CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Osman Kavala’nın “derhal serbest bırakılması” için çağrıda bulunan 10 büyükelçinin 'istenmeyen kişi' ilan edilmesi yönündeki talimatını eleştirdi.

“İnsan hakları konusu hiçbir ülkenin kendi iç meselesi değildir” ifadelerini kullanan Tanrıkulu’nun MST TV üzerinden yaptığı değerlendirmesinden öne çıkan başlıklar şöyle: 

'İNSAN HAKLARI İHLAL EDİLİYORSA, BAŞKA ÜLKELER SÖZ SÖYLEYEBİLİR'

"Osman Kavala ile ilgili olarak 10 büyükelçi açıklama yaptılar. Dediler ki, Türkiye uluslararası hükümlülüklerine uysun ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararı uygulansın, meali buydu. Ondan sonra da kıyamet koptu. Bana kalsa bu açıklama yapılsın mı yapılmasın mı tartışmasına çok girmek istemem ama yapılmış. Siz eğer bir devletseniz ve devlet olarak bir uluslararası sözleşmeye imza atmışsanız, o uluslararası sözleşmenin yükümlülüklerini yerine getirmek durumundasınız. Ya imza atmayacaksınız ya da imza atarsanız eğer, ona uygun davranacaksınız. Meselenin özü budur ve yine biliyoruz ki, uluslararası kurallara göre, insan hakları konuları hiçbir ülkenin kendi iç işi değildir. Dolayısıyla o, bütün ülkeler bakımından egemenlik alanı olarak kabul edilemez ve müdahaleye açık alanlardır, bunun bilinmesi lazım. Dolayısıyla Türkiye de Almanya'daki bir insan hakları ihlaline, Amerika'daki bir insan hakları ihlallerine çok rahatlıkla tepki gösterebilir nitekim zaman zaman da gösteriyor. Bu büyükelçiler düzeyinde oluyor mu olmuyor mu ayrı bir tartışma ama insan hakları konusu hiçbir ülkenin kendi iç meselesi değildir ve kendi egemenlik alanında insan hakları ihlalleri yapılıyorsa eğer, buna başka ülkeler söz söyleyebilir.

'ERDOĞAN’IN HÜKÜM KURDUĞU KİMSE TAHLİYE OLAMAZ'

Nedir Osman Kavala meselesi? Ya nasıl siz cezaevinde bulunan bir yurttaşa, halen yargılanan bir yurttaşa Soros artığı dersiniz, Soros artığı diyerek onu mahkum edersiniz, bıraktırmaya çalışıyorlar dersiniz? O zaman bırakmayan da sizsiniz! Ben hep söylüyorum bakın Sayın Erdoğan'ın Anayasa'da yazılı unvanları var: Başkomutan, Anayasada yazılı! Kendi partisinin genel başkanı, Anayasada tanımlanmış! Cumhurbaşkanı seçilmiş. Eyvallah. Ama bir de yazılı olmayan unvanı var, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başsavcısı, baş iddiacısı ve baş hakimi. Onun hüküm kurduğu kimse tahliye olamaz, mümkün değil!”