Şeker fabrikalarının satışları gündeme geldi.

Türkiye'nin şu anda 31 şeker fabrikası var ve bunların 25 tanesi kamuya ait. Kamuya ait olan 25 fabrikanın 14’ü satılacak. Satışa çıkarılan şeker fabrikaları, kâr oranı en yüksek olan fabrikalar ki kalanlar büyük ihtimalle, zarar ettikleri gerekçesiyle kapatılacaklar! (1)

Satış listesinde yer alan Ilgın şeker fabrikası, geçen yıl 33 milyon lira kâr etmiş! Buna rağmen neredeyse 14 şeker fabrikasının yaklaşık satış değeri 50-60 milyon lira! (2)

Bor, Çorum, Kırşehir ve Yozgat Şeker fabrikaları 3 Nisan’da, Erzincan, Erzurum, Ilgın, Kastamonu ve Turhal fabrikaları 11 Nisan’da, Afyon, Alpullu, Burdur, Elbistan ve Muş fabrikaları ise 18 Nisan’da satılacak. Böylece devlet şeker üretiminden tamamen çıkmış olacak.

Satışların gündemleşmesiyle birlikte, şeker pancarı üreticilerinin geleceği, nişasta bazlı şekerin (NBŞ) zararları, Alkol Piyasası Denetleme Kurumu TAPDK ve Şeker Kurumunun 696 sayılı kanun hükmünde kararnameyle (KHK) kapatılmasının nedenleri, toplum sağlığının NBŞ üreticilerinin insafına bırakılması gibi konular da gündemleşerek tartışılmaya başladı.

Bilim insanlarına göre NBŞ türevli şekerler vücutta früktoza dönüşüyor. Früktoz, insülin direncini olumsuz olarak tetikliyor ve şeker hastalığı ve şişmanlık başta olmak üzere kanserden kalp hastalıklarına ve karaciğer yetmezliğine kadar birçok kronik hastalıkları yol açabiliyor.

Her ne kadar NBŞ üretimi şeker pancarı kökenli şeker üretiminin % 15’ini geçemez diyerek sınırlandırılmış olsa da denetim yetersizliği ya da denetimin hiç olmaması nedeniyle yıllık şeker üretiminin ne kadarının NBŞ olduğu bilinmiyor!

Ancak bilinen, sağlığımızı korumanın tek yolunun kaldığı! Şeker ve şekerli ürün tüketiminden vaz geçmek!

NBŞ ürünleri diğer şekerde çok daha ucuz olması sebebiyle şekerli gıda üretiminde tercih edilen bir ürün. Pastane ürünleri, piyasadaki tüm şekerli gıdalar, meyve suları ve diğer gazlı içecekler, tüm tatlılar ve hazır gıdalar, kısaca içerisinde şeker olması gereken ürünlerin neredeyse tamamında NBŞ kullanılıyor!

Günlük kullanım için üretilen ve marketlerde satılan toz ve kesme şekerlerin bile çoğunluğu NBŞ ile üretilmekte!

Şeker pancarı ile üretilen şekerin bile vücut için tehlikeli bir gıda olduğunu ileri süren bilim insanlarına göre NBŞ türevleri şeker pancarı ile üretilen şekerden onlarca kat daha tehlikeli!

NBŞ kullanımı o kadar ileri gitti ki rakıdan votkaya, şaraptan viskiye kadar bir çok alkol üreticisi de üzüm yerine NBŞ kullanmakta!

Avrupa Birliğinde (AB) % 4, Amerika’da % 6 olan NBŞ kotası, Türkiye’de resmi anlamda % 15 olmasına rağmen, denetim yapılmaması nedeniyle en iyi tahminle genel şeker üretiminin yarısını geçmektedir.

Türkiye’de NBŞ üretimi, beş firmanın denetiminde bulunuyor. Bu şirketler Cargill(ABD), Amylum(Britanya ve ABD Ortaklığı), PNS (Cargill ve Türk Ortaklığı), Tat Nişasta ve Sunar Mısır Entegre’den oluşuyor. Ancak NBŞ üretiminin % 90’ı Cargill firmasının tekelinde bulunuyor.

ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, 16 Şubattaki ziyaretinin ilk gününde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile 3 saatlik bir görüşme yaptı. Tercüman veya katip alınmayan bu görüşmede Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Erdoğan ve Tillerson arasında çevirmenlik yaptı!

Afrin operasyonu devam ederken yapılan bu görüşmede, Washington - Ankara arasındaki Menbiç anlaşmazlığının ele alındığı söylendi ve iki ülke arasındaki karşılıklı açıklamalarla sürerken, ikili görüşme sonrası ortak ya da ayrı ayrı bir açıklama yapılmadı. (3)

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’la Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yaptığı tercümansız görüşmeyi hatırlatarak, “Gündem Afrin veya Mimbiç değildi, şeker fabrikalarının satışıydı” iddiasında bulundu!

Türkiye’de NBŞ üretiminde bulunan Cargill firması kısa süre “Şeker Piyasası Mevcut Durum ve Değerlendirme Raporu” ve “Ulusal Şeker Piyasası ve Düzenleyici Reform Arayışları” adı altında iki adet rapor hazırlamış ve hükümetin tüm bakanlarına, kamu kurumlarına ve bazı milletvekillerine bu raporları sunmuştu!

Raporlar, şeker pancarından şeker üretiminin Türkiye için maliyetli ve verimsiz olduğu ve mısır bitkisi ve şurubu üzerinden kimyasal yollar ile şeker üretiminin ekonomik avantajları üzerindeydi.

Cargill firmanın fabrikası için verilen ruhsatlar defalarca İdare Mahkemeleri ve Danıştay tarafından iptal edilmesine rağmen. Toprak Koruma ve Arazi Kullanım yasasında değişiklikler yapılarak bu firmanın korunduğu bilinmekteydi!

Son iki yıldır kendilerine tanınan kotanın üzerinde nişasta bazlı şeker üretimi yaptıkları bilinen bu firmalara ceza dahi kesilememiştir.

Satış bedellerine baktığımızda finansal kaynak sağlamanın çok uzağında olan bu satışların temelinde, finansal kaynak sağlamanın yatmadığını söylemek zor değil!

Satışlar tamamen siyasi bir karar olup, NBŞ üreticilerinin önünü açmaktan başka bir işe yaramayacağı açık ve nettir.

Bu durum sadece pancar üreticilerini etkilemeyecek, pancarın yan sanayilerini (yem sanayi ve alkol üretimi gibi) ve üreticilerini de etkileyecektir.

Hem halk sağlığını hem pancar üretiminden dolaylı ve dolaysız etkilenen 3 milyondan fazla insanı ilgilendiren bu satışların yapılması sonucunda kimlerin kazanacağını bilmemek imkânsız olarak karşımızda duruyor.

________________________________

1.http://www.milliyet.com.tr/yazarlar/gungor-uras/seker-fabrikalari-satiliyor-1160868/

2.http://www.milligazete.com.tr/haber/1507078/satilacak-fabrika-33-milyon-kar-etti

3.https://bianet.org/bianet/siyaset/194363-cevirmen-bile-alinmayan-gorusmeyi-cavusoglu-tercume-etti

4.http://www.diken.com.tr/chpli-agbaba-erdogan-ve-tiilersonun-gundemi-seker-fabrikalarinin-satisiydi/