Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013'te 53 kişinin yaşamını yitirdiği bombalı saldırıların talimatını verdiği belirtilen ABD'den Türkiye'ye getirilen sanık Memet Gezer'in yargılanmasına başlandı.
Gezer, ifadesinde saldırıdan 5 gün önce Hatay emniyetine bilgi verdiğini, polisin bilgileri yeterli bulmadığını aktardı.
Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanık Gezer tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı.
Sanık avukatı ise duruşmada hazır bulundu.
Sanık Memet Gezer, savunmasında, Türkiye'de uyuşturucu suçundan ceza alınca 2009'da kaçak yollarla Suriye'ye gittiğini anlattı.
Suriye'de kaçakçılık yaptığını ve iyi para kazandığını ifade eden Gezer, yaptığı işler nedeniyle bu ülkede kamu görevlilerine rüşvet verdiğini, bu sayede Suriye istihbaratından yüksek rütbeli kişilerle tanıştığını öne sürdü.
Suriye istihbaratında görevli bir generalden Türkiye'ye yönelik saldırı yapılacağı bilgisi aldığını savunan Gezer, bu bilgiyi arkadaşı M.G. aracılığıyla Hatay emniyetine ulaştırdığını ve ismini hatırlayamadığı bir polisle telefonla görüştüklerini iddia etti.
Polisin bu bilginin yeterli olmadığını söyleyip daha fazla bilgi talep etmesi üzerine, THKP-C Acilciler örgütünün elebaşı Mihraç Ural grubuyla irtibata geçtiğini ileri süren Gezer, "Bu vesileyle Yusuf Nazik, ardından da Suriye İstihbaratında subay olan Hacı isimli kişiyle tanıştım. Hacı aracılığıyla da Nasır Eskiocak ile tanıştım" dedi.
"SALDIRIDAN 5 GÜN ÖNCE HATAY EMNİYETİNE BİLGİ VERDİM"
Sanık Gezer, saldırıyı gerçekleştiren bu kişilerden aldığı tüm bilgileri arkadaşı A.A. aracılığıyla Hatay emniyetine verdiğini öne sürerek, şunları söyledi:
"Başlangıçta saldırının Ankara'da yapılacağı yönünde bilgi vardı. Hedefin Reyhanlı olduğunu, saldırıdan 5 gün önce Hacı'nın, Nasır Eskiocak'a söylemesi üzerine öğrendim. Bunu öğrenir öğrenmez Hatay emniyetine bilgi verdim. 2 gün sonra da görüştüğüm emniyetten bunu teyit ettim. Hatta bombayı kimin getireceğine kadar detay aktardım."
Mahkeme başkanının bütün bunları neden yaptığı yönündeki sorusu üzerine sanık, "Bunun için kimseden para talebinde bulunmadım. Zaten paraya ihtiyacım da yoktu. Bunu sadece ülkemin insanlarına zarar gelmesini önlemek için yaptım." diye konuştu.
Gezer'in avukatı Adil Hasan Tahsin Dinç de saldırıdan kısa süre önce yapılan ihbarla ilgili tutanağı, ilgili soruşturma dosyasından aldığını belirterek, mahkemeye sundu.
Avukat Dinç, "Tutanakta 'X' şahıs olarak geçen kişi müvekkilim Memet Gezer'dir. İhbarda, Acilciler örgütünün bombalı saldırı düzenleyeceğini bildiriyor. Bu tutanağın altında FETÖ'den ihraç edilmiş ve cezaevinde olan bir savcının ismi var. Bize göre bu savcı bombalı saldırının önlenmesi için görevini yapmamıştır. FETÖ örgütünün bu saldırıda dolaylı olarak parmağının olduğunu düşünmekteyiz." savunmasını yaptı.
Müvekkilinin saldırıyı detay vererek ihbar ettiğini öne süren avukat Dinç, Yusuf Nazik'in müvekkilinin ihbarcı olduğunu öğrenmesinin ardından intikam için saldırı talimatını Memet Gezer'den aldığını söylediğini, müvekkilinin bu nedenle dosyanın sanığı olduğunu iddia etti.
Müvekkilinin tahliyesini talep eden Dinç, tutanakta isimi bulunan savcı ile müvekkilinin görüştüğü polis memurları ve bilgileri emniyete götüren arkadaşı A.A'nın tanık olarak dinlenilmesini talep etti.
Beyanların ardından ara karar açıklayan mahkeme, A.A ile savunmalarda adı geçen sanıklar Ercan Bayat, Yusuf Nazik ve Nasır Eskiocak'ın tanık olarak dinlenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde belediye binası yanı ile PTT binası önünde 2013'te gerçekleşen iki ayrı bombalı saldırıda 53 kişi hayatını kaybetmişti.
Güvenlik nedeniyle Ankara'ya nakledilen dava, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesine tevzi edilmişti.
Uyuşturucu ticaretinden tutuklu bulunduğu ABD'den 30 Haziran'da getirilen sanık Memet Gezer, "kasten öldürme" ile "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma" suçlarından Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesince 7 Temmuz'da tutuklanmıştı.