Önceki gün intihar eden bir vatandaşın internette yayınladığı intihar öncesi videosunun haberleştirilmesi ve paylaşılması, “sorumsuzluk” olarak nitelendirildi.

Türk Psikologlar Derneği’nden (TPD) kamuoyuna ‘sorumluluk‘ uyarısı geldi.

Dernekten yapılan açıklamada, “İntihar, özellikle bu gibi durumlarda sadece kişiyi ve yakın çevresini ilgilendiren boyutları çok aşmakta ve toplumun ruh sağlığı açısından tahrip edici sonuçlar yaratabilmektir” denilerek, videonun daha fazla paylaşılmaması çağrısında bulunuldu.

Açıklamanın tam metni şöyle:

“TPD olarak başta medya mensupları olmak üzere kamuoyunu sorumluluğa ve duyarlılığa davet ediyoruz. İntihar notu videosunu ve benzer videoları lütfen yayınlamayın.

Bir viral video dolayısıyla dün kamuoyunun gündemine bir intihar vakası girdi.

Sosyal medya başta olmak üzere pek çok medya kuruluşunda söz konusu video yayınlandı, böylece söz konusu videonun içeriği yüzbinlerin hatta milyonların gündemine girdi.

Türk Psikologlar Derneği olarak toplum ruh sağlığı açısından bir açıklama yapma ihtiyacı duyduk. Çünkü intihar, özellikle bu gibi durumlarda sadece kişiyi ve yakın çevresini ilgilendiren boyutları çok aşmakta ve toplumun ruh sağlığı açısından tahrip edici sonuçlar yaratabilmektir.

Hem medya kuruluşlarına hem de sosyal medya kullanıcılarına en önemli ve öncelikli çağrımız söz konusu intihar notu videosunun paylaşılmamasıdır.

İNTİHAR OLGUSU

İntihar karmaşık bir olgudur, bir ya da birkaç nedene indirgeyerek açıklamak zordur ve yanıltıcıdır. İntihar geride kalanları yoğun duygularla baş başa bırakır; üzüntü, acı ve keder kadar kızgınlık, öfke ve suçluluk da yaşanması olası duygular ve tepkiler arasındadır. Soru işaretleri, merak, anlama, anlamlandırma ve yorumlama ihtiyacı çok yüksektir.

İntihar, vakaların büyük çoğunluğunda depresyonla yakından ilişkilidir. İntiharın ardındaki tabloda çoğu zaman fark edilmemiş veya tedavi edilmemiş klinik düzeyde bir depresyon söz konusu olabilir.

Depresyonda, kişinin, kendisiyle, çevresiyle ve dünyayla ilgili algıları ve düşünceleri çarpıklaşabilir. Umutsuzluk ve çaresizlik belirgin derecede şiddetlenebilir.

UYULMASI GEREKEN PRENSİPLER VE MEDYA İLE İŞBİRLİĞİNİN ÖNEMİ

İntiharların, özellikle dün yaşanan türden bir intiharın medyada ele alınma biçimi benzer örneklerin önünü açma riski taşıması açısından kritik önem taşır.

Bu yönüyle intihar haberlerinin medyada haber olarak sunulması sürecine dair titizlikle ve dikkatle özen göstermek gereken etik prensipler noktasında tüm medya mensuplarını işbirliğine, sağduyuya ve sorumluluğa davet ediyoruz.

“İNTİHAR HABERİ YAPILMAMALI AMA VERİLECEKSE GÖRSELSİZ VE DRAMATİZE EDİLMEDEN OLMALI”

Gündemdeki intihar notu videosunu paylaşmamak, yayınlamamak ve bu yolla daha da yaygınlaşmasına katkıda bulunmamak çok önemli ve çok doğru bir duruş olacaktır.

Herhangi bir intihar olayı haber olarak verilecek ise de, ana başlık ya da flaş haber olarak verilmemelidir, mümkün olduğunca görselleştirilmeden ve dramatize edilmeden sunulmalı; duygu yükü olmayan, yalın, kısa ve öz bir anlatım ile sunulmalıdır. Yayınlanan haberlerde, intiharın yöntemiyle ilgili detaylı tanımlardan mümkün olduğu kadar kaçınılmalı; intiharın ardında bıraktığı izleri içeren görüntüler yayınlanmamalıdır.

Zira intihar sürecinin ve yöntemin detaylı tanımı, özellikle ergenler, genç yetişkinler ve de depresyona ve intihara eğilimli kişiler için özendirici bir rol model olma, taklit edilme olasılığını arttırır. Pek çok bilimsel araştırma bu riskin altını çizmektedir. Bu nedenle haber sunulurken, intihar davranışını sergileyen kişi kahramanlaştırılmamalı, yüceltilmemelidir. İntihar davranışının altında yatan depresyon için, destek ve tedavi imkanlarının bulunduğu ve bu imkanların ne kadar hayat kurtarıcı olabileceği vurgulanmalıdır. İntihar haberi yayınlanırken, uzmanların bilgilendirici, destek ve tedavi yöntemlerine dair yol gösterici açıklamalarına yer verilmesi önemlidir.” (ZETE)