Cumartesi Anneleri 22 yıl önce Şırnak’ta gözaltında kaybedilen Mehmet Ertak’ı anarak faillerinin bulunmasını istedi.

Cumartesi Anneleri Galatasaray Meydanı’nda 18 Ağustos 1992 yılında Şırnak’ta gözaltına alınarak kaybedilen Mehmet Ertak için bir araya geldi.

Mehmet Ertak’ın akıbetinin sorulduğu eylemde, Ertak’ın eşi Emine Ertak ile kardeşi Hamit Ertak’ın mektupları okundu. Emine Ertak yazdığı mektupta “Devlet eşimi katletti. Bize başında ağlayacağımız bir mezarı bile çok gördü. Eşimden geriye kalan bir tek mendil” dedi.

Ertak’ın Van’dan gelen 28 yaşındaki oğlu Serhat Ertak annesi Emine Ertak’ın 22 yıldır koynunda sakladığı babasının mendilini Galatasaray Meydanı’na getirerek “6 yaşındaki çocukluğumla babamı arıyorum” dedi.

Ertak “Madem çözüm sürecindeyiz, 500. haftaya girmeden olumlu sonuçlar olmalı. En azından kemiklerimiz verilmeli" dedi.

İnsan Hakları Derneği Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon’u adına konuşan Hatice Kalpaklı ise, 18 Ağustos 1992 tarihinde Şırnak’ta kömür ocağı işçisiyken, gözaltına alınıp kaybedilen Mehmet Ertak’ı anlattı.

Ertak davasının AİHM'e taşındığını ve Türkiye'nin mahkum edildiğini ifade eden Kalpaklı şunları söyledi:

“34 yaşında, 4 çocuk babası Ertak, kömür ocağında çalışıyordu. 20 Ağustos 1992 tarihinde aynı yerde çalışan üç akrabası ile birlikte işten eve dönmek üzere yola çıktı. Kimlik kontrolünde üç akrabası ile birlikte polislerce gözaltına alındı. Şırnak Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. 3 kişi Ertak’ın gözaltına alındığına, 6 kişi ise gözaltında işkence gördüğüne tanıklık etti.

Babası İsmail Ertak savcılığa başvuru yaptı, tanıklar gördüklerini anlattı. Buna rağmen tüm çabaları sonuçsuz kaldı, Ertak’ın gözaltına alındığı inkar edildi.

İç hukuk yollarının kapanması üzerine, davanın AİHM’e taşınmasını engellemek için avukatı Tahir Elçi gözaltına alındı. Tehditlere rağmen dava AİHM’e taşındı, Türkiye mahkum oldu.

Mehmet Ertak’ın kaybedilmesinden, dönemin Şırnak Emniyet Müdürü Necati Altuntaş, TMŞ Müdürü Mehmet Kaplan, Tuygay Komutanı Mete Sayar, OHAL Valisi Ünal Erkan, Başbakan Süleyman Demirel, İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş, Emniyet Genel Müdürü Yılmaz Ergün, MİT Müsteşarı Teoman Koman sorumlu. Onlar yargılanmadan, işledikleri insanlık suçlarının hesabını vermeden bu dosya bizim için kapanmayacak.”