Aktivist Mahir Sezer'e Lösemi teşhisi konuldu. Arkadaşları, Sezer için 'Sadece 2 dk, Sadece 2 ml' kampanyası başlattı. Kampanya ile kök hücre bağışının artırılması amaçlanıyor.
 
Mahir Sezer için kampanya başlatan arkadaşları kök hücre bağışıyla ilgili bilgi verdi. Türkiye'de kök hücre bağışının yaygın olmadığını kaydeden aktivistler kampanyayla bu mücadelenin yalnızca Mahir’in mücadelesi olmadığı, devasa bir toplumsal sorun olduğunu belirtti.
 
1 ay içerisinde uygun ilik bulunduğu takdirde ilik nakli yapılması gerektiğini belirten Sezer'in arkadaşları şunları paylaştı:
 
"1 ay içinde uyumlu ilik bulunduğu takdirde ilik naklinin yapılması gerekmekte, fakat kardeşlerinin iliği tam uyumlu çıkmadığı için Ulusal Kök Hücre  Bankası’na başvuruda bulunup uyumlu kök hücre taraması yapılacak. Bizler ise Mahir vasıtasıyla ülkemizdeki vahim tabloyu gördük. Mahir gibi sadece Türkiye'de ilik bekleyen  önemli bir kısmı çocuk olan yüzlerce hasta var. Türkiye'de donör sayısı inanılmayacak kadar az. Sadece 2 dakikanızı ayırıp, 20 ml kan örneği verip bu hastalardan herhangi birini yaşatma şansınız olup olmadığınızı görün istiyoruz.”
 
KIZILAY KAN MERKEZİNDE KAN VERMEK ÜCRETSİZ
 
TÜRKÖK Projesi kapsamında 7 Kasım 2013’te T.C. Sağlık Bakanlığı ile Türk Kızılayı arasında işbirliği protokolü imzalandı ve bu protokolle Türk Kızılayı “Kök Hücre Bağışçısı Kazanımı” görevini üstlendi. Kızılay Kan Merkezleri’ne referans veren kampanya, aslında bu konuda yapılması gereken birçok şeyi, donör sayısının azlığının sistemden kaynaklanan sebeplerini de gözler önüne seriyor. Üniversite hastaneleri, “Kök Hücre” için kan numunesi alabilmelerine rağmen Bakanlıktan yeterince ödenek alamadıklarını söyleyerek yapılacak testler için gönüllülerden ödeme talep etmeleri gönüllüleri donör olmaktan vazgeçirme ihtimali taşıyor. Fakat Kızılay Kan Merkezleri’nde bu işlem ücretsiz.
 
ÖNYARGILARI YIKALIM
 
Kampanya sürecine başlarken Kök Hücre Donörü olmak ve uyum sağlandığı takdirde verici olmakla ilgili çok fazla bilgi kirliliği ve önyargıyla karşılaştıklarını belirten gönüllüler, bu konuda hepimizin bilgilenmesi gerektiğini düşünüyorlar. Donör olup örnek verdikten ve uyum sağlandıktan sonra ağrısız ve acısız bir işleme tabi tutulan gönüllüler, donör olmanın yalnızca 20 ml kan vermekten ibaret olduğunu vurguluyorlar. Bu miktar sıradan bir tahlil için alınan miktarla aynı. 
 
Alınan kan örneği üzerinden HLA denilen doku tipleri banka üzerinden kayıt edildikten sonra, yaşamak için kök hücre nakline ihtiyacı olan bir hasta ile doku tiplerinin uyuştuğunun tespit edilmesi halinde TÜRKÖK tarafından aranarak donör olmak isteyip istemedikleri teyit ediliyor. Verici olmayı kabul ettiklerinde ikinci aşamaya geçilerek bir alt doku taraması yapılıyor. Bunun ardından, doku uyumu mevcutsa, vericiden kök hücre toplama işlemine geçiliyor.
 
ACI YOK AMELİYAT YOK
 
Bununla ilgili iki yöntem mevcut: “Periferik kök hücre toplama” ve “Kemik iliği bağışı”. Burada genel kanının aksine periferik toplama yöntemi denilen damar yolundan kök hücrenin ayıklanarak kalan kanın bağışçıya yeniden verildiği yöntem daha çok tercih ediliyor. Kemik iliği bağışı yöntemi ise bağışçı tarafından tercih edildiğinde ve nadiren uygulanıyor ve bu durumda kalça kemiği bölgesinden özel iğnelerle kök hücre toplanabiliyor. Her iki işlemin de sanıldığının aksine can acıtmadığı, herhangi bir ameliyat gerektirmediği, bu yanlış algının bir an önce değişmesi gerektiği, donörlerin ortak düşüncesi.
 
#sadece20ml

http://www.sadece20ml.com/

https://twitter.com/sadece20ml

https://www.facebook.com/sadece20ml/