Konya Katliamı davasında, olaydan “doğrudan etkilemediği” gerekçesiyle müdahil olma talebi reddedilen TBB Yönetim Kurulu üyesi ve baro başkanları, katliamda örtbas edilmeye çalışılan birçok hakikat olduğunu söyledi. 

Konya’nın Meram ilçesinde 30 Temmuz’da Dedeoğulları ailesini katleden Mehmet Altun ile Çalık ve Keleş aile fertlerinden 11 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşması, 14 Aralık’ta Konya 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya katılan baro başkanların davaya müdahil olma talebi, mahkeme tarafından “doğrudan etkilemediği” gerekçesiyle reddedildi.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu üyesi Ali Bayram, Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz ve Mardin Barosu Başkanı İsmail Elik, katliam davası ile baroların müdahil olma talebinin reddedilmesini değerlendirdi. 

SUÇUN CEZASIZ KALMAMASI İÇİN

TBB Yönetim Kurulu üyesi Ali Bayram, ırkçı saiklerle işlenmiş ve nefret söyleminin kışkırtmalarıyla şekillenmiş bir cinayet olması sebebiyle davaya müdahil olmak istediklerini söyledi. Suçun cezasız kalmaması ve bir daha yaşanmaması için davayı sonuna kadar takip edeceklerini söyleyen Bayram, “Daha önce Yahya Menekşe olayında Şırnak Barosu’nun Cizre Ağır Ceza Mahkemesi’nde böyle bir talebi olmuştu. Bu talep kabul görmüştü fakat istinaftan dönmüştü. Burada kurumların doğrudan etkilenmedikleri, bire bir zarar görmediği gerekçesiyle hukuki müdahaleler her defasında reddediliyor. Bir açmaz var, bu açmazın yasal değişiklikle önüne geçilmesi lazım. Avukatlık yasası barolara böyle bir görev ve rol vermiş durumda, biz buna istinaden haklı taleplerimizi ilettik. Reddedilme gerekçesi, Yargıtay’ın daha önce vermiş olduğu kararlar istinattan vermiş olduğu kararlardır” ifadelerini kullandı.

ÖRTBAS EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR

Konya Katliamı davasında etkin bir soruşturma yürütülmediğinin ve delillerin toplanmadığını söyleyen Bayram, “Avukatların, soruşturmanın aydınlatılmasına ilişkin taleplerinin karşılanmasına ihtiyaç var. Siz birilerini koruyan bir hukuk sistemi kurar ve bunun üzerine bir şeyler inşa ederseniz, hakikatin ortaya çıkmasını engellemiş olursunuz. Burada da örtbas edilmeye çalışılan birçok hakikat var. Olayla ilgili sis perdesinin aralanabilmesi için savcılık makamının soruşturmayı aydınlatacak argümanları ileri sürmesi ve bu konuda bir irade ortaya koyması gerek. Elde edilen delillerin yargı makamlarında objektif adil bir şekilde ele alınması gerekir. Yargı makamları adaletsizliği ortadan kaldıracak kararlara imza atmalıdır. Adaletsizliği bertaraf etmek amacıyla kurulmuş olan, kamu vicdanını tatmin edecek kararlara imza atmalı, mahkemelerin asli görevi budur” dedi. 

BASİT BİR CİNAYET DEĞİL

Mardin Barosu Başkanı İsmail Elik, dosyanın basit bir cinayet dosyası olarak ele alınmaması gerektiğini belirterek, “Mahkemenin katılım talebini reddetmesi yasaya aykırı bir durum. İtirazlarımızı dile getiriyoruz ama uygulama şu an bu yönde. Somut bir zararımız meydana gelmediği için talebiniz reddedildi, somut zararın meydana gelmesi için baro başkanının yaşamanı kaybetmesi mi gerekiyor? İnsan hakkı ihlali varsa, nefret duygularıyla işlenen bir cinayet varsa, bizim de bir mağduriyetimiz var. Baroların orada olması hukukun gerçek anlamda eksiksiz yerine gelmesi için bir vesile olacaktır. Bunun da olmasını istemiyorlar” şeklinde konuştu.

HUKUK İŞLEMİYOR

Konya Katliamı yaşanmadan önce bölge barolarının, “ayrıştırıcı ve nefret dilinden vazgeçmesi” yönünde bir çağrı yaptığını hatırlatan Elik, “Bu çağrımızın hemen akabinde bu vahşet gerçekleşti. Bizim söylemeye çalıştığımız medyanın nefret dili, siyasetin ayrıştırıcı dili bu tür olaylara neden olacağıydı. Baroların burada yetkilerinin bu şekilde sınırlandırılması hukukun tam gerçekleşmeme ihtimalini düşündürüyor. Cinayetin nefret ve ırkçı duygulardan işlendiğine dair bir araştırma yapılırsa, yargılama sonunda verilecek hükümde gerekçeli karar belirtilirse, sonrakiler için caydırıcı bir unsur olur” diye belirtti. 

‘ISRARCI OLACAĞIZ’

Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz, “Soruşturmayı takip etmek istedik ancak mahkeme bu kararımızı reddetti. Bu davanın gerçek faillerinin yargı önüne çıkartılması için ısrarcı olacağız. Davayı her ne kadar baro adına takip edemesek de şahsi olarak gerçek faillerin ortaya çıkarılması için bu davayı sonuna kadar takip edeceğiz, gereğini yapacağız” dedi.

Kaynak: MA