CHP İstanbul milletvekili Selina Doğan, Ankara bombalı saldırısının failinin açıklanmasının ardından Twitter hesabından “1992 doğumlu bir kadını, vücudunu patlatarak ölüm saçmaya iten sebepleri konuşmadıkça terörle mücadele yalandır” şeklinde paylaşımının ardından hedef gösterildi.

Doğan, AKP milletvekili Mehmet Metiner ve Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’in başını çektiği bir linç kampanyasına uğradı; iktidara yakın medya organları tarafından da hedef gösterildi.

Doğan, söz konusu saldırıların ardından ‘Zorunlu açıklama’ başlığıyla bir basın açıklaması yayımladı.

“Ankara’da yaşanan kanlı katliamın ardından bir daha böylesine bir olayın yaşanmaması için siyasetçiler olarak elimizden geleni yapmak durumundayız. Eylemin nedenlerinin araştırılmasına ilişkin olarak yazdığım bir twet üzerinden kirli bir kampanya başlatılmış durumdadır. Konuyla ilgili bir açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur” ifadeleriyle yapılan zorunlu açıklama şöyle:

‘ÇÖZÜM SÜRECİ NEDEN SONA ERDİ’

“Türkiye sonu bir türlü gelmeyen ve ne zaman geleceği de belli olmayan bir şiddet girdabına girmiş durumda. Başkent Ankara’da neredeyse her hafta bir bomba patlıyor. İnsanlar evlerinden çıkmakta zorlanıyor. Hassas ve gergin bir dönemden geçiyoruz.

Sorgulamamız gerekenleri ötelersek bu süreci de nihayete erdiremeyiz. Türkiye bu sürece nasıl girdi? IŞİD, Türkiye’ye bu kadar bombayı ne zaman soktu? Suruç ve ardından 10 Ekim Ankara patlamaları nasıl bir güvenlik zafiyeti sonucunda oluştu. Bu güvenlik açığı nasıl bir boyuta gelmiş ki PKK iki defadır onlarca kişiyi öldürecek bombaları Ankara’ya sokabiliyor? Bunlardan daha önemlisi “çözüm süreci” neden sona erdi?

'NİYETİMİN NE OLDUĞU GAYET AÇIKTIR'

'Bunlar kadar, insanların nasıl böyle acımasız terör eylemleri yapabildiğini de araştırmamız gerekiyor. Bir kadın, kendisi dahil onlarca kişiyi nasıl böylesine bir eylemin kurbanı yapabiliyor? Bunların psikolojik ve sosyolojik nedenlerini incelemeden terörizmle mücadele etmek eksik sonuçlara yol açacaktır. Bunların araştırılması terör eylemlerin önceden tahmin edilip engellenmesi açısından da önemlidir. Nitekim özellikle Batılı ülkeler IŞİD’e katılan vatandaşlarına ilişkin araştırmalar yapıyor. Türkiye, henüz böyle bir araştırma yapmamıştır.

Bunun incelenmesi istemek böylesine acımasız bir eylemi yapan kişiyle empati kurmak değil bir daha böyle terör eylemlerinin olmaması içindir.

Niyetimin ne olduğu açıktır. Aksine düşünenler ya kötü niyetlidir ya da teröre ve insanlık suçlarına destek veren kesimlerdir.”