Şubeye müdür olarak genel T.K.’nin şubeye geldiği ilk günden itibaren küfürlü konuşan, çalışanlara hakaret eden biri olduğunu iddia eden M.B., “T.’yi 2019 nisan ayında bankoda çalışırken bana ‘Kes lan’ deyip kalem fırlattığı için bağlı olduğumuz sendika BASİSEN’e şikayet ettim. Bu yaşananlar kamera kayıtlarıyla sabitti. BASİSEN’e bir dilekçe hazırladım ve TİS görüşmesinde sendika başkanı Metin Bey şikayet dilekçemi üst yönetime elden verdi. Yönetim ‘Böyle bir şey kabul edilebilir değil biz gerekeni yapacağız’ dedi, aradan epey zaman geçtikten sonra da İnsan Kaynaklarından görevli şubeye geldi. Tek tek bütün personelle konuştu, benimle de konuştu, şube müdürüyle de görüştü. Ve bu kişi uyarı bile almadan konu kapandı. Ancak T.K.’nin hakaretleri, küfürleri müşterinin önünde bizi küçük düşürecek kadar ileriye gitmişti” diye anlattı yaşadıklarını.

MÜDÜR SUÇ DUYURUSUNDAN SONRA  TAZMİNATINI DA ALARAK İSTİFA ETMİŞ

Evrensel’den Elif Ekin Saltık’a konuşan M.B.’nin yaşadıkları sıklıkla tekrar ederken, T.K. bir de ‘Hadi git beni şikayet et’ diye M.B.’ye baskısını daha da artırdı. 2020 yılı yaz aylarında geçici görevle şubeye gelen yakın bir arkadaşının müdürün baskısına maruz kaldığını dile getiren M.B. şöyle devam etti: “Ben kasaya para koymak için kasa dairesine indim. O gün operasyon yönetmeni yoktu, normalde kasa işlemlerinde o bulunur. O olmadığı için müdür bana eşlik etti. Ben aşağıdaydım, para poşetleriyle, yukarından şakalaşma sesleri geliyordu. Müdür aşağı inip ‘Şu yukarıdakini vursam güzel olmaz mı, merkez şubeden bir korona bir de şehit olur’ diyerek küfürlü bir el hareketi yaptı. Ben de ‘Allah korusun’ dedim ve müdür ‘Öyle mi?’ diyerek güvenlikten silahını istedi. Güvenlik vermek istemedi, ‘Ver lan ben buranın müdürüyüm, her şeyin yetkisi bende’ diyerek silahı aldı; beni omzumdan duvara yasladı ‘Seni vurayım mı’ diyerek silahı kafama dayadı. Bütün bunlar kameraların önünde oldu tabii yine. Bu olay sonrası bankaya şikayet ettim ve banka beni idari izinli olarak apar topar İstanbul’a kardeşimin yanına gönderdi. Müdürün işten atılmasını beklerken müdür çalışmaya devam etti. Öyle olunca savcılığa suç duyurusunda bulundum. Suç duyurusunda bulunduktan sonra müdürü istifa ettirdiler üzerine de ‘Eline sağlık’ der gibi tazminatını verdiler. Şubem değiştirildi benim. 1 ay uzaklaştırma kararı çıkarttırdım, yeni şubede işe başladım, uzaklaştırma kararı bitince bu adam beni bulup yeniden tehdit etmeye başladı. Ben yine durumu bankaya bildirdim, yine bana idari izin verdiler. Bu süreçte hem bankanın hem benim bulunduğum suç duyurusuna da takipsizlik kararı geldi. Takipsizlik kararının açıklaması da ‘Latife amaçlı yapmıştır’ oldu.”

M.D.’Yİ KORUMAYAN BANKA HAKLARINI DA VERMEDİ

Verilen takipsizlik kararına “Benim anlıma dolu silah dayandı. Patlasaydı ‘Aa şaka ile öldürdü’ mü olacaktı” diye tepki gösteren M.B., T.K.’nin tehditlerinin devam ettiğini söyledi. Kardeşinin T.K. tarafından telefonla aranarak ‘Neredeyse bulacağım onu, öldüreceğim, hesap soracağım sizden. Ben onun yüzünden işten çıktım’ şeklinde tehdit edildiğini de belirten M.B. şöyle devam etti: “O konuşmanın ses kayıtlarını aldık ve o kayıtlarla takipsizlik kararına itiraz ettik. ‘Bu adam beni hâlâ öldürmekle tehdit ediyor’ dedik ancak bu itirazımıza da ret kararı verildi. Şimdi ise T.K. hakkında ‘Silahla Tehdit’ suçu kapsamında 5 yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenledi. Adam bana açık açık ‘Hangi şubeye başlarsan başla aynı gün seni bulurum’ diyor. Onun benim hangi şubede olduğumu bilmemesi gerekiyor. Ben bunun için işe başlayamıyordum, idari izinde de maaşım az yatıyordu. Geçinmekte zorlanıyordum. ‘Can güvenliğim yok’ diyerek aralık ayında iş akdimi haklı sebeple feshettim. Ancak banka bu sebebi haklı bulmadı, ‘Biz savcılığa suç duyurusunda bulunduk’ dedi ve hakkım olanı vermedi. İşsizlik de alamıyorum şimdi. Arabulucu görüşmesine gerçekleşti. Yönetim kesinlikle tazminatımın verilmeyeceğini söylemiş. Bu adam suçluyken kendisi istifa ederken tazminatını aldı, benim 8 yıllık emeğimi heba ettiler. Evim hâlâ Maraş’ta, evimi taşıyacak param yok. Bulunduğum yerde ev tutacak param yok. Hayatımın altüst olduğu ile kaldım. Yıllardır ailemden uzakta doğuda çalışıyordum. Şu an haklılığımı ispatlayamıyorum resmen. Tüm haklarım için bankaya karşı da hukuki mücadele başlatacağım.”