Hrant Kasparyan / Demokrat Haber

İstanbul Yenikapı’da geçen Pazar günü yapılan “Teröre karşı tek ses” mitinginde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dile getirdiği, “Hangi partiden olduğu fark etmez, 550 tane milli ve yerli vekil istiyorum” sözlerine ilişkin tartışma büyüyor.

Tartışmalarda, “yerli ve milli” vurgusunun HDP’ye yönelik olduğu yorumları yapılırken, kimileri de bunun, “uluslararası çevrelere” mesaj olduğunu savunuyor.

Erdoğan’ın, basın, sosyal medya ve televizyon programlarındaki tartışmaların gündemine oturan “yerli ve milli” vurgusu, Sözcü gazetesinin bugünkü sayısında ayrımcı bir yaklaşımla ele alındı.

Sözcü gazetesi bugün yayımlanan sayısının birinci sayfasında, AKP’nin Kürt, Zaza, Ermeni, Afgan ve sonradan Türkiye vatandaşlığına geçen milletvekillerinin fotoğraflarını etnik aidiyetleriyle birlikte ifşa ederek, “terör” bahanesiyle milliyetçi söylemlerle gündemi meşgul etmeye çalışan AKP’li temsilcilerle adeta ırkçılık yarışına girişti.

Gazete, manşetten duyurduğu ve İsmail Şahin imzasıyla yayımlanan haberinde, ayrımcı bir dille ifşa ettiği vekillerin etnik aidiyet ve kişilikleriyle alakası olmamasına rağmen, Türk TELEKOM, TÜPRAŞ, PETKİM ve TEKEL’in de aralarında bulunduğu kamu kuruluşlarının hisselerinin özelleştirme yoluyla, ABD, İngiltere, Azerbaycan, İsrail, Çin, Almanya ve Arap firmalara satıldığını belirtti.

“Yerli ve milli” devlet kurumları ile özel şirketlerin, “Cumhuriyet’in kazanımı” olduğunu iddia eden gazete, bunların “üç kuruşa yabancılara satıldığını” savunarak, AKP’li Kürt, Zaza ve Ermeni milletvekillerinin fotoğraflarını aynı haberin görsel malzemesi olarak yayımladı.

Haberde şu ifadelere yer verildi: “Cumhurbaşkanı Erdoğan, “milli ve yerli vekil” istiyor, Başbakan Davutoğlu meydanlarda “Türkiye’de her şey milli ve yerli olacak” diyor. Ekonomide yaşananlar ise bambaşka şeyler söylüyor. Özelleştirmeler yoluyla Türkiye’nin en büyük kamu kuruluşları satıldı. Stratejik öneme sahip çok sayıdaki kuruluşta uluslararası şirketler söz sahibi oldu.”

“AÇIKLIĞA KAVUŞTURULMASI GEREKEN TEHLİKELİ DURUM”

Erdoğan’ın “milli ve yerli vekil istiyorum” sözleri, Hürriyet gazetesi yazarı Akif Beki tarafından da eleştirildi. Konuyu bugünkü köşesine taşıyan Beki, “Artık sütünde bozukluk aramak da helaldir, kökü dışarıda demek de” diye yazdı.

Beki, bugünkü yazısında konuya ilişkin tartışmaları da ele aldı. Erdoğan’ın sözlerine ilişkin belirsizliğin, “dolduruşlarla geçiştirilmeden açıklığa kavuşturulması gereken tehlikeli bir durum” olduğuna işaret eden Beki, “Arkası kendiliğinden sökülür gelir... Artık sütünde bir bozukluk aramak da helaldir, ‘kökü dışarıda’ demek de. Hatta direkt ecnebi tohumu olduğuna bile fetva verilebilir. Ne İsrail hesabına çalışan satılmışlığı kalır, ne avdetiliği, ne Sabetayistliği, ne kripto Ermeniliği...” diye yazdı.