Kemal Göktaş / Vatan

Türkiye’de komünistlerin yıllardır özlediği ‘devrim’i sonunda Ovacık yaptı. Tunceli’nin bu şirin ilçesinde TKP’li aday seçimi kazanınca yola düştük. Komünist Başkan Maçoğlu ve ekibiyle ‘kapitalist düzende komünist belediyecilik nasıl yapılır’ı konuştuk...

30 Mart yerel seçimlerinin üzerinde en çok konuşulan konularından biri ilk defa adında komünist olan bir partinin, Türkiye Komünist Partisi’nin Tunceli’nin Ovacık ilçesinde yarışı kazanması oldu. Tunceli varlığını siyasetle ifade eden bir kent. Devletin Dersim’i Tunceli yapmasından bu yana hep en sıkı güvenlik rejiminin muhatabı olan kent için siyaset, gündelik hayatın önemli bir parçası. “İlk komünist belediye başkanı” Mehmet Fatih Maçoğlu, Tunceli ve sol siyaset ilişkisini “Sol siyaset burada kültür haline gelmiş. Burada Alevi kimliği Alevilere yönelik ayrımcı uygulamalar yüzünden bazen öne çıkıyor. Ama burada yaşamın her yönü ideolojidir, siyasallaşmadır” sözleriyle anlatıyor...

KOMÜNİZM ARTIK UCUBE DEĞİL UMUT

- Komünizm nedir sizce?

Ötekileştirmenin, ayrımcılığın olmadığı, sömürünün kaldırıldığı bir dünyadır komünizm. Ama çok ideolojiye boğmadan ‘İnsanların ve bütün canlıların birlikte yaşabileceği, paylaşabileceği toplumsal bir yaşam biçimi’ olarak da tanımlayabiliriz.

- Size neden bu kadar ilgi gösterildi?

Türkiye’de sosyalist, komünist kelimeleri geçmişte ucube gibi görünüyordu ama gelinen noktada baskıların, faşizan yapının güçlenmesi ile birlikte komünizm toplumun gözünde yine bir özgürlük umudu oldu.

BİZ HİÇBİR PROJE SÖZÜ VERMEDİK

- Komünist belediyenin farkı ne olacak?

En önemli iddiamız halkın kendini yönetmesi. Devrimci halk meclisleri, mahalle komiteleri, gençlik komisyonları ve kadın komisyonlarından oluşacak. Belediye başkanı burada bir koordinatör ya da bir memur olacak. Halk meclislerinde, muhtarlar , toplumun ileri gelenleri, dileyen kamu kuruluşları, partiler, dernekler vs yer alacak. 20-30 kişi arasında bir meclis oluşturulacak. 3 yılda bu sistem tam kurumsallaşmazsa halka oyunu geri çekerek bizi belediye başkanlığından alma hakkına sahip olduğuna dair söz verdik.

- Projeniz var mıydı?

Biz hiçbir proje sözü vermedik. Zaten halkın da bize ne yapacağımızdan çok, ne yapmamamız konusunda önerileri vardı. ‘Yalan söylemeyin, adam kayırmayın, grupçuluk yapmayın, belediyenin bütçesini şeffaf olarak açın’ dediler.

1 MİLYON TL BORCUMUZ VAR

- Sizden çözüm bekleyen sorunlar neler?

İşsizlik sorunu büyük. Belediye’nin 1.2 milyon borcu, 600 bin lira alacağı var ama alacakların tahsil edilmesi çok zor. Borçlu genelde esnaf. İnsanlar burada 3 ay, 4 ay para kazanıyor. 200-300 liralık kirasını bile ödeyemiyor. İller Bankası’ndan aylık 70 bin liranın geldiği bir ilçe burası. O da personele gidiyor. Başka geliri yok. Bizden önce Dünya Bankası, Avrupa Birliği ve SODES üzerinden projeler yaparak bir şeyler yapmaya çalışmışlar. Biz de bu projeleri takip edeceğiz, ayrıca dayanışma gösterecek dostlarımızın katkısıyla gelir elde etmeyi umuyoruz.

- Sizin başarınız bir modelin başarısı olacak. Ama başarısız olursanız da “komünist belediyecilik” yenilecek. Bu ağır bir sorumluluk değil mi?

Biz haddimizi ve omzumuzdaki yükü biliyoruz. Asıl başarımız söz, yetki ve kararın halkta olmasıdır. Onu yapmadıktan sonra dışarıdan gelen kaynaklarla şehir değişse bile, psikolojik olarak toplumun algısı değişmeyecek ve bu çok anlamlı olmayacak.

DOĞA TUTKUNU, AMATÖR FUTBOLCU

Maçoğlu, sürekli gülümseyen yüzü, sıcak ve samimi tavırlarıyla Ovacık’ta sevilen bir isim. 2 kız çocuğu babası Maçoğlu, amatör futbolcu, doğa tutkunu, atletizm geçmişi var. Ovcacıklıların sevgisini ise sağlık memuruyken yaptığı bedava iğneler ve pansumanlarla kazanmış.

HALK KOMÜNİST İLGİDEN MEMNUN

‘Ovacık devrim yaptı bakalım ne olacak?’

Ovacıklılar, beklemedikleri ilgiden memnunlar ve bu ilginin sorunlarına çözüm getireceği umudunu taşıyor. Ovacık çarşısı kalabalık, çünkü işsizlik had safhada. Kahveler dolu. Halk, Belediye’nin işsizliğe tamamen çözüm bulamayacağını, köye dönüşü sağlayamayacağının farkında ama “bazı şeylerin değişmesi” beklentisi de var: “Ovacık halkı bir devrim yaptı. Bakalım bundan sonra ne olacak?”

MAOCU-TKP İTTİFAKI

Seçimi DHF (Demokratik Haklar Federasyonu) ile TKP’nin yaptığı ittifak kazandı. DHF, TİKKO’nun kurucusu İbrahim Kaypakkaya çizgisinde Maocu bir yapı. İşkenceyle öldürülen Kaypakkaya zaten kentte bir efsane.

İŞTE İCRAAT PLANLARI

ULAŞIM BEDAVA SU UCUZLAYACAK

“Belediyenin tek bir ulaştırma hattı var. 1 liraya yolcu taşınıyordu artık ücretsiz olacak. Mevzuat engel olursa sembolik olarak 25 kuruş da diyebiliriz. Su zaten ucuz. Tonu 75 kuruş ama onu da düşüreceğiz. TKP Küba’ya her yıl 3 öğrenciyi eğitim için gönderiyor. Bu öğrenciler artık Ovacık’tan seçilecek. Buraya çok sayıda insan gelecek. Sıkıntımız yok. Vadilerde, dağların arasında kamplar kuralım diyoruz. İnsanlara ‘Çadırınızı kapın gelin’ diye çağrı yapacağız. Bunun alt yapısını oluşturmamız lazım. Cemevi bitme aşamasında, onu açacağız. İnsanımızın ana dili olan Zazaca konusunda kurs açacağız. Çünkü Zazaca bitmek üzere. Bizim kuşaktan sonra gelen gençler dillerini bilmiyor.”

KÜBA’DAN ARAYIP TEBRİK ETTİLER

TKP Tunceli İl Başkanı Faysal Azamlı Ovacık’ta TKP’nin kazanmasının umut olduğunu söylüyor: “Biz söz, yetki, karar halka sloganıyla seçime girdik ve şimdi bunu yapmak zorundayız. Ranta dayalı yerel yönetim algısını değiştireceğiz. Halkı yönetime katacağız. İnsanlar bizi arıyor. Maaşının yarısını vermek isteyen, iki evinden birini satıp parasını göndermek isteyenler var. Küba’dan, Yunanistan Komünist Partisi’nden tebrikler geldi.

LENİN’İ DUYMAYAN KOMÜNİST GENÇLER

Yaşlılar, devrimciliği, solculuğu çok duymuş ama gençler için komünizm “İbrahim Kaypakkaya” demek. Mesela ikiz kardeşler Savaş ve Özgür’ün fikirleri şöyle: “Komünizm fakirin, fukaranın yanında olmak demek. En büyük komünist İbrahim Kaypakkaya’dır. Che Guevera var. Marx’ı duyduk ama Lenin’i bilmiyoruz. Komünist ülke olarak halen Küba ve Rusya var.”