Televizyon tarihinin en sevilen dizilerinden biri olan ve üç sezonun ardından final yapan Behzat Ç, ilk filmi Behzat Ç. Seni Kalbime Gömdüm’ün ardından ikinci filmiyle izleyicisi karşısına çıktı.
Yönetmenliğini Serdar Akar'ın yaptığı, senaryosunu Emrah Serbes ve Ercan Mehmet Erdem'in yazdığı filmde, dizideki eski kadronun yanı sıra yeni oyuncular da var. Erdal Beşikçioğlu'na başrolde Sanem Çelik eşlik ediyor. Filmde ayrıca Fatih Artman, İnanç Konukçu, Berkan Şal, Nejat İşler, Aslı Tandoğan ve Seda Bakan rol alıyor.
Farklı konusu ve oyuncularıyla dikkat çeken Behzat Ç Ankara Yanıyor’un konusu şöyle:
Behzat Ç.’nin gidişinin ardından büroya yeni bir başkomiser atanır. Himmet adlı komiser büyük bir cinayeti lehine çevirir ve İçişleri Bakanı’nın suikasti nedeniyle ekibini terörle mücadele komisyonunuyla çalışmaya yönlendirir. Bu sırada cinayet masasının üzerinde çalıştığı iki dava vardır, ancak Himmet ekibinin bu cinayetler yerine Bakan’ın davasına odaklanmasını emreder.
Tahsin ise önceliğini bu cinayetlerden yana kullanır ve Behzat Ç.’yi geçici göreve çağırmaya karar verir. Ne var ki Behzat Ç.’nin göreve geri dönme konusunda tereddütleri vardır.
TERÖRLE MÜCADELE ŞUBESİ TERÖR ESTİRİYOR
Filmde Terörle Mücadele Şubesi'nin (TEM) estirdiği terör sıkça yer buluyor; şafak vakti evlerin içerisine gaz bombası atılarak yapılan ev baskınları, yargısız infazlar, haksız ve hukuksuz yere insanların gözaltına alınması...
Filmde, yargı sistemine de ciddi eleştiriler söz konusu. İçişleri Bakanı'nın aydılatamadığı suikast, derin devletin "Katil bulacaksınız bana" talimatıyla karşılık buluyor ve hemen bir "katil" bulunarak, cezaevine konuluyor.
'KIBRIS, NE ARKA BAHÇE NE DE YAVRU VATAN; ÜLKE BURASI'
Senaryosu Haziran ayaklanmasından önce yazılmış olmasına rağmen, Gezi direnişinde yaşananların neredeyse tamamı filme yansımış. Sokaklarda demokratik gösterilere yapılan saldırılar, gaz bombası başına isabet ederek yaşamını yitirenler... sıkça yer alıyor.
Kıbrıs'ta da çekilen filmde Kıbrıs meselesine de gönderme yapılıyor. Ercüment ile karşılaşmalarında Behzat Ç., "Burası sizin ne arka bahçeniz, ne de yavru vatan. Ülke burası ülke" diyor. (Vatan, ETHA)
