Irak merkezi hükümeti ve Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi arasında gerilim sürerken Irak Basın ve Enformasyon Komisyonu Rûdaw Medya Grubu’nun tüm yayınlarının durdurulmasını talep edildi.

Rudaw’ın haberine göre, Basın ve Enformasyon Komisyonu’nun Görsel ve İşitsel Ofisi’nden yapılan açıklamada, ilgili kurumların söz konusu talimatın hiçbir şikayet ve ön yargılama olmaksızın, Rûdaw’ın tüm yayınlarının durdurulması, çalışanlarının engellenmesi, Rûdaw’a ait tüm malzemelere el konulması yönünde karar alması talep edildi.

Söz konusu komisyon, kararın gerekçesi olarak Rûdaw’ın yayın izni almadığını, şiddete teşvik ettiği ve toplumun huzur ve güvenliğini bozduğunu iddia ediyor.

RUDAW’DAN AÇIKLAMA

Rudaw’ın açıklamasında kararın henüz kendilerine ulaşmadığı ifade edilirken, medya grubunun bütün izinlere sahip olduğu ifade edildi.

Açıklamada şöyle denildi:

Bu karar henüz metni resmi olarak Rûdaw’a gönderilmedi. Rûdaw Kürdistan Bölgesi Kültür Bakanlığı’ndan yayın izni alarak çalışmaktadır. Kültür Bakanlığı da Irak federal devletinin bir parçası olarak, Irak Hükümeti de aynı anayasa çerçevesinde hareket etmektedir.

 Aynı zamanda söz konusu talimat birçok yayın kuruluşuna gönderilmiştir. Bu durum da karara ilişkin amacına şüphe oluşturmaktadır.

Karar Irak İstihbarat Kurumu, Savunma Bakanlığı ve personelinden alınmış bir karardır. Aynı talimat teleminikasyon firmalarına da gönderilmiştir.

Bunun da amacı Rûdaw’a yönelik tüm kolaylıkların durdurulmasıdır. Bu tür bir talimatın istihbarat ve askeri kurumlara gönderilmesi Rûdaw’a karşı gizli ve öngörülmüş bir plan olduğunu gösteriyor.

Rûdaw’ın tüm çalışanlarının can güvenliğinin yasal olarak Irak Hükümeti’nin sorumluluğunda olduğunu açık bir şekilde belirtiyoruz.

Yasal olmayan kararın Rûdaw çalışanlarına korku ve sindirme adı altında Rûdaw’a karşı olup, Irak’ın basın özgürlüğüne karşı olarak alındığını görüyoruz.

Irak Hükümeti’ne bağlı Basın ve Enformasyon Komisyonu’nun almış olduğu karar tamamıyla siyasi bir karar olup basın özgürlüğüne de karşıdır. Karar Irak Hükümeti’nin “demokratik hükümet, anayasaya ve yasaya saygılı hükümet” söylemleriyle bağdaşmamaktadır.

Çünkü Irak Anayasası’nda basın özgürlüğü garanti altına alınmıştır. Böyle bir karara hiçbir şekilde yol verilmemiştir. Kaldı ki böyle bir karar modern değil, aksine askeri bir karardır.

Rûdaw Medya Grubu olarak buradan, grubun hukuk ofisi ile yabancı uzmanlarınn denetimi ve Irak Hükümeti Basın ve Enformasyon Komisyonu’nun huzurunda, kanalım “29-05 2013 yılından 23-10 2017” yılınan kadar yayınlanan tüm programlarını her yönden tartışma ve denetime açmaya hazır olduğumuzu belirtmek isteriz. 

Aynı zamanda Rûdaw TV’nin yayına başlamasıyla, Rûdaw TV’nin Bağdat’ta Irak Parlamentosu’nda da muhabirlerimizin görev yapmasına izin verilmişti.

Irak Başbakanlığı’nın haftalık basın brifinglerine de davet edilen muhabirilerimiz, Irak’ın askeri birliklerinin Kerkük’e girmesinden 2 gün sonrasına kadar da yasal olarak Bağdat’ta görev yapmıştır.

2 gün önce Rûdaw muhabirimiz Irak’ın başkenti Bağdat’ta ölümle tehdit edildi. Ardından Kerkük’te askeri kurumlar tarafından Rûdaw’ın görev yapması yasaklandı.

Bu tür saldırıların ardından Irak Hükümeti’nden yazılı olarak muhabir ve çalışanlarımızın Bağdat ve Kerkük’te korunmasına yönelik yazılı açıklama beklerken, muhabirlerimizi tehdit edenleri söz konusu kararı çıkarttıklarından dolayı destekler nitelikte açıklama yapılmıştır.

Basın ve Enformasyon Komisyonu’nun aldığı ayrılıkçı karar Rûdaw’ı, “Kürt kanalı” olarak nitelendirmişti. Oysaki, her gün Bağdat ve Irak’ın diğer kentlerinde, ülkedeki farklı etnik ve mezhep gruplarına - Özellikle de Kürtlerin - kutsallarına saldırmasına göz yumduğunu biliyoruz. Söz konusu şiddet ve ayrılıkçı yayınlar yapan kurumların bir kısmının yasal olmadığı da aşikardır.

Buradan Basın ve Enformasyon Komisyonu’ndan aldıkları bu kararı bozmalarını ve Kerkük, Hanekin, Mahmur, Şengal ve Tuzhurmatu’da Rûdaw’ın görevini tekrar yapmasına izin vermesini talep ediyoruz. Irak İçişleri Bakanlığı’ndan da Rûdaw Ofisi’nin çalışan ve muhabirlerinin can güvenliğini yasal görevleri olarak yerine getirmesini istiyoruz.

Ayrıca Irak Başbakanı Haydar Abadi, Irak devletinin tüm kurumları, parti ve özgürlük yanlısı gruplarından yasal olmayan bu karara karşı tepki göstererek, kararın iptalini sağlamalarını istiyoruz.

Aynı talebi Birleşmiş Milletler Irak Temsilciliği’nden, ABD’nin Irak Büyükelçiliği ve Erbil Konsolosluğu, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Bağdat ve Erbil temsilciliklerinin yanı sıra tüm ülkelerin Bağdat büyükelçilikleri ve Kürdistan Bölgesi’ndeki konsolosluklarından yasal olmayan bu karara karşı tavır almalarını istiyoruz.Çünkü bu karar Irak’ta basın özgürlüğüne ve demokrasi sürecine büyük bir tehdittir.

Kürdistan Gazeteciler Sendikası, Metro Merkezi’nden gazetecilerin haklarının korunmasını, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFC), Gazetecileri Koruma Organizasyonu (CPJ) ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RWB) yanı sıra tüm basın özgürlükçülerinden söz konusu karara karşı çıkarak, Irak’taki basın mensuplarına yönelik tehdit ve saldırlara karşı çıkarak sessiz kalmamalarını Irak hükümeti’nin kararını bozması için baskı uygulamasını ve basına saygı göstermesini sağlamasını istiyoruz.