Muzaffer Demirsoy / Demokrat Haber

“Konuşacaklarımız Var” diyerek insan hakları ve özgürlükler alanında mücadele eden kişi ve kurumların görüşlerini almaya devam ediyorum. Altıncı söyleşimizde Çocuk İstismarı ve İhmali ile Mücadele Derneği Sözcüsü Volkan Çolakoğlu sorularımı yanıtladı.

Cinsel istismar nedir ? Çocuklar sadece cinsel istismara maruz kalmıyor, bu açıdan istismar türleri nedir ? Daha iyi anlaşılması açısından da şunlar cinsel istismardır diyerek örnekleyebilir misiniz ?

Cinsel istismar, çocuğun bir yetişkin ya da yaşça kendinden büyük biri tarafından cinsel haz ya da doyum amaçlı kullanılması olarak özetleyebiliriz. Ancak burada yalnızca bir cinsel ilişkiden söz etmek doğru değildir. Çocuğun vücuduna cinsel haz almak amacıyla dokunmak, failin çocuğu kendi vücuduna dokundurtması, çocuğu çıplak izlemek, çocuğun failin çıplak vücuduna bakmasını istemek, hatta çocuğa pornografik içerik izletmek de çocuk cinsel istismarıdır.

Cinsel İstismar haricinde çocuklar, fiziksel (Şiddet, darp vs.), duygusal, ekonomik istismara ve ihmale de maruz kalıyor. Tüm istismar türleri arasında cinsel istismar oranı %5'i geçmiyor.

Çocukların cinsel istismarı ile ilgili rakamlar var mı elimizde?

Çocuğun cinsel istismarı ile ilgili Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü, TÜİK ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nden aldığımız verilerle Türkiye'nin cinsel istismar haritasını çıkarttık. Kısa zamanda yayınlayacağız. Ancak tüm sayılar yalnızca resmi mercilere yansıyan rakamlar. Gerçek ise hepimiz için bir kara delik. Gizlenen, saklanan, resmi kurumlara yansımayan çok sayıda vaka olduğunu biliyoruz ama rakam telaffuz etmek imkansız.

Güven takımı ve dokunulmazlık üçgeni kavramlarını konuşalım. Ayrıca çocuklar cinsel istismardan kendisini nasıl koruyabilir ve çocuklara cinsellik nasıl anlatılmalıdır?

Çocukların maruz kaldıkları istismarın ortaya çıkmasındaki en büyük sorun, çocuğun yaşadığı olayı gizlemesi. Gizlemenin çeşitli sebepleri var tabi. (Korku, tehdit, kendisine inanılmama duygusu, evden atılma endişesi gibi) Güven Takımı çalışmasında çocuğun güvendiği kişileri seçmesini ve kendisini üzen bir durum yaşadığında Güven Takımı’ndaki kişilere anlatmasını istiyoruz. Çocuk genelde takıma annesini, babasını, öğretmenini ya da üst soy aile büyüğünü koyuyor. Burada büyüklere düşen en büyük görev çocuğa inanmak.

Dokunulmazlık Üçgeni ise mahremiyet eğitiminin temeli sayılan özel bölge kavramını çocuklara farklı bir dil ve hafızalarında yer edecek bir etkinlikle aktarmaya çalışıyoruz.

Çocuğun her şartta kendisini korumasını beklememiz doğru değil. Çocukları korumak öncelikle yetişkinlerin görevi. Çocuğun okul öncesi yaştan itibaren cinsel eğitim alması çok mühim. Cinselliği tabu olmaktan çıkarıp, çocuklara da anlayabileceği ölçekte ve uygunlukta anlatabilirsek bir çok vakanın yaşanmadan önüne geçebiliriz. Çünkü failler planlı bir yol izliyorlar eylem öncesinde. Her hangi bir yerde bu yolun önünü kesersek sonuca ulaşamazlar.

Bir çocuğun fiziksel/cinsel istismara uğradığını ebeveynler nasıl anlayabilir? Çocuğunun istismara uğradığını düşünen ebeveyn ne yapmalı?

Fiziksel istismar genelde gözle görülür izler bırakır. Darbeye bağlı yaralanma, morarma gibi. Diğer istismar türlerine oranla gözlemlenmesi ve anlaşılması daha kolaydır. Cinsel istismarda ise fiziksel hiç bir iz olmayabilir. Ancak çocuk duygusal tepkiler gösterir. Gece kabusları, öfke patlaması, yalnız kalma korkusu, tuvaletini kaçırma, uyku ve beslenme bozuklukları, yaşına uygun olmayan cinsel kelimeler kullanma ya da oyunlarında cinsel anlam yüklenebilecek oyunlar gibi.

Hiç bir ebeveyn, çocuğa bakmakla yükümlü olan kişi ya da öğretmen, bakıcı gibi çocukla doğrudan ilişki kuran kişiler bir cinsel istismar olayını ispat etmekle mükellef değildir. Bildirim yapmak için şüphe duymaları yeterlidir. Böyle bir durumdan şüphe duyuluyorsa hiç vakit kaybetmeden kolluğa bilgi verilmeli ve yasal süreç başlatılmalı.

Hakim kararıyla 16 yaşın evlilik yapabileceğini biliyoruz. 16 yaş evlilik için düşük bir yaş değil mi ? Siz ne düşünüyorsunuz ?

Medeni Kanun evlilik yaşını 18 olarak belirlemiş. Anne baba izniyle 17 yaşını dolduran çocuk evlilik yapabiliyor. Özel durumlarda da hakim kararıyla 16 yaşında çocuğun evlenmesine izin verilebiliyor ülkemizde. Ancak hem ülkemizin kanunlarında, hem de resmi olarak taraf olduğumuz Birleşmiş Milletler Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi"ne göre 0 - 18 yaş arası her birey çocuk kabul edilmektedir. Burada bir hukuki garabet var. Toplumun bir kesimi inanç saikleriyle küçük yaşta çocuğun evlenebileceğine fetva verirken, aynı inanç adam öldürme durumlarında kısas yetkisi de veriyor. Ancak adam öldürme ile ilgili yasal hükümler ve toplum algısı nettir. Çocuk yaşta evlilik hukukun evrensel ilke ve esaslarına göre suçtur. Çeşitli bahanelerle hoş görülemez ve masumlaştırılamaz. "16 yaşında kızım sevdi evlenmelerine izin verdim." diyen ebeveyn, "16 yaşındaki kızım uyuşturucu kullanmaya karar verdi, ben de izin verdim." diyemeyeceği gibi çocuk yaşta evliliklere de toplum sağlığı açısından karşı durulması gereklidir.

Çocuk İstismarı ve İhmali ile Mücadele Derneği olarak biz çocuk istismarını "Çocuğun bedensel ve ruhsal sağlığını olumsuz yönde etkileyen her türlü tutum ve davranış, eylem ya da eylemsizlik ÇOCUK İSTİSMARIDIR!" olarak tanımlıyoruz. Bu çatı altındaki her şey çocuk istismarıdır ve tüm toplumun buna karşı mücadele vermesi gerekmektedir.