Sinema, Reklam, Dizi ve TV Programı Çalışanları Sendikası (Sinema-TV Sendikası) Başkanı Tuba Ataç, tehlikeli sınıf grubunda yer alan sinema ve dizi çalışanlarının, koronavirüs salgınından sonra nasıl bir riskle karşı karşıya olduklarını ve buna karşı başlattıkları kampanyayı anlattı. Tüm dünyayı etkisi altına alan ve Türkiye’de vaka sayısı günden güne artan koronavirüs nedeniyle risk altındaki sektörlerden biri de sinema, dizi ve reklam sektörü. Binlerce çalışanın bulunduğu, aynı ortamda yüzlerce kişinin çalıştığı bu sektörde risk daha da büyük. Dokunmadan çalışmanın bile mümkün olmadığı makyaj ve kostüm ekipleri gibi temasın en yüksek olduğu setlerde virüsün yayılma tehlikesi aynı zamanda çalışanların ailelerini de çevresini de tehdit ediyor. Sinema ve Televizyon Sendikası’nın başını çektiği ve sektörün diğer örgütlerinin dahil olduğu bir ekip geçtiğimiz günlerde bir araya geldi. Oyunculardan set emekçilerine kadar setlerde çalışan herkesin koronavirüs nedeniyle daha fazla risk altında çalışmasına dur demek için “#SetleriDurdurun” hashtegiyle sosyal medyada bir çalışma başlattı. Kampanya sürede çok etkileşim aldı. TRT, dizilere bir süre ara verilmesinin kararlaştırıldığını belirtti. Sinema ve Televizyon Sendikası Genel Başkanı Tuba Ataç, Artı Gerçek’ten Rıfat Doğan’ın sorularını yanıtladı. KAMPANYADAN SONRA SİNEMA SETLERİ, 40 DİZİ SETİNDEN DE 36’SI DURDURULDU -Türkiye’yi etkisi altına almaya başlayan koronavirüs nedeniyle diğer sektörlerde iş durma noktasına gelse de sinema-dizi sektörü çekimlere devam ediyor. Nedir son durum setlerde? Şu an için bütün reklam setleri, sinema setleri durmuş durumda, öte yandan 40 dizi setinde 36’sı durduruldu, kalan 4 tane için çalışmalarımız devam ediyor. -Sendikanız ve sektörün diğer örgütleri tarafından sosyal medyada “#SetleriDurdurun” hashtegiyle bir çalışma başlatıldı. Etkili oldu mu? Şimdiye kadar kaç dizi ve sinema setine ara verildi? Çok etkili oldu. Çok hızlı ilerledik ve hayal bile edemeyeceğimiz bir birlikteliğe imza attık. Yapımcılardan senaristlere, Kamera Asistanları Derneği’nden sanat yönetmenlerine kadar 20’nin üzerinde bileşen bir araya geldi. #SetleriDurdurun çağrısından sonra yukarıda da söylediğim gibi 36 dizi seti, 60’ın üzerinde reklam seti ve 12 sinema filmi durduruldu. Yaklaşık 4 bin 500 set çalışanına 700 oyuncuya ve bin 600 yardımcı oyuncuya olası virüs bulaştırma ihtimalinin önüne geçtik. ‘BÜTÜN SETLERİ DURDURMAK İÇİN KANALLARLA GÖRÜŞMEMİZ DEVAM EDİYOR’ -Bu salgın riskinin bir süre daha artarak devam edeceği belirtiliyor. Ancak öte yanda bazı yapımcıların baskısıyla çekimleri devam eden dizi ve filmler var. Tümüyle durdurmak için ayrıca bir çalışmanız olacak mı? Radyo Televizyon Üst Kurumu (RTÜK) ve diğer kanallarla bu konuda konuştunuz mu? Kanallarla görüşmelerimiz devam ediyor. RTÜK ile bir görüşmemiz olmadı. Buradan tekrar çağrılarımıza rağmen sözleşmeleri gerekçe göstererek çalışmaya devam eden kanallara, yapım şirketlerine ve maddi kaygıları nedeniyle çalışmaya devam eden herkese tekrar sesleniyoruz #SetleriDurdurun. ‘ÇALIŞANLARIN HAK KAYBINA UĞRAMAMASI İÇİN TALEP METNMİZİ HAYATA GEÇİRECEĞİZ’ -Ara veren setler/yapımlar olduğunu belirttiniz. Bu verilen ara aynı zamanda bir ücret kaybına da ya da bir hak kaybına neden oluyor mu? Yapımcılarla bu konuda bir görüşmeniz oldu mu? Tabi ki oluyor. Bunun için gece gündüz çalışma halindeyiz en efektif çözümü bulmaya çalışıyoruz. Çoğumuz serbest çalışıyoruz o yüzden de aslında muhatabımız yapımcılardan çok ilgili bakanlıklar. Bir talep metni hazırladık, hedefimiz en kısa zamanda bunu hayata geçirmek. Talep metninin öncelikli konusu mağdur olan arkadaşlarımızın asgari giderlerini karşılamak adına bir fon sağlanması yönünde. ‘BÖYLE BİR KRİZDE İLK DURDURULMASI GEREKEN SINIFTA OLAN BİR SEKTÖRÜZ’ -Setlerin bulunduğu ortamlar set çalışanlarını emekçilerini de düşündüğümüzde aslında kalabalık ortamlar. Bu anlamıyla virüsün yayılması için de uygun bir zemin. Çalıştığınız koşulları ve olası riskleri bize kısaca anlatır mısınız? Bizler virüs öncesinde bile tehlikeli sınıf çalışanlarıydık. Sektör dinamizmimiz diğer sektörlerden çok farklı. Sabit bir çalışma alanımız yok ve herkesin birbiriyle devamlı temas halinde olması zorunlu. Bir makyözün bir kostüm tasarımcısının dokunmadan işini yapabilmesini düşünebiliyor musunuz? Ya da bir oyuncunun dokunmadan bir sahne çekebileceğini? Setler oyuncu ve yardımcı oyuncuları saymadığımız halde bile minimum 100 kişinin çalıştığı alanlardır, bu sayı bazen 300 bazen 400 rakamlarını bulabiliyor, o yüzden bizler böyle bir krizde ilk durdurulması gereken sınıfta olan bir sektörüz. ‘BİR ARKADAŞIMIZA VİRÜS BULAŞTI, ONUNLA İLGİLENİYORUZ’ Setlerde rahatsızlanan, çalışamayanlar oldu mu bu nedenle size ulaşan bir şikayet oldu mu? Şu an takibimizde olan ve virüs bulaşmış bir arkadaşımız var, kendisiyle yakından ilgileniyoruz. Hem kendisi için hem de çevresi için tüm önlemlerin alınmasını sağlıyoruz. SİNEMA TELEVİZYON SENDİKASI NEDİR? Sinema, Reklam, Dizi ve TV Programı Çalışanları Sendikası, sitesinde kendisini şu sözlerle tanımlıyor: Sinema, Reklam, Dizi ve TV Programı Çalışanları Sendikası, sinema, dizi, reklam, TV programcılığı, klip, belgesel, vb. yapımlarda, yapım öncesi ve sonrası sektörde çalışan tüm kamera arkası işçilerinin ortak sendikasıdır ve hiçbir ayrım gözetmeksizin sektördeki tüm işçilerin ve departmanların hak ve taleplerini dile getirmeyi ve savunmayı esas alır. Sendikamız demokrasi temelinde tüm kamera arkası işçilerinin eşitliğine, eşit temsiliyet ve söz hakkına inanır ve sosyal, politik, ekonomik, cinsiyet temelli tüm baskı ve ayrımcılığın karşısında durur.