2013 yılında, Gezi süreciyle başlayan ve ardından Gezi ruhundan etkilenerek, birçok siyasi, sivil toplum ya da bağımsız yeni örgütlenmelere şahit olduk. Hatta havuz medyasına başkaldırı olarak birçok yeni alternatif medya organı kurulurken, yurttaş habercilik bilincinin de Gezi parkı sürecinden sonra geliştiğini düşünenler arasındayım.

Gezi parkı direnişi, Türkiye’de birçok alanda farklı kesimlerin örgütlenme deneyimine katkıda bulunurken özellikle de LGBTİ’lerin görünürlüğünü arttırdığı bir süreçti. Bu sebeple, 2013 yılında düzenlenen LGBTİ Onur Yürüyüşü’ne katılım sayısı da önceki yıllara nazaran oldukça fazlaydı.

Gezi parkı direnişinin hemen ardından 2014 yerel seçimlerinde de LGBTİ’lerin görünürlüğünü arttırdığını ve mücadele alanını genişlettiğine şahit olduk.

Birçok LGBTİ aktivisti belirli bölgelerde aday gösterilirken, “LGBTİ+ Dostu Belediyecilik Protokol Metni”ne imza atan birçok siyasetçi oldu. Tabii, LGBTİ’lerin görünürlüğünü arttırmasıyla birlikte birçok tartışmaya da şahit olduk. Hatta LGBTİ aktivistlerinin arasında bile çok hararetli bir tartışma söz konusuydu. Bilenleriniz hatırlayacaktır. Bu tartışmaya sebep olan ise, LGBTİ’lerin birçok siyasi örgütlenmede kendilerine alan açma çabasıydı. Lafı uzatmak istemiyorum. “AK LGBTİ ve Milliyetçi LGBTİ’ler” grubundan bahsediyorum.

LGBTİ aktivizmi, kısa sürede birçok basın-medya kurumlarında en popüler tartışmalardan birisi haline geldi.

A kişisi homofobik mi? X partisi LGBTİ’lerin popülerliğini kullanıyor mu? derken, yıllar içinde bu tartışmalar en azami seviyeye düştü. ‘Bağzı’ basın-medya emekçileri için LGBTİ’ler artık bir haber değeri taşımazken, ‘bağzı’ siyasi partilerde LGBTİ’lerin görünürlüğünü eskisi gibi göremez olduk.

Tabii, bu yerel seçimlerde de “LGBTİ+ Dostu Belediyecilik Protokol Metni” hazırlanmış. SPoD ve Genç LGBTİ Derneği tarafından hazırlanan bu metni belirli siyasi partilerden imzalayan siyasetçiler olacaktır, eminim.

Fakat, merak ettiğim birkaç soru var.

Bu soruyu özellikle CHP ve HDP’ye -niyet okumadan- soruyorum:

2014 yılındaki yerel seçimlerle kıyaslayacak olursak, LGBTİ’lerin siyasi alanda görünürlüğünün azalmasının sebebi nedir?

‘Artan siyasi baskılar, keyfi tutuklamalar, tehditler, LGBTİ’lerin siyasi alandaki görünürlüğünü azalttı, LGBTİ aday göstermekte zorluk yaşıyoruz’ derseniz, başım gözüm üstüne.

Ama siz siyasetçiler de ‘bağzı’ basın-medya emekçileri gibi LGBTİ’lerin popülerliği azaldığından dolayı değerini kaybettiğini düşünüyorsanız, vay halimize…

Hafıza Tazelemek İçin

-Gezi Parkı direnişi sırasında hem örgütlü hem de hareketin dışından LGBTİ’ler de Gezi’deki yıkım ve talan karşısında sessiz kalmadılar, protestolarda bir araya gelerek ‘LGBT Blok’u kurdular.

- 2013 LGBTİ Onur Yürüyüşü’ne 60 bin kişinin üzerinde katılım oldu.

-Büyük illerde var olan Lambdaİstanbul, KAOS-GL, Siyah Pembe Üçgen, Pembe Hayat, İstanbul LGBTT, Sosyal Politikalar, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPoD), LGBTT Aileleri İstanbul Grubu (LİSTAG), Trans Danışma Merkezi Derneği (T-DER), MorEl Eskişehir LGBTT Oluşumu, Diyarbakır Keskesor LGBT ve Hebun LGBT gibi oluşumlara ek olarak, Antep’te ZeugMADİ, Edirne’de Trakya LGBTQİ, Mersin’de Mersin LGBT 7 Renk, Adana’da Queer Adana, Malatya LGBT Oluşumu, İstanbul’da Hevi LGBT İnisiyatifi, Trabzon’da Mor Balık LGBT, Giresun’da Gökkuşağı LGBT Grubu ve Antalya’da Pembe Caretta LGBTQ kuruldu.

- SPoD LGBTİ’nin çağrısıyla İstanbul’da bir araya gelen bağımsız LGBTİ Siyasi Temsil ve Katılım Platformu ve yerel seçimlere yönelik kampanya süreci başlattı.

- İstanbul’da oluşturulan platformun çalışmalarının yanında SPoD, Türkiye’nin 10 farklı ilinden gelen LGBTİ aktivistlerinin katılımıyla bir haftalık Yerel Yönetimler Siyaset Okulu’nu düzenledi.

- Yerel Yönetimler Siyaset Okulu Sonuç Bildirgesi yerel yönetimlerden LGBTİ bireylerin taleplerini somutlaştırdı ve talepler metni 14 LGBTİ dernek ve oluşumunun imzasıyla yayımlandı.

-LGBTİ aktivistleri açık kimlikleriyle 2014 seçimlerine katıldılar.

HDP (Halkların Demokratik Partisi)

1-Asya Elmas (İstanbul – Kadıköy, 2. sıra)

2-Ebru Kırancı (İstanbul – Beyoğlu, 4. sıra)

3-Şevval Kılıç (İstanbul – Şişli, 2. sıra)

4-Niler Albayrak (İstanbul – Avcılar, 2. sıra)

5-Abdulhalim Karaosmanoğlu (Ankara – Çankaya, 2. sıra)

CHP (Cumhuriyet Halk Partisi)

1-Boysan Yakar (İstanbul – Şişli, yedek)

2-Sedef Çakmak (İstanbul – Beşiktaş, 27. sıra)

3-Çelik Özdemir (İstanbul – Beyoğlu, 12. sıra)

TKP (Türkiye Komünist Partisi)

1-Tunca Özlen (Ankara – Çankaya, 1. sıra)

BDP (Barış ve Demokrasi Partisi)

1-Elif Tuna Şahin (Mersin – Yenişehir, 4. sıra)

DSP (Demokratik Sol Parti)

1-Baki Uguz ( Mersin – Mezitli, 2. sıra)

- SPoD LGBTİ, Gökkuşağı Aile Grubu, Trans Danışma Derneği, Kaos GL, Mersin 7 Renk LGBT Derneği ve Queer Adana’nın da içinde yer aldığı Bağımsız Seçim İzleme Platformunun gözlemlediği 30 Mart 2014 Yerel Seçimleri’nde LGBTİ Dostu Belediyecilik Protokol Metni’ni imzalayan dört belediye başkan adayı seçimleri kazandı.

- Belediye meclis üyeliklerine CHP’den aday olan Boysan Yakar ve Sedef Çakmak, Şişli ve Beşiktaş belediyelerinde danışmanlık görevine getirildi. Trans aktivist Elif Tuna Şahin ise Mersin Akdeniz Kent Konseyi sekreteryasında göreve başladı.

***

Kaynak: Mecliste LGBTİ (Bu metin, SPoD LGBTİ’nin hazırladığı Yerel Siyasette LGBTİ Hakları isimli yayından derlenmiştir)