Yüksekova Haber'den Zeki Dara, gazeteci Cengiz Çandar ile Kürt sorunu ve İmralı Adası'nda Abdullah Öcalan'la başlatılan süreç üzerine bir röportaj yaptı.

Bu süreçte Kürtlerin kandırılması gibi bir endişeyi yersiz bulduğunu söyleyen Çandar, "Zira, bu son sürecin merkezinde Abdullah Öcalan bulunuyor. Daha önceki süreçlerden, bu son süreci ayıran temel özellik bu. Ayrıca, BDP’liler gidip kendisiyle görüşüyorlar. Kendisini dinliyorlar, bir şeyler anlatıyorlar. Dolayısıyla, Kürtler, sadece hükümete bakarak tavır alacak değiller. Öcalan’ı ve BDP’lileri dinleyerek tavır alacaklar. Abdullah Öcalan ve BDP’lilerin Kürtleri kandırması düşünülemeyeceği için, Kürtlerin kandırılması gibi bir endişeye de yer yok," diye konuştu.

'ÇÖZÜM ÇOK YAKIN HAVASINA GİRMEK DOĞRU DEĞİL'

"Çözüm çok yakın havasına girmenin doğru olmadığı"nı söyleyen Çandar, çözüm ihtimalinin güçlendiği bir döneme girildiğini belirttiği röportajında, "Hükümet ve Kürt tarafı oldukça kırılgan olan bu süreçte hata yapar mı?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Yapabilirler. Ama, bugüne dek, daha önce hiç olmadığı kadar esnek ve sorumlu davrandı taraflar. Süreç, öyle bir ivme yarattı, öyle bir beklenti oluşturdu ki, kim bu süreci başarısızlığa uğratırsa, ağır bir siyasi bedel öder gibi bir algılama yerleşti. Ki, sürecin ilerlemesi, yol alabilmesi için en büyük güvenceyi bu olgu oluşturuyor. Bu yönden, hata ihtimali bulunsa bile, bunun çok güçlü bir ihtimal olduğunu düşünmüyorum."

'MEDYA, TEK BAŞINA, SÜRECİN BELİRLEYİCİSİ OLACAK BİR GÜÇ DEĞİL'

Bu süreçte medyanın rolüne de değinen Çandar, hükümetin süreç yönünde yürüdüğü ölçüde, hükümetin etkisi altında olan medyanın önemli bir kısmının da, olumlu tavır alacağını söyledi. Çandar, "Medya, tek başına, sürecin başarısı ya da başarısızlığını belirleyecek bir güç değil," diye konuştu.

ULUSLARARASI DİNAMİKLERİN SÜRECE ETKİSİ

Çandar ABD'nin başlatılan süreçteki konumunun net olarak kestirilemeyeceğini söylediği konuşmasında, "Ama, ABD’nin ortaya konulacak bir barış ve uzlaşmaya karşı çıkacağını da düşünemiyorum," dedi.

"Irak ve Suriye’deki gelişmelerin hükümetteki 'çözüme yönelik arayışları' tetikleyeceğini ve hızlandıracağını görebiliyorum," diyen Çandar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Karadeniz'de BDP'ye yönelik saldırıları kınamasına da dikkati çekerek, "Başbakan’ın bu tavrında sebat edeceğini tahmin ediyorum. Etmesini diliyorum," dedi.

'KARADENİZLİLER KADAR İKNASI GEREKMİYOR HAKKARİ'NİN'

Çandar, Zeki Dara'nı "30 yıllık savaşta iki ateş arasında kalan Hakkari, yıllardır politik olarak net bir tavır sergiliyor. Yeni süreçte Karadenizliler kadar ikna edilmesi gereken taraflardan birinin de Hakkari olduğunu düşünüyor musunuz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Hakkari, gelişmelerin gerçek bir barışa doğru yol alması halinde ikna olur. Kürt kimliğinin tanınması, güvence altına alınması ve gerçek bir uzlaşmaya Kürtlerin temsilcilerinin kefil olmasıyla, ikna olur. Karadenizliler kadar iknası gerekmiyor Hakkari’nin."

Çandar'ın, "Yeni bir hayal kırıklığı yaşar mıyız?" sorusuna  cevabı ise kısaydı: "Şu anda 'İnşallah yaşanmaz' demekten gayrı bir seçeneğim yok."