2015 PEN Türkiye Şiir Ödülü’ne değer görülen Prof. Dr. Afşar Timuçin’e ödülü Ortaköy Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle takdim edildi.

Ülkemizin önde gelen düşünür, şair ve yazarlarından Prof. Dr. Afşar Timuçin, şiirden romana; felsefeden çeviriye, araştırmalardan gazete yazılarına kadar çok sayıda esere imza attı. Prof. Timuçin, yaptığı çalışmalardan dolayı 2015 PEN Türkiye Şiir Ödülü’ne layık görüldü.

Timuçin’e ödülü, 21 Mart 2015’te Dünya Şiir Günü etkinliği kapsamında Ortaköy Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle takdim edildi.  Afife Jale Sahnesi’nde düzenlenen etkinliğe Yazar Eray Canberk,  sanat  tarihçisi-ressam Gürol Sözen, şair Osman Bozkurt,  Hasan Uçarsu, Aslı Kayhan’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.

'KORKU ŞİİRİ ÖLDÜRÜR'

Törende duygularını dile getiren Afşar Timuçin, şiirle ilgili şunları söyledi:

“Şiir yoksunu bir dünyada yaşıyoruz. Olan şiirini de tüketmekte olan bir dünyada yaşıyoruz. Şiir de felsefe gibi eridikçe eridi. Şiirin kanatları söküldü, gözleri bağlandı, şiir yaşamın dışına itildi. Şiirden korkanlar onu yok etmek istediler. Şiir kendi kabuğuna çekildi. Şiir bir pencereden korkuyla dünyaya bakıyor. Dışarıda kan gövdeyi götürüyor. Şiir korkuyla yaşayamaz, korku şiiri öldürür. Gerçek insan için şiirsiz kalmak havasız kalmak gibidir.”

 'KÜÇÜK HESAPLAR İNSANI İNSAN OLMAKTAN ÇIKARIYOR'

Günümüzü değerlendiren Timuçin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İnsan küçük sorunların insanı oldu, yaşamını beslenmeyle ve üremeyle sınırladı. Küçük hesaplar insanı insan olmaktan çıkarıyor. İnsan olma sevincini yok ediyor. Yaşamda basitlikler ve bayağılıklar egemen. Kötü eğitim bilinci dağıtıyor. Bilinçler gündelik bilince indirgendi. Otomobillerin, gökdelenlerin, cep telefonlarının dışında dünyamız yok. Telefonu parmaklayarak hem eğleniyor, hem de aklımız sıra bilinçleniyoruz. Bu bizi her gün biraz daha çocuklaştırıyor. Bütün bilinç kaynaklarımız kurumuş gibi. Yapay bilinçlerle, takma bilinçlerle yaşıyoruz. Bilincimiz yaşama dokunmayan bilgi kalıplarıyla örülmüş durumda. Buna inan diyorlar, inanıyoruz. Bunu konuş diyorlar, konuşuyoruz.”

'KİTAPLIKLARA DA KİMSE UĞRAMIYOR'

“Bilinç bozulunca şiir de bozuldu. Bilincimizi özgürleştirmeden özgür yaşayamayız. Kendine boğulmuş olan kentler bilinci boğuyor. Kitaplıklar yok, olan kitaplıklara da kimse uğramıyor. Doğruyla ve iyiyle ilgimizi yitirdik. Güzelle ilişkimiz zaten yoktu. Okullarda estetik okutulmuyor. Üniversitelerde estetik kürsüleri yok. Bugün bile doğuştan şair, doğuştan ressam olduğuna inananlar var. İnsanlar kendilerine çizilen yolda önderleriyle tıpış tıpış yürüyorlar, bu arada içten içe şiirle alay ediyorlar. Besleniyoruz, çoğalıyoruz, günü gelince oy veriyoruz. İnsanlık kendi yeniden yaratana kadar bu böyle sürüp gidecek” diyerek sözlerini sonlandırdı.

“İnsan ya şiirle yaşamak, yani insan gibi yaşamak ya da şiirsiz yaşamak, yani yaşamamak yaşadığını sanmak…” diyen Timuçin, kendisini ödüle değer gören herkese teşekkür etti. Törende ayrıca katılımcılar Afşar Timuçin ile ilgili düşüncelerini anlattı, şiirlerini tahlil ederek Türk şiiri için önemine vurgu yaptılar. (EVRENSEL)