Kimse Vartholomeos'a tek kelime söylemesin.

İstanbul Rum Patriği Vartholomeos, azınlıkların ilk defa davet edildiği TBMM’de bir vatandaş tanımı yaptı. Anayasanın 66. maddesindeki “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür” tanımını, son iki kelimenin arasına şunu sıkıştırarak tekrar etti: “…din, mezhep, dil ve etnik köken gözetilmeksizin…”. Böylece, ikinci sınıf vatandaşın da vatandaş sayılmasını sağlamak istedi…
Hüzün. Elde var hüzün. ‘Türk’ün başat etnik grubun adı olduğu, üstelik sadece Müslümanların ‘Türk’ sayıldığı, gayrimüslim vatandaşların Yüce Yargıtay’ın 3 ayrı kararında (1971, 1974, 1975) resmen ‘yabancı’ olarak geçtiği bir ülkede bütün gayrimüslimler ‘Türk’ oluverdi. Zaten, Radikal haberindeki cümle her şeyi anlatıyor: “Bartholomeos’un ‘Türk vatandaşlığı’ tanımı komisyonun MHP’li üyesi Oktay Öztürk’ü duygulandırdı.”


Öztürk’ün duygulanması normal. Almanya vatandaşı Türklerin liderinin, her kim ise o, kalkıp “İch bin ein Deutscher” (Ben Alman’ım) demesi meşhur ‘Almanya Kendini Yok Ediyor’ kitabının yazarı Thilo Sarrazin’i çok ‘duygulandırırdı’ herhalde. Veya, Yunanistan vatandaşı Batı Trakya Türkleri liderinin, her kim ise o lider, onun da kalkıp ‘İme Ellinas’ (Ben Yunan’ım) demesi de, Atina’ya camiyi engellemenin başını çeken Yunan Ortodoks Kilisesi Pire Metropoliti Serafim’i aynı derecede ‘duygulandırırdı’.

 

Ama asla ve asla kimse Patrik Vartholomeos’a tek kelime söyleme hakkına sahip değil. Zaten, Dünya Ortodoksluğu’nun en büyük lideri olduğu halde TBMM kapısından ilk defa adım attırılmanın şaşkınlığı içindeyken, ne yapsaydı? Ne söyleseydi muhterem milletvekillerimizin alıcı kuş misali bakışları altında? 1924’teki 110.000 kişiden, pogrom üstüne pogrom yaparak, bugün (yarısının bir ayağı çukurda 1.500 kişi bıraktığımız Rum vatandaşların temsilcisi olarak “Türk, bir etnik hatta etno-dinsel grubun adıdır. Bütün vatandaşları, aziz ülkemizin toprağına atıf yapan bir terim, ‘Türkiyeli’ terimi tanımlayabilir ancak. Hepimiz Türkiyeliyiz!” mi deseydi? Aslında, hüzün falan değil. Umut. Bal gibi, elde var umut. Çünkü düne kadar varlıklarından bile haberdar olmadığımız gariban kadim halk Süryanilerden, şu günlerde tapulu topraklarına el koymakla meşgul olduğumuz Mor Gabriel Manastırı Vakfı’nın Başkanı Kuryakos Ergün şöyle demiş: “Sayın Bartholomeos’un söylediklerine bir itirazım yok. Ancak, Türk vatandaşlığı tanımında Türktür yerine Türkiyelidir demek daha doğrudur kanaatindeyim.” (radikal)