Ünlü klarnetçi Selim Sesler İstanbul’da kalp yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

Klarnetçi, Selim Sesler'in 9 yıl önce başlayan kalp rahatsızlığı nedeniyle kendisine 5 yıl önce stent, daha sonra da yapay kalp takılmıştı. Nakil listesinde kalp bağışı için bekleyen Sesler, 2012 yılının Şubat ayından beri dünyanın en küçük yapay kalp cihazıyla hayatını sürdürüyordu. 2012 yılının Ağustos ayında Hürriyet'ten Mesude Erşan'a konuşan ünlü klarnetçi hasta yatağında bile çok sevdiği klarnetiyle poz vermiş ve "Kalp takıldığı zaman yeniden özgür olacağım" demişti.

Cenazesi, memleketi Edirne’nin Keşan İlçesi’ne getirilecek olan Sesler, öğleden sonra toprağa verilecek. Roman müziğinin önde gelen isimlerinden olan 57 yaşındaki Selim Sesler, kalp yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü İstanbul’daki özel bir hastanede dün akşam hayatını kaybetti. Evli ve 3 çocuk babası olan Selim Sesler, bugün öğle vaktinde Edirne’nin Keşan İlçesi’nde bulunan İki Minareli Çarşı Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Enez Yolu Mezarlığı’nda toprağa verilecek.

SELİM SESLER KİMDİR?

Roman kökenli Türk müzisyen ve klarnet virtüözü. Edirne’nin Keşan İlçesi’nde doğdu. Dramalı (Yunanistan) profesyonel bir zurnacı ailesinden gelmektedir. 1923’te mübadele sonucu Keşan’ın İbriktepe Köyü’ne yerleştiler, daha sonra Keşan’ın Yenimescit Mahallesi’ne taşındılar. Sesler önce zurna çalmayı öğrendi, ancak 1960’larda davul-zurnacı ailelerden gelen birçok genç, ince çalgı enstrümanlarını öğrenmeye başladığı sırada o da klarnete geçti. 14 yaşındayken köy düğünlerinde ve panayırlarda çalmaya başladı. 1980’lerde, daha büyük merkezlerde çalmaya giden Roman müzisyenlerine katılarak, müzik yeteneğini geliştirmek üzere İstanbul’a gitti. İstanbul’da, restoranlarda fasıl heyetlerinde, Ferhan Şensoy tiyatrosunun müzikallerinde, Romanlar’ın ve Roman olmayanların düğünlerinde çaldı ve birçok kayıt yaptı.

1998’de Brenna MacCrimmon ile birlikte Kanada turnesine katılarak Türk Romanları’nı ve kendi Rumeli kökenlerini temsil etti. Zengin müzikal deneyimleri sonunda, bölgeye ait zengin bir repertuar ve çalma tarzı edinerek, canlı bir arşiv niteliği kazandı. Gerek Romanlar gerek Roman olmayanlar arasında, doğaçlamalardaki ustalığı ile hem düğün havalarının, hem de günün dans ezgilerinin baş yorumcusu olarak ünlendi. Fatih Akın’ın Duvara Karşı ve İstanbul Hatırası filmlerinde müzikleri yer almaktadır. (Akşam)