Rusya'da üç gün süren parlamento seçimlerinin ardından oy sayımı sürüyor.

Oyların yüzde 64'ü sayılırken, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Birleşik Rusya Partisi yüzde 48 ile önde görünüyor. Komünist Parti ise yüzde 21 ile ikinci sırada.

Putin'in partisi büyük bir farkla yarışı önde götürse de, 2016'daki yüzde 54'lük zaferinin gerisine düşmüş görünüyor.

Seçimlerle ilgili baskı ve hile iddiaları ise seçim gündemine damga vurdu. Kremlin'in en sert muhalifleri ve eleştirel yaklaşan siyasetçilerin seçimde yarışması yasaklandı. Zorla oy kullanma ve sandıklara toplu oy atmalara dair ülkenin çeşitli yerlerinden haberler de geliyor.

Seçim komisyonu ise bu iddiaları reddediyor.

Adaylar, Rusya Parlamentosu'nun alt kanadı Duma'nın 450 sandalyesi için yarışıyor. Toplam 14 siyasi parti seçimlere girdi.

'AÇIK BİR ZAFER KAZANDIK'

Pazar akşam saatlerinde sandıkların kapanmasından birkaç saat sonra Birleşik Rusya, zaferini ilan etti.

Partinin üst düzey isimlerinden Andrey Turchak, devlet televizyonunun yayını sırasında Moskova'daki destekçilerinin önüne çıkarak "açık ve dürüst bir zafer kazandıklarını" duyurdu ve kalabalığı tebrik etti.

Putin'in partisi her ne kadar çoğunluğu kolaylıkla almış gibi görünse de, bir önceki seçime göre destekçilerinin beşte birini kaybetmiş durumda. Parti, 2016'daki seçimde oyların yüzde 54'ünü almıştı.

Komünist Parti'nin oyları ise yüzde 8 oranında arttı.

Hayat standartlarının düşmesi ve önce zehirlenen ardından hapse atılan Aleksey Navalni'nin yolsuzluk iddialarının toplumun geniş kesimlerinde karşılık bulması, Putin'in partisinin seçmenini etkilemiş görünüyor.

Ancak hâlâ Batı'ya karşı ülkesini savunduğunu ve ulusal gururu koruduğunu düşünen birçok Rus, Putin'in arkasında durmaya devam ediyor.

Öte yandan BBC Moskova Muhabiri Steve Rosenberg, Rusya seçimlerini şöyle yorumladı:

Rusya'nın seçim maratonu sona erdi. Ancak daha ilk oy atılmadan önce, bunun pek de adil bir seçim olmadığı görülebiliyordu.

Eleştirilerini yüksek sesle dile getiren birçok muhalif siyasetçinin seçimlere katılması yasaklandı. Bunların başında da, Aleksey Navalni'nin destekçileri geliyor.

Koronavirüs salgını, seçimlerin üç güne yayılmasının sebebi olarak gösterilse de birçok analist, süresi uzatılan sandıkların şeffaflıktan uzak olduğunu ve istismar edilmesinin daha kolay olduğunu söylüyor.

Rusya'nın birçok yerinden seçim sandıklarında hile yapıldığına dair haberler de geliyor.

Ancak seçim komisyonu başkanı, bu eleştirilerin "Yurt dışından finanse edilen planlı bir kampanyanın ürünü olduğunu" savunuyor. Bu da gelecek günlerin habercisi: Moskova, herhangi bir uluslararası eleştiriye, Rusya'yı küçük düşürmek isteyen yabancıların komplosu olarak değerlendirerek tepki verecek.

Bu seçimde bazı şehirlerde elektronik oy kullanma işlemi de yapıldı.

1993'ten bu yana ilk kez, Rus yetkililerin kısıtlamaları sebebiyle Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'ndan hiçbir gözlemci katılmadı.

Pazar gecesi, bağımsız oy gözlem kuruluşu Golos (Rusya bu kuruluşu da yabancı ajan olarak değerlendiriyor) 4.500'in üzerinde hile bildirimi geldiğini duyurdu.

Rusya İçişleri Bakanlığı ise "hiçbir ciddi kural ihlâlinin kayda geçmediğini" açıkladı.

Seçimler boyunca oy kullanma merkezlerinin önünde uzun kuyruklar oluştu. Kremlin Sözcüsü, bu kuyrukların insanların oy kullanmaya zorlanması sebebiyle oluştuğu iddialarını reddetti.

Ukrayna'nı doğusunda, Rus yanlısı ayrılıkçıların kontrolündeki bölgelerden de Rusya vatandaşlığı olanlar, otobüslerle seçim merkezlerine taşındı.