AKP Genel Başkanı ve Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleştirilen Milli Güvelik Kurulu (MGK) toplantısı bitti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki toplantı yaklaşık 5 saat sürdü. Toplantıya; Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz, Kara Kuvvetleri Komutanı Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı Hakan Fidan, Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya, Sahil Güvenlik Komutanı Tuğamiral Ahmet Kendir, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı, Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve MGK Genel Sekreteri Seyfullah Hacımüftüoğlu katıldı.

MGK toplantısından sonra yazılı bir basın açıklaması yapıldı. İşte yapılan 6 maddelik açıklama;

"Milli Güvenlik Kurulu, 30 Ocak 2019 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanmıştır. Toplantıda;

1- Ülkemizin güvenliğini yakından ilgilendiren önemli iç ve dış gelişmeler bütün yönleriyle ele alınarak, 2018 yılının güvenlik değerlendirmesi yapılmış, 2019 yılında meydana gelmesi muhtemel risk ve tehditlere karşı alınabilecek tedbirler müzakere edilmiştir.

2-Millî birlik ve beraberliğimiz ile bekamızı tehdit eden FETÖ/PDY, PKK/PYD-YPG ve DEAŞ başta olmak üzere, tüm terör örgütlerine karşı yurt içinde ve yurt dışında icra edilen operasyonlar hakkında kurul'a bilgi sunulmuştur. Terörle mücadele harekâtı kapsamında güney sınırlarımızda hudut güvenliğini temin ve terör örgütlerinin milletimizin huzurunu kaçırmaya yönelik yöntemlerine karşı alınan tamamlayıcı tedbirler üzerinde durulmuş; tüm kurum ve kuruluşlarımızın bu konuda dirayetle hareket ettikleri memnuniyetle müşahede edilmiştir. Teröre ve terör örgütü mensuplarına verilen dış desteğin kesilmesi yönündeki çağrımız bir kez daha tekrarlanmış; bütün terör örgütleriyle mücadelenin kesintisiz olarak sürdürüleceği güçlü şekilde ifade edilmiştir.

3- Bazı ülkelerin firari terör örgütü mensuplarını iade etmekten kaçınmalarının kabul edilemez olduğu belirtilerek, iadelerin uluslararası hukukun ve sözleşmelerin gereği olduğu vurgulanmıştır.

4- Türkiye'nin Suriye sınırını güvenlik altına almak için daha önce gerçekleştirdiği operasyonlarda ve yürüttüğü diplomasiyle elde ettiği olumlu neticeler de göz önünde bulundurularak, İdlib'te mevcut statünün korunması, Münbiç yol haritasının süratle uygulanması ve Fırat'ın Doğusu ile ilgili varılan mutabakatların gereğinin yapılması hususundaki kararlı duruşumuzun sürdürüleceği belirtilmiştir.

5- Tüm terör örgütlerine karşı mücadeleyi ilke edinen Türkiye'nin amacının, Suriye'nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğünün korunarak, ev ve yurtlarını terk etmek zorunda bırakılmış milyonlarca Suriyelinin yerlerine dönmelerini sağlamak olduğu: Mezkûr krizin aşılmasında önemli role sahip anayasa komitesinin kurulmasının barış ve istikrar ortamına büyük katkı sağlayacağı bir kez daha teyit edilmiştir.

6- Kıbrıs, Doğu Akdeniz, Ege ve Karadeniz'deki gelişmelerin yakından izlendiği; uluslararası antlaşmalardan doğan hak ve menfaatlerimizin korunmasına yönelik bütün tedbirlerin alınmasına devam edileceği kuvvetle vurgulanmıştır.