firari sanığı Sedat Peker'in SPK özelinde ortaya attığı son "rüşvet" iddialarına ilişkin dün soruşturma başlattığını duyurmuştu.

Böylece ilk kez yargı, Peker'in iddialarıyla ilgili harekete geçmiş oldu. Ancak Başsavcılık açıklamasında Peker'in adını anmadı, soruşturmaya dayanak olarak SPK'nın suç duyurusu ve iş insanı Mine Tozlu Sineren'in Halk TV'deki iddialarını gerekçe gösterdi. Savcılık, soruşturmanın ilk adımı olarak Mine Tozlu Sirenen'in ifadeye çağırdı.

Bundan sonra soruşturma nasıl ilerleyecek?

Alınan bilgiye göre Sineren, henüz ne müşteki ne de şüpheli. Mine Tozlu "ihbar eden" sıfatıyla dinlenecek ve vereceği ifadeye göre soruşturmadaki konumu netleşecek.

Tozlu'nun vereceği delillere göre de soruşturma genişletilecek. Bu aşamada en kritik soru, soruşturmanın diğer şüphelilerinin kim olacağında kilitlendi.

DW Türkçe'nin konuştuğu kaynaklar, Mine Tozlu Sirenen'den şirketinin sermaye artırımı sorunun çözülmesi için rüşvet istedikleri öne sürülen eski SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu ve Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu şu aşamada şüpheli olmadıklarını bildirdi. Kaynaklar, bu noktada Mine Tozlu'nun ifadesinin ve sunacağı delillerin soruşturmanın yönünü belirleyeceğine işaret etti.

Rüşvet yazışmaları silindi mi?

Sineren ise savcılığın çağırması halinde elindeki bütün bilgi ve belgeleri savcılığa vereceğini söyledi.

Sineren, "Peker'in paylaştığı ve Serkan Taranoğlu'nun 200 bin TL rüşvet istediği yazışmaları da savcılığa verip vermeyeceği" sorusuna ise "bu yazışmaların eski telefonunda olduğunu ve bunların silindiği" yanıtını verdi. Ancak Sineren, Peker'in Twitter'daki "Deli Çavuş" adlı hesabından paylaştığı yazışmaları savcılığın delil olarak alabileceğini kaydetti.

HUKUKÇU ATİLLA KART: DELİLLER KARARTILMADAN ÖNLEM ALINMALI

Hukukçular ise soruşturmanın şekli yapılmamasını belirterek olayın tüm yönleriyle açığa çıkarılması çağrısında bulundu.

Hukukçu Atilla Kart, savcılığın maddi gerçeği açığa çıkarması gerektiğini belirterek "Buna yönelik ne yapmak gerekir? Cumhurbaşkanı danışmanlarından başlamak gerekir. Yerine göre usulü tedbirler almak lazım. Yani yakalama, gözaltı dâhil olmak üzere delillerin karartılmasını önleyecek usulü tedbirlerin alınması gerekiyor. Ama buna yönelik bir tablonun olmadığını çok iyi biliyoruz, olmayacağını biliyoruz. Çünkü savcılık, şekli bir soruşturma yürütecek" değerlendirmesini yaptı.

"ZEHRA TAŞKESENLİOĞLU'NUN DOKUNULMAZLIĞI KALDIRILMALI"

AKP Erzurum milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu'nun dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyen Kart, etkili ve yasal bir soruşturma için Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu ve Zehra Taşkesenlioğlu'nun dosyaya dâhil edilmesi gerektiğini kaydetti.

Kart, "Bunun yanında olayın tüm bağlantılarının, hukuki ve siyasi ayağının araştırılması gerekir" ifadesini kullandı.

Soruşturmanın bir diğer ayağında Mine Tozlu Sineren'in suçladığı Ali Fuat Taşkesenlioğlu'nun bir dönem yönettiği Sermaye Piyasası Kurulu'nun olup olmayacağı ise bilinmiyor. Atilla Kart, SPK'nın son 5 yıllık faaliyetlerinin incelenmesi gerektiğini vurguladı.

Borsada 2,5 milyon küçük yatırımcının tasarruflarının istismar edildiği bir süreç olduğunu belirten Kart, "Bunları kapsayacak şekilde bir soruşturmanın olması gerekir. Söz gelişi Sayın Cumhurbaşkanı, gerçekten bu soruşturmanın yapılması noktasında, gerçeğin ortaya çıkması konusunda bir görev ve sorumluluk üstleniyorsa Devlet Denetleme Kurulu'nu devreye sokmalıdır" çağrısında bulundu.

Öte yandan Kart, yalnızca SPK konusunun değil, Sedat Peker'in bugüne kadar ortaya attığı tüm iddiaların soruşturulması gerektiğinin de altını çizdi.