Travesti İnci, ölüme giden yolu, bağımlılıklarını ve katledilen LGBTİ’lerin ardından yapılanları yazdı.

İnci, “Birazdan beni seven, sevmeyen herkes cenazemi kaldıracak. Evet, evet! Sizi yukarıdan izliyorum. Ama öyle sevgi ve özlemle filan değil. Bir bulantı var midemde” diyor.

İnci, kendi ölümünü anlattı:

“Birazdan beni seven, sevmeyen herkes cenazemi kaldıracak. Evet, evet! Sizi yukarıdan izliyorum. Ama öyle sevgi ve özlemle filan değil. Bir bulantı var midemde” Biraz önce geldim buraya. Çok sarhoştum, nasıl öldürüldüğümü hatırlamıyorum. Tamam, hemen yargılamayın! Evet, alkol bağımlısıyım. Bunun direkt olarak travesti olmamla ve hayatımın çok çekilmez olmasıyla alakası yok.

Travesti olmasaydım yine alkolik olurdum. Yoksa sizin gibilerin yaşadığı bir dünyayı nasıl çekebilirim ki. Birazdan beni seven, sevmeyen herkes cenazemi kaldıracak. Evet, evet! Sizi yukarıdan izliyorum. Ama öyle sevgi ve özlemle filan değil. Bir bulantı var midemde. Yediğim dayağın ve alkolün etkisi yok değil ama esas sebep sizin ikiyüzlülüğünüz. “Ulan, hepiniz oradaydınız be!” ben ölürken hepiniz oradaydınız!

Ah, arkamdan işler karıştıran havalı aktivist de geldi cenazeme. Şimdi beni ne kadar çok sevdiğini anlatıp ağlayacak. Bak ekürisi de yanında. O da “Yıllardır transfobiye karşı hangi koşullarda mücadele” ettiklerini anlatacak cenazemde.

Transfobinin öldürdüğünü, örgütlenmeniz gerektiğini ve devletin artık yasa çıkarması gerektiğini anlatacak. O anlatacak, siz bakacaksınız. Sonra ölüme gitmemi büyük bir zevk ve hınçla izleyen kız kardeşlerim travesti kültüründen dayanışmadan bahsedip hüngür hüngür ağlayacak.

Bak sen, eski sevgilim de gelmiş. Oysa onun için yeteri kadar erkek olamamıştım. Şimdi ne yaman ağıtlar döküp arkamdan geri dönmemi dileyecek. Tamam, haksızlık etmeyeceğim beni çok seven ve ölümümle sarsılan dostlarım da gelmiş bakın, kenarda gözlerinden öfke kusarak, gösteriş yapmadan, içlerine ağlıyorlar. Keşke o ojeyi sürmeseymişim.

Bir Müslüman gibi yaşamadım ama şimdi öyle defnetmek için özenle sürdüğüm ojemi siliyorsunuz, büyük heyecanla taktırdığım silikonlarımı çıkartıyorsunuz. Yapmayın! Bi defa daha öldürmeyin bu boyalı gösterişinizle. Silin makyajınızı, çıkarın güneş gözlüklerinizi ve evinizde oturun. Benim ölümümden siz sorumlusunuz. Beni seven sevmeyen herkes sorumlu hatta ben bile kendi katilim oldum.

Sahi çok mu dramatik öldürmüşler beni?

Sarhoştum, valla hatırlamıyorum abla. Çok içmişim yine. Ayık olsaydım canım çok yanardı kız! İyi ki içmişim ama son bir naciye saraydım be. İdam edilecek insana bile son bir sigara veriyorlar. Şöyle dövüp öldürmeden iyi davranaydılar bari de naciyemi içerken eski sevgilimi ve bu gösteriş yapacağınız denyo halinizi düşünüp okkalı bir küfür savursaydım öldürdüğüm erkekliğimin dibinde kalanlardan.

Ama yapmadılar abla. Çok mu dramatik kız, sahiden? Bak şaka yapmıyorum ben de burada ona göre acıyayım kendime. Kaç defa bıçaklamışlar? Tecavüz etmişler mi? Ölüme mi, dirime mi? Kız bunlar her şeyi becerir ayol, ölümü mü becermeyecekler.

Neyse hadi son kolimi de kestiysem şanslı bile sayılırım. Kaç gazeteye çıkacağım acaba? Meclise gidecek misiniz benim için? “İnci yasası çıkarılsın!” diyecek misiniz? Basın açıklamasını kim okuyacak, ünlü birisi mi? Hangi milletvekilleri takacak ölümümü? Figen, Şenal, Filiz filan mutlaka bir şeyler söylerler. En azından sahip çıkıyorlar. Hangi partiden olduklarıyla da alakalı kız biraz saçmalamayın, kafanız çalışmıyor mu ayol sizin? Beni siz öldürdünüz.

Ben kendi katilim oldum. Nasıl mı? Anlatayım anacım, umurunuzda olmayacak ama ben yine de anlatayım. Hande Kader öldürüldüğünde ne koşturduk ama. Haberler, açıklamalar, eylemler, meclise gitmeler, öfke kusmalar…

Ah, güzel Hande, ne görüntülerin yayınlandı bir bilsen. Yakılmışsın kız, tabi ki ünlü olacan. Öldükten sonra bir şeye sayar bunlar bizi. Ay sanki ben çok farklıyım da. Ben de işte etliye sütlüye dokunmam, politikadan bana ne ayol. Ekmek parasını peşinde koşan bir sürtüğüm sadece.

İşte seni çok dramatik öldürünce katiller ben de canlı yayınlar, eylemler filan yapıp öfkemi kustum. Ay, ne takipçim arttı bir bilsen! Ünlü oldum kız. Sonra işte “Hande’nin cenazesi ne oldu?” meselesi utanma belasına davada görünür oldukları için birkaç dernek dışında kimsenin umurunda olmadı. Hande Kader yasası filan da hikaye tabi.

Öfkemi kustum, havamı yaptım, popim arttı, sonra geçti gitti. Arada bir işte “Hande Kader” diye bir yerlerde gördüm. Kız, neyse dur. Anlattığım sen değilsin ibne, hemen doldu gözlerin. Güzel gözlerinden öperim bak seni! İşte, ben senin kadar dramatik olmasa da dramatik öldürülmüşüm. Şimdi Bunlar iki koşar üç unutur. Sonra da sayılardan ibaret kalırız anne.

Bak benden demesi. İşte “Geçtiğimiz 20 Kasım’dan bu yana şu kadar trans kadın öldürüldü” diye bir raporda yer buluruz. Senin ismini de yazarlar Hande. Sonuçta popi oldun ayol bütün dünya tanıyor. Raporun pahasını arttırıyorsun. Sonra mı? Sonra yine ve yeniden herkes oyuna devam eder. İnsan hakkı savunucuları, travesti kız kardeşlerimiz, kadın örgütleri filan işte.

Yalandan da olsa sahip çıkarlar ölenlere ama biz ölmeye devam ederiz. Sıra bir aktiviste filan da gelirse işte senede bir anma yaparlar. Hırsızın hiç mi suçu yok diyeceksin de anne hırsızın işi bu zaten.

Adam katil ayol. Sevmediğim birisine ne diye sitem edeyim. Benim sitemim ölüm üzerinden pirim yapanlara olacak tabi. Gerçekten bu kadar önemliyse ölmemiz anne, herkes birleşsin. Şu kadar trans öldü yerine “artık ölmesin” desin yahu. Yoksa sayılardan ve raporlardan, yalandan yasa tasarılarından ibaret kalacağız.

Ay şimdi huzur içinde uyuyabilirim. Gidin lan mezarımın başından, yeteri kadar foto çektirdiniz! Ben de bu arada içimdekileri kusmuş olayım.

Oh be! İnsanın kendisine öfkeli olması da zor anne, ama şimdi huzur içinde uyuyabilirim. Başkasını öldürürlerse ondan dedikoduları alırız aşağıyla ilgili, yat uyu.

(Kaynak: Pembe Hayat)