Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan'ın başkenti Astana'da CICA Zirvesi kapsamında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya geldi.
İki lider, 1,5 saat süren görüşme öncesi kısa açıklama yaptı.
Akkuyu Nükleer Santrali'nin önemine dikkat çeken Erdoğan, ''Akkuyu'nun birinci türbininin önümüzdeki yılın ilk yarısında açılması dünyada farklı bir ses getirecektir'' dedi.
Putin ise, gaz tedarikinde Türkiye'nin AB için en güvenli güzergah haline geldiğini söyleyerek ''Türkiye'yi dünyanın en büyük gaz merkezi haline getirme niyetimizi belirledik'' diye konuştu.
Kazakistan'ın başkenti Astana'da Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı Zirvesi'ne katılan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ikili görüşmesi sona erdi.
İkilinin görüşmesi zirvenin düzenlendiği Bağımsızlık Sarayı'ndaki görüşmesi basına kapalı gerçekleşti.
Rusya Devlet Başkanı Putin, görüşme öncesi, "Türkiye'yi dünyanın en büyük gaz merkezi haline niyetimizi bildirdik. Tabii ki hem Avrupa piyasası için... Tabii onların böyle bir istekleri olursa. Gaz tedariğinde Türkiye, AB için en güvenli güzergâh" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tahıl koridoru hakkında, "Türkiye ile Rusya'nın bu süreç içinde atacağı adımlar belli çevreleri rahatsız ederken öbür tarafta az gelişmiş ülkeleri de mutlu edecektir" açıklamasını yaptı.
Erdoğan, "İstanbul Mutabakatını güçlendirerek devam ettirmemiz, Rusya tahıl ve gübresinin Türkiye üzerinden az gelişmiş ülkelere naklini yapma konusunda kararlıyız" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Akkuyu'nun birinci türbininin önümüzdeki yılın ilk yarısında açılması dünyada farklı bir ses getirecektir" açıklamasını yaptı.
CUMHURBAŞKANLIĞI İLETİŞİM BAŞKANLIĞI'NDAN GÖRÜŞMEYE İLİŞKİN AÇIKLAMA
İletişim Başkanlığı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin’in görüşmesine ilişkin açıklama yaptı.
Açıklamada, Putin’in “Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine gaz sevkiyatı yapıyoruz. Türkiye, Avrupa Birliği'ne gaz sağlamanın en güvenilir yolu olabileceğini kanıtladı” dediği; Erdoğan’ın da “Sinop'la ilgili bir adım atılabilirse bu, tabii çok daha farklı bir çarpan etkisi yapacaktır. Akkuyu bizim yüzde 10 enerji ihtiyacımızı karşılarken ikinci Sinop, o da bir yüzde 10 karşıladığı zaman yüzde 20 gibi enerji ihtiyacımızı karşılamada bu iki nükleer enerji santralinin çıkaracağı ses dünyada çok çok farklı olacaktır” ifadesini kullandığı belirtildi.
İletişim Başkanlığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kazakistan’ın başkenti Astana’da Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmeye ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamaya göre; Novorossysk başta olmak üzere Rusya limanlarına yönelik Ro-Ro taşımacılığın geliştirilmesi ve Ro-Pax seferlerinin başlatılmasının ikili ticarette çarpan etkisi yaratacağını belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"SİNOP'LA İLGİLİ ADIM ATILABİLİRSE FARKLI BİR ÇARPAN ETKİSİ YAPACAKTIR"
“Bu süreç içinde Akkuyu çok çok önemli bir adım. Akkuyu ile ilgili olarak sizin de ifade ettiğiniz gibi birinci türbininin önümüzdeki yılın ilk yarısında filan açılması dünyada farklı bir ses getirecektir. Bu arada sizinle Sinop'u da konuşmuştuk. Sinop'la ilgili bir adım atılabilirse bu, tabii çok daha farklı bir çarpan etkisi yapacaktır. Akkuyu bizim yüzde 10 enerji ihtiyacımızı karşılarken ikinci Sinop, o da bir yüzde 10 karşıladığı zaman yüzde 20 gibi enerji ihtiyacımızı karşılamada bu iki nükleer enerji santralinin çıkaracağı ses dünyada çok çok farklı olacaktır.”
Açıklamada, Erdoğan’ın tahıl ve gübre nakliyle ilgili şöyle dediği belirtildi:
“İstanbul Mutabakatı'nı güçlendirerek devam ettirmemiz, Rusya tahıl ve gübresinin yine aynı şekilde Türkiye üzerinden söylediğiniz gibi az gelişmiş ülkelere naklini yapma konusunda kararlıyız. Az gelişmiş ülkelere bu nakliyatı üzerimizden yaparız. Hatta ülkelerinin isimlerini dahi belirlemede müşterek çalışma içinde olabiliriz. Bizim için gelişmiş ülkelerden çok özellikle fakir fukara, garip gureba ülkeleri bu süreç içinde gözetmemizdir. Bunu yapmamız da dünyada birçok dengeyi lehte çevirecektir diye düşünüyorum. Türkiye ile Rusya'nın bu süreç içinde atacağı adımlar inanıyorum ki belli çevreleri rahatsız ederken öbür tarafta az gelişmiş ülkeleri de mutlu edecektir. Bu konudaki kararlılığımız, arkadaşlarımızın birbirleriyle yapacakları çalışmalar tabii çok önemli. Gerek Dışişleri gerek Tarım ve Orman ile Enerji bakanlarımızın yapacağı çalışmalar, bizleri çok daha güçlü kılacaktır diye düşünüyorum.”
PUTİN: AKKUYU'DA ÇALIŞMALAR PLANA GÖRE YAPILIYOR
Açıklamada, Putin’in görüşmedeki açıklamalarına da yer verildi. Açıklamaya göre; Putin, şunları söyledi:
“Soçi'de vardığımız anlaşmalar uygulanıyor. Pratik çalışmalarla uğraşan hükümetlerimiz ve işletmelerimiz, belirlenen planları gerçekleştiriyor. Bu, yatırım süreci ve Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin (NGS) inşaatı için de geçerlidir. Çalışmalar, plana göre yapılıyor. Alanda 20 bin kişi çalışıyor. Takvime göre ilerliyoruz. Görünen o ki anlaşmalarımızı yerine getirebileceğiz ve santralin ilk güç ünitesini Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasının 100. yılında çalıştırabileceğiz.”
“TÜRKİYE, AB'YE GAZ SAĞLAMANIN EN GÜVENİLİR YOLU OLABİLECEĞİNİ KANITLADI”
Açıklamada; iki ülke arasındaki ticaret hacminin hem geçen yıl hem de bu yıl arttığı, Rusya’dan Türkiye’ye doğal gaz ve hidrokarbon sevkiyatlarının eksiksiz yapıldığına dikkat çeken Putin’in “Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine gaz sevkiyatı yapıyoruz. Türkiye, Avrupa Birliği’ne gaz sağlamanın en güvenilir yolu olabileceğini kanıtladı” dediği kaydedildi. Açıklamaya göre, Türkiye’de doğal gaz dağıtım merkezi oluşturmaya hazır olduklarını dile getiren Putin, şöyle dedi:
“Bu merkez, sadece gaz sevkiyat için değil, fiyatının belirlenmesi için bir platform olabilir çünkü fiyatlandırma konusu çok önemlidir. Fiyatlar bugün uçuk durumda. Fiyatları, siyasallaştırmadan piyasa seviyesinde düzenleyebiliriz.”
Açıklamaya göre; Putin, Ukrayna tahılıyla ilgili anlaşmaya ilişkin şunları söyledi:
“Girişimleriniz sayesinde Ukrayna'dan tahılın dış piyasalara çıkarılmasıyla ilgili anlaşmayı uyguluyoruz ancak tahılın hâlâ küçük bir kısmı en fakir ülkelere gidiyor. İstanbul anlaşması kapsamında Ukrayna tahılını alan ülkeler, Erdoğan'a minnettar olmalı. Birleşmiş Milletler (BM), tahıl programları ile ilgili sorunları çözecek.”
