Uluslararası kara para aklama ve terörizmin finansmanı ile mücadele kuruluşu FATF (Mali Eylem Görev Gücü - Financial Action Task Force), Türkiye ile ilgili son raporunu kamuoyuna açıkladı.

FATF, Türkiye'nin, gelecek yıllarda para aklama ve terörizm finansmanıyla mücadelede ilerleme sağlamazsa "Pakistan, Moğolistan ve Yemen gibi gri listeye ekleneceği" uyarısında bulundu.

G7 ülkeleri tarafından 1989 yılında kurulan Paris merkezli FATF, 200'den fazla ülkede insan kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı, terör saldırıları ve kitle imha silahlarının finansmanı dahil bir dizi ciddi suçla mücadele için politikalar üretiyor ve standartlar belirliyor.

FATF'ın Türkiye raporu, 14 aylık bir süreç ve iki hafta süren saha çalışması sonunda yayımlandı.

238 sayfalık raporda Türkiye için 40 tavsiye var. FATF, Türkiye'nin coğrafi konumu nedeniyle insan, göçmen, uyuşturucu ve yakıt kaçakçılığı riski ile terör saldırısı tehdidinin yüksek olduğu bir ülke olduğuna da dikkat çekiyor.

Raporda, Türkiye'nin para aklama ve terörizm finansmanıyla mücadelede eksikleri olduğu belirtildi ve şu tavsiyelerde bulunuldu:

*Terörizm, terör örgütleri ve finansörleriyle bağlantılı varlıkların dondurulmasında konusunda alınan önlemler geliştirilmeli

*Kitle imha silahlarına mali kaynak toplanmasının, silahların taşınmasının ve mali kaynakların kullanımının önlenmesi konusunda ilerleme sağlanmalı

*Para aklama ve terörizm finansmanı konusundaki soruşturmalar ve adli takibatın geliştirilmeli

*Para aklama davalarında mali istihbaratın kullanımının güçlenmesi ve farklı para aklama yöntemlerinin soruşturulması ve yargılanması için ulusal bir strateji geliştirilmeli

*Raporda, Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı (MASAK) ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi kilit öneme sahip kuruluşların para aklamanın yarattığı risklerin farkında olduğunu ve bu alanlarda çalışmaları, işbirliğini artırdıkları da vurgulandı.

'FETÖ/PDY'YE ÖNCELİK VERİLDİ'

FATF'ın raporunda uyuşturucu, göçmen, insan, yakıt kaçakçılığıyla yasa dışı bahis gibi suçların da tehdit oluşturduğu ve daha kapsamlı mücadele edilmesi gerektiği belirtildi.

Raporda ayrıca, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra "Fethullahçı Terör Örgütü ve Paralel Devlet Yapılanması'na yönelik soruşturmalara ağırlık verildiği ve diğer suçlarla mücadelenin ihmal edildiği" belirtildi:

"2016'daki darbe girişiminden sonra Türkiye, FETÖ/PDY'ye karşı etkin bir şeklide uygulanan geçici önlemler aldı. Türkiye, suçluların kaynaklarının kesilmesi için büyük bir kararlılık göstermiş olsa da, yasa dışı gelirlerin kalıcı bir şekilde kesildiğine dair pratikte alınan uygulamalar çok belirgin değil.

"(…) Savcıların, MASAK analizlerini FETÖ/PDY soruşturmaları dışındaki soruşturmaları genişletmek ve daha büyük şebekeleri dâhil etmek amaçlı kullandıklarına dair kanıtlar sınırlı."

FİNANCİAL TİMES: TÜRKİYE RAPORUN YAYIMLANMASINA ENGEL OLMAK İÇİN LOBİ FAALİYETLERİ YÜRÜTTÜ

İngiliz Financial Times gazetesi konuyla ilgili iki kaynağa dayandırdığı haberinde Türkiye'nin raporun yayımlanmasına engel olmak için lobi faaliyetleri yürüttüğünü iddia etti.

Rapora göre, Türkiye'de terör şüphelileri hakim karşısına çıkıyor ama savcılar terörizmin finansmanı ve para aklama suçlarına öncelik vermiyor, bu durum da "uluslararası terör örgütlerinin daha geniş ağlarının anlaşılması ve finansörlerinin belirlenmesini zorlaştırıyor".

FATF, Türkiye'nin, BM'nin İran'a, Kuzey Kore'ye ve Taliban'a yönelik yaptırımları uygulamakta "yavaş davrandığını" da iddia etti.

Kaynak: BBC Türkçe