Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, anayasa değişiklik paketi, Rus Büyükelçi Karlov’a düzenlenen suikast ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kılıçdaroğlu, “Rusya Büyükelçisi hain bir saldırıyla öldürülmesi Türkiye'ye yakışmıyor. Bu saldırıyı yapan kişinin polis olması üzerinde durmamız gereken bir konu. Bu kişinin öldürülmesi üzerinde durulacak başka bir soru. Kim azmettirdi, eline silahı kim verdi? Arkasında duruyor, yere düşünce de ateşi ediyor. Hükümete de sesleniyorum bunun arkasında kim var ortaya çıkarın” dedi.
 
CHP Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündemi değerlendirdi.
 
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
 
Hepimiz Türkiye'nin geleceğinden kaygı duyuyoruz. Nereye gidiyor bu ülke. Eğer çocuklarımıza daha iyi bir ülke bırakacaksak, bu soruyu sormak zorundayız Türkiye yönetilmiyor. Bu ülkenin istihbaratı yok mu? Devlet yok mu?
 
İstihbaratı çökmüş bir ülkede terörle mücadele edilmez. Terörle mücadelede en önemli nokta terörün finans kaynağını kesmektir. Nereden besleniyor diye sorulmalı. Terörle mücadelede dış politikaya da önem vermek lazım. Komşunuzda yangın varsa bir bidon benzinle giderseniz terörü önleyemezsiniz.
 
İmralı’da masa kurdunuz. 'Bu yolla terör önlenmez' dedik. Bu Ankara'daki beylerin çocukları mı ölüyor? Hiçbirinin çocuğu askere gitmiyor. Böyle bir devlet olmaz. 14 yılda ülkeyi terör batağına koyacaksın. Nasıl oluyor bunlar. Yüzlerce insanımız hayatını kaybetti. 20 Temmuz'dan buyana 843 güvenlik görevlimiz şehit oldu. Peki bu işin sorumlusu kim, bakkal mı, manav mı? Yeri geliyor havuz medyası CHP'yi suçluyor. 14 yıldır ülkeyi kim önetiyor. Allah akıl fikir versin.
 
RUS BÜYÜKELÇİSİNİN ÖLDÜRÜLMESİ
 
Bakın dün akşam Rusya Büyükelçisi hain bir saldırıyla öldürülmesi Türkiye'ye yakışmıyor. Bu saldırıyı yapan kişinin polis olması üzerinde durmamız gereken bir konu. Bu kişinin öldürülmesi üzerinde durulacak başka bir soru. Kim azmettirdi, eline silahı kim verdi? Arkasında duruyor, yere düşünce de ateşi ediyor. Hükümete de sesleniyorum bunun arkasında kim var ortaya çıkarın.
 
Siyasi iktidarın buyruğunu yerine getirenlere yargıç denmez.Dünyada en çok hapiste gazetecisi olan ülkeyiz. Biz bunları tartışıyoruz. Bunların tek derdi birisini başkan yapmak. Bunların başka derdi yok.
 
'2016'DA ÜÇ DARBE OLDU'
 
2016 yılında 3 darbe oldu. Mayıs 2016. Davutoğlu, elinden istifa dilekçesi alındı, kapının önüne koyuldu. Bir kişi Saray'a çağırıyor, istifa edeceksin diyorlar. Bu mudur demokrasi.
15 Temmuz darbe girişimi. Hep birlikte mücadele ettiğimiz için başarıya ulaşmadı. Birisi darbe girişimi için Allah'ın lütfu dedi.
 
20 Temmuz'da 3. darbe girişimi başladı. OHAL ilan edildi. Meclis devre dışı bırakıldı. On binlerce memurun işine son verdiler, açığa aldılar. 100 yıllık kurumları kapattılar. Gayrı milli bir sürecin içine soktular Türkiye'yi.
 
'DİKTA REJİMİ GETİRİYORLAR'

 
Her darbeci geleceğin garantiye almak ister. 20 Temmuz darbesinden sonra başkanlıkla 20 Temmuz darbecileri teminat altına alınıyorlar. Diyorlar ki başkanlık getiriyoruz. Yapılan bal gibi rejim değişikliğidir. Dikta yönetimine uygun bir rejim getiriyorlar. Her şey bir kişinin iki dudağına bağlı. Diktatöre bağlı her şey. Neden Meclis'i dikta yönetimine teslim ediyorsunuz?
 
Seçim propagandalarına katılıyor ama yargıyı da ben kontrol edeceğim diyor. Yargıtayın 15 üyesinden 12'sini ben atayacağım diyor. Diğerlerini de Meclis'te çoğunluğunu oluşturduğu kendi vekilleri belirleyecek. Sonra yargı bağımsızdır diye bize satacaklar. Bahçeli'ye sattılar ama bize satamazlar! Vatandaşın çıkarını hiçbir siyasi ayrım yapmadan savunmak zorundayız.
 
Şimdi tarihi de, Meclis'in nasıl kurulduğunu önemini unuttuk. Bu ülkenin nasıl kurulduğunu unuttuk bir diktatöre Meclis'i fesh etme yetkisi vereceğiz! Vermeyeceğiz arkadaşım vermeyeceğiz!
 
Meclis'in feshetme yetkisi de yetmiyor, kararname yetkisi de istiyor. Kim müsteşar olacak, kim genel müdür olacak hepsini o belirleyecek. İzin vermeyeceğiz arkadaşlar. Bu anayasa teklifine göre gensoru da verilmeyecek. Ayakkabı kutularının yeni altyapısını oluşturuyorlar.
 
Bir kararla birden fazla bölgede bölgesel yönetim kurulabilecek. Bahçeli'nin kulağına küpe olsun bu söylediğim. Başka bir şey söylemiyorum.
 
Bugün bu anaysa görüşülmeye başlayacak. Bütün arkadaşlarıma söylüyorum, kimse değişiklik önergesi vermeyecek. Çıkıp tarihe not düşsün diye her şeyi söyleyeceksiniz.

Size sözüm söz buna izin vermeyeceğiz. Bu sorun kimse sanmasın CHP'lilerin sorunudur. Hepimizin ortak sorunudur. Dolayısıyla hep birlikte mücadele edeceğiz.