Türkiye’nin Libya’daki iç savaşın yönünü değiştirmek için Suriyeli militanları da bu ülkeye göndermeyi planladığına dair iddialara Ankara’dan dolaylı bir teyit geldi. Reuters ajansına isim vermeden konuşan iki üst düzey Türk yetkili ve iki güvenlik yetkilisi, Suriyeli silahlı isyancıların Libya’ya gönderilmesinin planlandığını doğruladı. ‘SURİYELİLER İÇİN TOPLANTILAR YAPILIYOR’ Reuters’a konuşan yetkililerden biri, Libya’ya henüz Suriyeli militan gönderilmediğini söylese de, “Ama bu konuda değerlendirmeler ve görüşmeler yapılıyor; eğilim bu yönde ilerlemek yönünde” dedi. Yetkili, kaç kişinin gönderileceği konusunda henüz karar verilmediğini de söyledi. Ajansa konuşan bir güvenlik yetkilisi de, “Ordunun ülke dışındaki deneyimi Libya’da çok faydalı olacak. Fakat Suriyeli savaşçıların deneyiminden yararlanma ihtimali de var. Meclis’in tezkereyi kabul etmesi halinde bu yönde bir adım atılabilir” ifadelerini kullandı. ‘TÜRK ASKERLERİNİ KORUMAK İÇİN MAAŞ KARŞILIĞI GİDECEKLER VAR’ İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakalrı Gözlemevi’yse, sahadaki kaynaklarına dayanarak Türkiye destekli 300 militanın şimdiden Suriye’ye gönderildiğini ve diğer militanların da Türkiye’deki kamplarda eğitim gördüğünü iddia etti. Suriye Milli Ordusu (SMO) Ankara’nın kendilerinden Libya’ya gitmelerini istemediğini savunurken, SMO içindeki askeri bir kaynaktan da yeni bir iddia geldi. Reuters’a konuşan kaynak, Suriye ve Türkiye içindeki bazı militanların maaş karşılığında kendi istekleriyle Libya’ya gitmek için ‘yazıldığını’ söyledi. Bu kişilerin, Türk güçlerinin Libya’daki üslerini ve karargahlarını korumak için bir Türk güvenlik şirketi için çalışacağı iddia edildi. Sosyal medyada hafta sonunda yayılan bazı görüntüler nedeniyle, Suriye Milli Ordusu (SMO- eski ÖSO) mensuplarının Libya’ya gönderildiği öne sürülmüştü. Görüntülerde, Libya’da olduğu belirtilen SMO mensubu silahlı kişiler, iç savaşın diğer tarafı olan General Halife Hafter’e karşı savaşmaya geldiklerini söylüyor ancak Hafter’in adını unutarak birbirlerine soruyorlardı. Trablus’taki Ulusal Mutabakat Hükümeti’yse görüntülerin ‘sahte olduğunu’ savunmuştu.