Mehmet Göcekli / Demokrat Haber

Batman’ın Kozluk İlçesi Gümüşörgü Jandarma Karakolu’nda askerlik yapan Ermeni Er Sevag Şahin Balıkçı Paskalya Bayramı’nın kutlandığı bir dönemde ve aynı zamanda Ermeni Soykırımı’nı anma gününe denk gelen 24 Nisan 2011 günü er Kıvanç Ağaoğlu’nun tüfeğinden çıkan kurşun ile ölmüştü.

Balıkçı’nın ölümüne ilişkin davada sanık Kıvanç Ağaoğlu, birlikte görev yaptığı Er Sevag Şahin Balıkçı'yı "taksirle öldürmek suretiyle, silahında dikkatsizlik sonucu bir kişinin ölümüne sebebiyet vermek" suçunu işlediği gerekçesiyle 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.

Davada görgü tanığı Halil Ekşi’nin baskı ile ifadesini değiştirdiği, ayrıca Ağaoğlu'nun annesi ve ablasının üzerine kayıtlı telefonlardan en az 10 kez arandığı ortaya çıkmıştı. Yalancı tanıklık nedeniyle bu konuda suç duyurusunda bulunmuştu.

16 Aralık günü Aydın 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde Halil Ekşi’nin yalancı tanıklık yapması ile ilgili duruşma görüldü.

Duruşmaya şikayetçi Garabet Balıkçı ile Avukatı İsmail Cem Halavurt ve sanık Halil Ekşi ile vekili Avukat Hakan Sarıbaş katıldı.

“İFADEMİ DEĞİŞTİRMEMİ İSTEDİ”

Sanık Halil Ekşi samimi itiraflarda bulunarak şöyle dedi:

“Askerden geldikten sonra Bülent Kaya denilen şahıs beni telefon ile devamlı arıyordu. İfademi değiştirmemi istiyordu. Her gün o kadar çok arıyordu ki bıkmıştım. Telefonumu abime vermiştim. Daha sonra bu şahıs Aydın’a geldi, benimle yüz yüze görüşmeye başladı. Birkaç yerde beraber oturduk. Telefonla bir kişi ile konuşup ifademin düzeltilmesi gereken taraflarını ifademin bulunduğu kağıttan çiziyordu. Ben kabul etmedim. Pastanede bir işe girmiştim. Oraya da gelip gitmeye başladı. Ben de sonunda işimden olacağımı düşündüğümden dayanamadım, onun elinde bulunan ifademin çıkarılması gereken yerlerini çıkardık, yeniden düzenledik. Bu şekilde bu şahıs alıp gitti. Temize çekerek ifademi getirdi. Ben de bu ifademin altına imza attım, savcılık ön büroya verdim. Daha sonra Aydın 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde ifade verdim. Benim askerlikte verdiğim ifadede tehlikeli yerler varmış, onlara yaramıyormuş, o ifademi değiştirmemi istedi.”

Haili Ekşi avukatının talebi ile sorulan soruyu da şöyle yanıtladı: “Ben Diyarbakır’da da ifade verdim. Giderken de abimle gittim çünkü korkuyordum. Telefonda da yanıma geldiğinde de çok ısrar etmesi nedeniyle başıma bir iş gelir diye çekindiğim oldu”.

Avukat İsmail Cem Halavurt ise sanık hakkında şikayetimiz devam ediyor, ancak bu aşamada sanık Halil'in de mağdur olduğunu düşünüyoruz. İşi yönlendiren Bülent Kaya ve Kıvanç Ağaoğlu'nun ailesidir. Asıl yönlendiren ve azmettirenler Kıvanç Ağaoğlu’nun annesi, ablası ve dayısıdır. Bunlar hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz” dedi.

Mahkeme, Halavurt’un da suç duyurusunda bulunabileceğini nazara alarak bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verip duruşmayı 19 Şubat 2014 gününe ertelendi.

Dava sonrası Sevag Şahin Balıkçı'nın annesi Ani Balıkçı Facebook hesabından dün şöyle yazdı:

“Dava görüldü, oğlumun canını alan kişi, annesi ve ablası görgü şahidine baskı yaptıkları için yargılanacaklar... Canım oğlum seni bir saniyede toprağa sokarak kokuna hasret bırakan kişilerin peşinde hala 3 yıldır, kaza mı kasıt var mı diye mücadele vererek adalet aramaktayız...”

“BEN ARACI OLDUM”

Bu arada Haili Ekşi’nin ifadesini değiştirten diğer sanık Bülent Kaya’nın Bakırköy 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 11 Aralık'ta talimatla alınan ifadesi de dosyaya kondu.

Halen Başakşehir PTT’de müdür olarak görev yapan Bülent Kaya da ifadesinde Kıvan Ağaoğlu ailesini işaret etti:

“Olay tarihinde Aydın PTT başmüdürlüğünde müdür olarak görev yapmakta idim. Elazığ ilinden akrabalarımdan telefon geldi. Halil Ekşi isimli kişinin mutlaka ifade vermesini kendisine söylememi söylediler. Ben de kendisini buldum, ifade vermesini söyledim. Kendisine herhangi bir şekilde tehdit veya baskıda bulunmadım. Halil Ekşi terhis olduktan sonra Aydın ilinde oturduğundan akrabalarım bana bu kişiye ulaşmam konusunda telefon ettiler. Ben de aracı oldum.”

“KIVANÇ SİLAHI SEVAG’A DOĞRULTTU”

Jandarma Er Halil Ekşi ilk ifadesinde, “Kıvanç Ağaoğlu ve Sevag Şahin Balıkçı 1-2 metre mesafede çalışıyorlardı. Yaklaşık yarım saat neşeli bir ortamda çalıştıktan ve şakalaşmalardan sonra Kıvanç bir anda silahı omzundan indirerek tam dolduruşa aldı. Emniyeti açıp açmadığını görmedim. Kıvanç silahı Sevag’a doğrulttu ve doğrultmasıyla silahın ateş alması neredeyse aynı anda oldu. Bir tartışma ya da kavga olmadı. Hatta onlar kardeş gibilerdi” demişti.

Halil Ekşi’nin silahı “omzundan indirerek tam dolduruşa aldı” sözleri olayda kasıt olduğu iddiasını güçlendiriyordu. Ancak Halil Ekşi ifadesini değiştirerek silahın nasıl ateş aldığını görmediğini söylemişti.