Barış İçin Kadın Girişimi’nden bir kadın, Silopi'de Özel Harekat Polislerinin lise öğrencilerini tacizine tanıklık ettiğini öne sürdü.

Haberdar’dan Evrim Kurdoğlu’nun aktardığına göre, Silopi’de yıkılan mahalleleri ziyaret edip, yardımların toplandığı depoda çalışan ve güvenlik nedeniyle ismi gizli tutulan kadın Silopi'de gördüklerini şöyle anlattı:

“Kobane sürecinden kalmış bir depo vardı. O zaman Kobane’ye göndermek üzere bir şeyler toplanmış ve öylece kalmış. Ben ve İstanbul’dan gelen bir arkadaşım dönüşümlü o depoda çalıştık. Depoyu düzenledik sonra da yıkılan mahalleleri gezip oradaki ailelere ulaşamaya çalıştık. Silopi’de HDP, DBP, Belediye’nin kadın çalışmalarını yürüttüğü ofis hepsi yıkılmış. Silopi’nin her yerinde sürekli devriye gezen askeri araçlar, sürekli kontroller ve keyfi bir sürü uygulama var. Biz ailelere yardım etmeye çalışırken sürekli takip ediliyorduk. Hatta bir gün bizi yağmurun altında yarım saat beklettiler. Yardımların halka ulaşmasını engelliyorlar.”

'ÖZEL HAREKAT ÇOCUKLARIMIZI TACİZ EDİYOR'

“Bizim olduğumuz yerde belediye çalışanları da vardı. Bir gün insanlar geldi. Hepsi özel harekatın kız çocuklarının taciz ettiğini ve endişelerini anlatıyordu. Duyduklarım çok ilgimi çekti. Silopi kız meslek lisesinin hemen yanındaki personel yurdu boşaltılmış ve içine JÖH, PÖH elemanları yerleştirilmiş. Kız çocukları ve özel harekat aynı bahçe içinde. Aileler bu duruma hem kızgın hem de endişeliydiler. Ailelerin anlattıklarına göre kız çocukları her gününü özel harekatın tacizi ile geçiriyordu.”

'BURANIN ALLAH'I BİZİZ'

“Bir gün bizi özel harekat durdurdu. Aslında ortada bizi durmaları için bir sebep yoktu. Ama kontrolün kimde olduğunu göstermek istiyorlar. Bize buranın belediye başkanı da, başbakanı da, Allah’ı da biziz dediler”

10 soruluk bir anket hazırlayan Zeynep, okul müdürüne yüksek lisans öğrencisi olduğunu ve taciz üzerinde çalıştığını söyledi.

Hazırladığı anketi başka illerdeki liselerde de yaptığını ve Silopi’de de yapmak istediğini söyleyen ve müdürden red cevabı alan Zeynep, şunları anlattı:

“Kadın müdür söylediklerimden hiç hoşlanmadı, hatta kız öğrencilerle konuşmayayım diye okul kapısından çıkana kadar yanıma bir de görevli verdi. Okul kapısına geldiğimde biraz etrafı görmek istedim. Okul binası ve özel harekat binası yan yanaydı. ,

“Arada çok alçak ferforje demirler vardı. JÖH, PÖH ve kızlar yan yana bahçelerde ama ayıran bir duvar ya da başka bir şey olmadığı için adeta aynı bahçenin içinde gibiydiler. O sırada pencerede bir özel harekat gördüm. Bana baktığını fark ettim. Bir süre sonra bana bakarak soyundu.

“Okuldaki durum buydu; kızların karşısında onlara bakarak soyunuyorlar, telefon numaralarını kızların üstüne atıyorlar, cinsel içerikli sözlü tacizde bulunuyorlardı. Okulu gördükten sonra anketi daha da çok yapmak istedim. Silopililerin yardımıyla gizlice kızlara ulaştım.

“Yüz yüze de görüştüm. Anladım ki kızlar taciz ediliyor. Ama korku o kadar büyük ki, kızlar başlarına gelen tacizler sanki hiç olmuyormuş gibi davranma eğilimi gösteriyorlar. Eğer başlarına telefon numaraları atılırsa sanki olmamış gibi oradan ayrılıp başka bir köşeye geçiyorlar ya da cinsel içerikli sözlü tacizlerde de aynı şeyi yapıyorlar. Aileler de çok korkuyor. Özel harekat orada her türlü şeyi yapma yetkisine sahip, zaten bunu göstermekten de hiç imtina etmiyorlar.”

"Kız meslek lisesinin hemen yanında boş bir karakol ve başka bir okul daha var. Ancak bunların ayrı duvarları ve sınırları var. Her iki bina da özel harekat tarafından boşaltılmış ve öylece bekletiliyor. Ancak hemen kız meslek lisenin yanındaki personel yurdu dolu.

“Bence tüm bunlar her şeyin bilinçli yapıldığının göstergesidir. Batıda görüyoruz okulların yanında hiçbir şey olmamasına nasıl özen gösteriliyor burada da tam tersi okulun yanına özel harekat konuluyor."