Artı TV'de yayınlanan Aris Nalcı ile Gündem Özel programına Artı Gerçek yazarları Ayşe Yıldırım, Koray Düzgören, Armağan Kargılı ve Artı TV programcısı Erk Acarer konuk oldu.

Programda suç örgütü lideri Sedat Peker'in dün paylaştığı telefon görüşmesi ve bugün yayınladığı video ele alındı.

Erk Acarer Sedat Peker'in bugün yayınlanan videolarıyla ilgili yaptığı değerlendirmelerde, "Peker, bu ilişkilerin Erdoğan'a bağlamayacağını söylese de bağlanmaması mümkün değil. Bir biçimde bu derinlikler Saray'a doğru uzuyor" dedi.

'ÇOK BÜYÜK BİR PİSLİK SİLSİLESİ ORTAYA SERİLDİ, BİR TEK BİZ YOKUZ'

Ayşe Yıldırım Peker'in itiraflarıyla birlikte çok büyük bir pislik silsilesinin meydana çıktığını ifade etti.

Ortaya çıkan bu manzaranın temizlenmesinin ise çok zor olduğunu ifade eden Yıldırım şöyle konuştu:

"Peker'in deyimiyle pislik silsilesi açıklandı. Daha derine de gidecektir diye düşünüyorum. Bir takım kişileri ve kurumları koruduğunu da görüyoruz. Dünkü görüşmeden yola çıkarsak eğer orada 'Süheyb Öğüt demiş ki; 'devlet içinde Ağar'a karşı bir grup var' demiş, 'Sedat Peker'de bu grupla beraber hareket ediyormuş, nedir bunu açıklasınlar' diyor. Peker, bugün Suriye'ye giden silahlar meselesinde sadece SADAT gibi bir çerçeve çiziyor.

'Ben devlete bir şey demedim en fazla sınır güvenliği sağlayamadığı için para cezası alır' diyor. 'MİT'in ne işi var' deyip MİT'i koruyor. Ama biz MİT'in işin içinde olduğunu daha öncesinden biliyoruz, silahları koruyan TIR'ları nereye koyacağız? Ben dünü ve bugünü izleyince şöyle bir şey hissettim; uzun süredir konuştuğumuz devlet içerisindeki bir yapının ortaya saçılan, yolsuzluk, hırsızlık, silah ticareti. Herhalde işin büyümesinden rahatsız oldular ve o yapı harekete geçti. Ben Peker'in bu yapıyla beraber hareket ettiğini düşünüyorum. Bugün Erdoğan'ı da korudu. Sezgin Baran Korkmaz meselesiyle ilgili Erdoğan'ın haberi yokmuş gibi bir çerçeve çizdi. Bugün biraz geri çekildiğini ve Erdoğan'ı koruduğunu sezdim. 'Hellaşeceğim' diyor ama sadece o kadarını söylüyor. Çok büyük bir pislik silsilesini ortaya serdi, bir tek biz yokuz. Eski bakanları, yeni bakanları, milletvekillerini biliyorduk, AKP'nin kurumsal olarak işin içinde olduğunu da biliyorduk ama artık her şeyi aşmış durumda. Temizlenmesi çok zor görünen bir manzarayla karşı karşıyayız. Hem ulusal hem uluslararası bir yapıdan söz ediliyor. Bugün izleyince bir umutsuzluğa da düşmedim değil. Bir şekilde temizlenir ama sıfırlanır mı bilmiyorum. Başında ve sonunda 'gazetecilere baskı yapın, muhalefetin içindeki bazı kişilere baskı yapın, oy da vermezsek gidecekler' türünde şeyler söyledi. Bir yanıyla da umut verecek şeyler söylüyor."

'HERKESE DOKUNAN TEK LİDER İRADESİ SOYLU'YA DOKUNAMIYOR'

Peker'in iddiaları üzerine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun görevde kalmaması gerektiğini ifade eden Koray Düzgören, "Kilit laf Peker'in attığı tweet. 'Biz bir aileyiz hepimiz suçluyuz' diyor. Politikacı, iş insanı, gazeteci, bürokrat, polis, asker, siyasetin en üst kademeleri hepsi aynı işin içinde. Akşam yayınladığı görüşmeyi küçümsememek lazım. Orada ailenin nasıl bu işin içinde olduğunu söylüyor. Konuşan adam da Erdoğan'ın akrabası. Ne olup bittiğini de biliyor. Dolayısıyla pislik her tarafı sarmış vaziyette. Bu sabah Peker silahlar meselesinde biz oraya götürdük, onlar dağıtıyor diyor. Onlar dediği kim, MİT. Tüm koordinasyonu onlar yapıyor. Hedef yine Süleyman Soylu. Sezgin Baran Korkmaz meselesi son zamanların en büyük kara para meselesi. Bu meselede Soylu'nun nasıl bir rol aldığını, resmen illegal çevrelerle ve kişilerle doğrudan ilişkisi olduğu ortaya çıkıyor. Soylu'nun bir dakika bile görevde kalmaması gerekiyor. Herkese dokunan tek lider iradesi Soylu'ya dokunamıyor. Bunun nedenleri üzerine konuşmamız gerekiyor" dedi.

SEZGİN BARAN KORKMAZ VE ASLAN DERMEN

Armağan Kargılı ise Peker'in videosunda adı geçen Aslan Dermen ve Sezgin Baran Korkmaz'ın çok kilit rol oynadığını söyledi. Kargılı şöyle konuştu:

"Peker kendisi de yapılanmanın içinde olduğu için yaptığı açıklamalarla kendisini de sorumlu çıkaracak. Artık sadece belirli sözcükleri verip 'bunun üzerinden siz yürüyün' diyor. Bana göre çok önemli bir sözcük verdi; o da Sezgin Baran Korkmaz ve Aslan Dermen. Neden bu iki isim çok önemli? 2018 yılında bir yazı yazmıştım. Dermenciyan ve Kingston kardeşler ABD'den Türkiye'ye kaçarken yanlarında yüklü bir 135 milyon dolar parayla yakalanıyorlar. Bunların Sezgin Baran Korkmaz'ın yurtdışındaki şirketinin yöneticileri oldukları ve bunlarla iş yaptıkları ve ilişkileri böyle ortaya çıkıyor. Bu şirket aracılığıyla da Michael Flynn ismini herhalde hepimiz hatırlarız. Fethullah Gülen'in Türkiye'ye kaçırılması operasyonunda yer alması düşünülen Trump'ın ilk danışmanı. Berat Albayrak ve Mevlüt Çavuşoğlu'nun da yer aldığı bir toplantı yapılıyor bu toplantıda Fethullah Gülen'in kaçırılması konuşuluyor. Bu parayı da Sezgin Baran Korkmaz'ın verdiği söyleniyor. Kingston kardeşler ilginç isimler. Dermenciyan ile birlikte onlardan da söz etmek gerekiyor. ABD'de, meşhur Erdoğan'ın korumalarının gazetecilere dayak attığı, göstericileri dövdüğü sırada Erdoğan içeride bu isimlerle görüşüyor. Bu isimler Sezgin Baran Korkmaz'ın ABD'de iş yaptığı kişiler. Bu soruşturmanın üzeri Trump döneminde bir şekilde kapatıldı. Tam da ABD ziyareti öncesinde Peker'in anlattıkları çok önemli. Şu an iktidarı en çok korkutan meselelerden biri Sezgin Baran Korkmaz meselesi. Defalarca ABD'den kara para gelmesi için 'Türkiye'de çıkartılan kara para kaynağını sormayacağız' açıklamaları var. Tam da üzerinde kara para yakalanan kişilerin Türkiye'ye gelmeye çalıştığı günlerde. Sade bir şekilde anlatacaksak ABD'de Trump döneminde bu soruşturmalar durduruldu. Biden döneminde yeniden açılacağından da son derece endişe ediliyor. "

'ANLATILANLAR ERDOĞAN'DAN AZADE OLAMIYOR'

Erk Acarer ise Süleyman Soylu'nun artık tutunamayacağını ve anlatılanların da Erdoğan'dan azade olamayacağını ifade etti.

Acarer, "Peker ilginç bir şey yaptı bugün. Masanın üzerine bir dürbün koydu ve 'gözüm üzerinizde' demek istedi. Böyle olduğunu da görüyoruz. Biraz daha farklı yerden bakmak istedim. Aslan avından söz ediyor. Peker, bu ilişkilerin Erdoğan'a bağlamayacağını söylese de bağlanmaması mümkün değil. Bir biçimde bu derinlikler Saray'a doğru uzuyor. Ben aslan avında çemberin biraz daraldığını düşünüyorum. Aslında Sedat Peker ne söylüyor başından beri? Suriye, yolsuzluklar, paramiliter güçlerin ifşası, iç içe geçmiş aileye bağlanan ilişkilerin ifşası ve çok büyük orandaki yolsuzlukların ifşası. Bugün ihalelerdeki taşeron sisteminden bahsetmesi de önemliydi. Bir rüşvet sistemi anlattı. Dernekler aracılığıyla nasıl rüşvetlerin alındığını söyledi. Bu anlamda Saray'a dernekler üzerinden neler aktarıldığını, iBB'nin CHP tarafından kazanılmasının ardından ortaya çıkan yolsuzluklardan sonra okların nereye işaret ettiğini söylüyor. Anlatılanlar Erdoğan'dan azade olamıyor. Sedat Peker belki iyi niyetli biçimde bunu istiyor ama olması mümkün değil. Soylu'yu hedefe koydu. Ben artık Soylu'nun hiçbir biçimde tutunamayacağını düşünüyorum. Bunun bir anlamı da var bunu gazeteciler açısından da değerlendirebiliriz. Veysi Ateş'ten değerlendirebiliriz. Atanın atanmayın ciddiyetiniz bitti. Kamuoyunun büyük bir bölümde söylediklerinizin karşılığı yok. Toplum artık sizi 57 kat büyümüş şirketinizle, kestiğiniz poliçe sesiyle ve İçişleri Bakanlığı'nı karıştırdığınız kirli ilişkilerle düşünüyor. Dolayısıyla Süleyman Soylu'nun işlevli bir şekilde yürümesinin zor olduğunu düşünüyorum " ifadelerini kullandı.

'İNANILMAZ BİR SOYGUN ÇARKI DÖNÜYOR'

Düzgören, "Sadece uyuşturucu değil ciddi miktarlarda silah ticareti de yapıyorlar. Oralarda illegal yöntemlerle milyarlarca dolar paralar var, insanları kaçırıyorlar aldıkları fidyeler var, Suriye'nin zenginliklerinin yağmalanması sonucu ele geçirilen paralar var, inanılmaz bir ekonomi dönüyor. Bu ekonominin önemli bir bölümü MİT'in kontrolündeki cihatçı örgütler arasında paylaşılıyor. İnanılmaz bir soygun çarkı dönüyor" dedi.

Kaynak: Artı Gerçek