Diyarbakır 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi, tahliye ihtimali olmaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını "işkence ve kötü muamele yasağı" ihlali sayan ve ihlalin sonuçlarını ortadan kaldırılmasını isteyen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kararını, yasal düzenleme yapılmadan uygulanamayacağını karar altına aldı.

Mahkeme, AİHM'in tahliye ihtimali olmaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin "işkence ve kötü muamele" yasağının düzenlendiği 3'üncü maddeyi ihlal etmekten suçlu bulduğu ve Türkiye'yi tazminatta mahkum ettiği Civan Boltan davasında gerekçeli kararını açıkladı.

Boltan'ın Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) "devletin birliği ve bütünlüğüne" yönelik suçları düzenleyen 302/1'inci maddesinde öngörülen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığı hatırlatılan gerekçeli kararda, AİHM'in "başvurucunun şartlı tahliye imkanı olmaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilmesi" nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin işkence ve kötü muamele yasağının düzenlendiği 3'üncü maddeyi ihlal etmekten "suçlu" bulduğu ve Türkiye'yi tazminatta mahkum ettiği ve ihlalin ortadan kaldırılmasının istendiğine işaret edildi.

'302 DEĞİŞMEDİKÇE YENİ BİR HÜKÜM MÜMKÜN DEĞİL'

Gerekçeli kararında, başvurucunun yeniden yargılanma talebinin kabul edildiği, tahliye talebinin reddedildiğine işaret eden mahkeme, "Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı işlenen suçların" TCK'nin 302/1'inci maddesindeki cezasının "ağırlaştırılmış müebbet hapis" olarak belirlendiğine bu maddenin halen yürürlükte bulunduğuna işaret etti.

Mahkeme, gerekçeli kararında, 5237 sayılı TCK'nın 302/1 maddesinde bir yasal değişiklik yapılmadıkça hükümlü hakkında farklı bir cezai müeyyideyi içeren yeni bir mahkûmiyet hükmü tesis edilmesinin mümkün olmadığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 33056/16 başvuru no'lu12/02/2019 tarihli Boltan/Türkiye kararında da ihlal tespitinin başvurana yakın bir tahliye imkânı tanımadığı belirtilerek, ulusal makamlara yasal düzenleme yapılması tavsiyesinde bulunulduğu kaydedildi.

'YENİDEN YARGILAMA KABUL EDİLDİ, TAHLİYE REDDEDİLDİ'

Mahkemenin kararını değerlendiren Boltan'ın avukatı Mehdi Özdemir, yaptıkları başvuruda AİHM, kesintisiz bir şekilde, ölünceye dek cezasının infazı bulunan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin "işkence, insanlık dışı muamele yasağının" ihlali yönünde karar verdiği belirterek, AİHM, bu ihlalin sonuçlarının giderilmesini istediğini söyledi.

Bu nedenle, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılanma yapılması ve yargılamayla birlikte müvekkilinin şartlı tahliyesi için Diyarbakır 7'nci Ağır Ceza Mahkemesine başvurduklarını dile getiren Özdemir, "Mahkeme yeniden yargılama talebimizi kabul etti, fakat ceza infazının durdurulması talebimizi reddetti" dedi.

'KARARA KARŞI TEMYİZ YOLUNA GİDECEĞİZ'

Mahkemenin,"Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı işlenen suçların" TCK'nin 302/1'inci maddesindeki ceza kapsamında olduğunu, bu cezanın infazında ve önceki hükmü kaldırma ve yeni bir hüküm kurma konusunda kendisini yetkili görmediğini, bunun için yasal bir düzenleme yapılması gerekliliğine işaret ettiğini anlatan Özdemir, karara karşı temyiz yoluna gideceklerini kaydetti.

'YASAL DEĞİŞİKLİĞİN YAPILMASI GEREKİR'

"Mahkeme her ne ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası için verilen ihlal kararı için yasal düzenlemenin gerekliliğine işaret etmişse de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararları bağlayıcıdır" diyen Özdemir, "AİHM'in ihlallerin sonuçların giderilmesi yönünde verdiği kararlardaki ihlallerin giderilmesi lazım. Bu kararlar Türkiye açısından 3 aşamada bağlayıcıdır. Birinci önkoşul ihlalin sonuçlarının giderilmesi için yeniden yargılama yapılması, ikincisi tazminat ve en önemlisi ihlale konu olan mevzuatın değiştirilmesini gerektirir. AİHM kararları gözetilerek, mahkemelerin kendilerini yetkili görmediği konularda yasal değişikliğin yapılması gerekir. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan her bir kişi açısından şartlı tahliye boyutunu sağlayacak boyutta yeniden yargılama yapılması gerektirir nitelikte bir değişikliğin yapılması gerekiyor" diye konuştu.

'BAKANLAR KOMİTESİNE BAŞVURACAĞIZ'

"Yasal değişiklik yapılmadıkça bu alandaki ihlalin sonuçlarını giderme imkânı bulunmamaktadır" diyen Özdemir, ihlalin sonuçlarının giderilmesi için Yargıtay'a temyize olası ret cevabına karşı Anayasa Mahkemesi ve AİHM'e başvuracaklarını belirterek, AİHM kararının gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine ayrıca bir başvuru yapacaklarını anlattı.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı