Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Psikiyatrist Prof. Dr. Erol Göka, Koronavirüs salgını süresince yaşananların kaygı ve travma açısından İkinci Dünya Savaşı'ndan farkı olmadığını belirterek "Hatta insanın çaresiz olması anlamında çok daha büyük bir travmatik durumla karşı karşıyayız." dedi.

Prof. Dr. Göka, Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğünce Sağlık Bakanlığı Bilkent Yerleşkesi'nde düzenlenen Sağlık İletişimi Söyleşileri kapsamında "Covid-19 Pandemisi ve Ruh Sağlığımız" başlıklı konuşma yaptı.

"RUHSAL PANDEMİ"

Covid-19 salgınını aynı zamanda bir "ruhsal pandemi" olarak niteleyen Göka, salgın süresince milyonlarca insanın akıl sağlığının etkilendiğini belirterek "Özellikle kaygı ve travma açısından yaşananların İkinci Dünya Savaşı'ndan bir farkı yok bence. Hatta insanın çaresiz olması anlamında çok daha büyük bir travmatik durumla karşı karşıyayız." dedi.

Dünya genelindeki bilimsel çalışmalara da değinen Göka, salgının çocuk ve gençlerin ruh sağlığı üzerindeki etkilerini anlattı.

Göka, bu süreçte korku, anksiyete ve post-travmatik stres bozukluğunun görülme sıklığında artış yaşandığını belirterek "Psikolojik rahatsızlık açısından özellikle kadınlar erkeklerden, gençler yetişkinlerden daha kötü durumdaydı. Beklenen rakamlara göre yüzde 25-30 arasında ruhsal rahatsızlıklarda artış görüldü." dedi.

Salgının ilk günlerinde dini ahkâma uymayan defin törenleri gerçekleştiğine işaret eden Göka şunları kaydetti:

"Salgının ilk 6 ayında, vefat eden insanlar, büyük bir korku ve telaş içinde hiçbir kurala uymaksızın defnedildi. O bakımından insanlar yakınlarıyla vedalaşamadı, vefat eden yakınına dokunamadı, bakamadı. Bunların inşallah ceremesini yaşamayız ama bizim psikoloji bilgilerimiz, komplike mateme zemin hazırladığını gösteriyor."