(Deniz Güneş / Demokrat Haber) Sanatçı Mehmet Ali Alabora hakkında komplo teorileriyle ürettiği haberler yayınladığı için yoğun eleştiri alan Yeni Şafak gazetesi bu yöndeki yayınlarına devam ediyor.

Memet Ali Alabora,  Yeni Şafak Gazetesi’nde yayınlanan ve kendisini itham eden haberlere istinaden 21 Haziran 2013 günü bir açıklama daha yayınladı.

Alabora’nın son açıklaması şöyle:

“YENİ ŞAFAK GAZETESİ’Nİ SORUMLU GAZETECİLİĞE DAVET EDİYORUM!

Yeni Şafak Gazetesi, 10 Haziran 2013 günü yönetmiş ve başrolünü oynamış olduğum “Mi Minör” oyununu, “Bu ne tesadüf” başlığı ile, Gezi Olayları’nın provasını yapmakla ilişkilendirerek akla mantığa sığmayacak bir komplo teorisi ortaya atmıştı. Haberin yayınlandığı gün bir basın toplantısı ile iddiaları yalanlayarak Yeni Şafak Gazetesi’ne de isterlerse benimle bağlantıya geçebileceklerini belirtmiştim. Avukatım konu ile ilgili hukuki süreci de başlatmıştı.

Yeni Şafak Gazetesi bugün birinci sayfadan “Mi Minör’den Önce Londra ve Mısır Turu” başlığı ve asılsız iddialarla beni bir planın parçası gibi göstermeye çalışmıştır. Yeni Şafak’ın iddialarını tek tek ayrıntıları ile yalanlamadan önce, kendilerini sorumlu gazeteciliğe davet ettiğimi vurgulamak isterim. Ben gazetecilerin rahatlıkla ulaşabildikleri, aynı zamanda profesyonel bir iletişim ajansıyla çalışan bir oyuncuyum. Yeni Şafak Gazetesi “haberde dürüstlük-nesnellik” ilkesini benimsiyorsa söz konusu iddiaları yayınlamadan önce benim görüşümü de almalıydı.

Gazete öncelikle ön sayfadaki haber metninde “… Mi Minör oyunuyla olayların provasını yaptığı ortaya çıkan Memet Ali Alabora…” diye bir ibare kullanarak okuyucuyu sanki böyle bir olgu varmış gibi yönlendirmektedir. Benzer bir cümle haberin iç sayfalarda yer alan devam metninde ise “iddia edilmişti” şeklinde kullanılmıştır. İlk olarak şunu belirtmek gerekir ki “ortaya çıkan” hiçbir şey yoktur, bu tamamen Yeni Şafak Gazetesi’nin aklı, mantığı zorlayan iddiasıdır.

Gazete 2011 ve 2012 yıllarında yakın arkadaşlarım ve eşimle yaptığım tatil amaçlı bir haftalık Mısır seyahatlerimi ve en son Mart 2012’de yapmış olduğum Londra seyahatimi hiçbir dayanak göstermeden Gezi Olayları ile ilişkilendirecek şekilde haberleştirmiştir.

Bilindiği gibi Kızıldeniz deniz turizmi açısından dünyanın sayılı yerlerinden biridir. Kızıldeniz’in ortasında hiçbir kara parçası olmayan mercan kayalıklarının oluşturduğu “dolphin riff” adı verilen bölgeye Marsa Alam şehrinden turlar düzenlenmektedir. Ben de geçtiğimiz iki yaz bu vesile ile Marsa Alam’a giderek yol hariç tüm zamanımı denizin ortasında bir teknede geçirerek “Seafari” isimli firmanın düzenlediği turlara katıldım.

İki Mısır seyahatim boyunca da havalimanı ve “Seafari” çalışanları ve kara yolu sırasında durakladığımız yerlerdeki esnaf dışında hiç kimseyle görüşmedim.

Yeni Şafak Gazetesi aynı haberde “Gezi Eylemleri’nden 3 ay önce de Londra’da görüşmeler yaptığımı” iddia etmiş. Londra’ya en son Yeni Şafak Gazetesi’nin iddia ettiği gibi Gezi Parkı Olayları’ndan 3 ay önce değil, 14 ay önce gittim. Londra’ya en son 29 Şubat – 17 Mart 2012 tarihleri arasında eşimin Londra’da başrolünü oynadığı, hakkında The Times, The Telegraph, The Guardian gibi önde gelen gazetelerde olumlu eleştiri yazıları yayınlanan, İngiltere’nin yaşayan en ünlü oyun yazarlarından David Edgar’ın“Pentecost” isimli oyunu vesilesiyle ona destek olmak için gittim. Londra’da bulunduğum süre içinde Turkmax’ta yayınlanan “Heberler” programının kendime ait bölümlerini de oradan gerçekleştirdim. O zamandan beri de İngiltere’ye hiç gitmedim.

Yeni Şafak Gazetesi’nin hakkımda yapmaya devam ettiği asılsız haberlerle ilgili hukuki yolları avukatımın kullanacağını belirtir, kendilerinden ülkemizin içinde bulunduğu bu hassas dönemde okuyucularını kışkırtıcı ve şahsımı hedef gösteren haberler yapmamalarını, gazetecilik etik ilkelerine bağlı kalmalarını rica ederim.”